6 Ocak Komisyonu: Bannon İfade Vermemekten Suçlu
Kongre’nin alt kanadı Temsilciler Meclisi’nde soruşturmasına devam eden 6 Ocak Olayları Araştırma Komisyonu, ifade vermeyi reddeden Trump’ın eski Başdanışmanı Steve Bannon’ı Kongre’ye itaatsizlikten suçlu buldu. Sadece 9 Cumhuriyetçi temsilcinin 220 Demokratlarla birlikte Bannon’ı suçlu bulan oy vermesi oylamanın ne kadar partizan bir çizgide sonuçlandığını gösteriyor. 5 Ocak günü yayınlanan açıklamalarında bir sonraki gün Kongre binası önünde olacak olayları adeta bildiği görülen ve hatta organize ettiği iddia edilen Bannon, komisyonun ifade verme çağrısını Trump’ın yürütme imtiyazı iddiasına dayanarak reddetmişti. Mahkemeye itaatsizlik suçunun nasıl bir yaptırım gücü olacağı ve Bannon’ın hapse gidebileceği şeklindeki tartışmalar artarken, Trump’ın Cumhuriyetçi Parti üzerindeki etkisinin devam ettiği bir kez daha görülmüş oldu.
Komisyonun Bannon’la ilgili oylaması öncesinde yapılan konuşmalar, 6 Ocak olayları hakkında iki partinin görüş ayrılıklarının ne kadar derin olduğunu ortaya koydu. Komisyonun Liz Cheney ve Adam Kinzinger gibi Cumhuriyetçi üyeleri epeydir Trump’a karşı açıktan meydan okuyor ve 6 Ocak olaylarını demokrasiye karşı bir hareket olarak görüyor. Bu üyelerle birlikte küçük bir grup Cumhuriyetçi temsilci Demokratlarla hareket etse de Cumhuriyetçi Parti’nin çoğu olayların abartıldığı ve kalkışma olarak nitelenemeyeceğini savunuyor. 2022 Kongre seçimleri öncesinde Trump’ı karşısına almak istemeyen çoğunluğun Trump’ın istediği gibi hareket ettiği görülüyor.
Bannon’ın suçlu bulunmasına rağmen kendisine karşı 1 yıla kadar hapis ve 100 bin dolar cezayla sonuçlanabilecek hukuki sürecin yıllar alabileceği öngörülüyor. Trump’a yakın diğer isimlerin de Bannon örneğini takip ederek ifade vermeyi reddecekleri ve bu şekilde komisyonun itibarına ve etkinliğine siyaseten zarar vermeye çalışacakları yorumları öne çıkıyor. Bannon’ın avukatının Trump’ın yürütme ayrıcalığına referans vermesi de komisyonu oyalama taktiği olarak algılanmıştı. Komisyonun çalışmalarının bu şekilde yavaşlatılması ve Cumhuriyetçilerin de destek vermemesi sürecin en büyük handikapı olarak öne çıkıyor.
Öte yandan hafta içinde Trump’ın federal mahkemeye başvurarak komisyonun belge taleplerinin yürütme ayrıcalığını zedelediği için uygunsuz olduğu yönündeki tezinin akıbeti de komisyonun çalışmalarını etkileyecek. Daha önce yürütme ayrıcalığı talebinin uygun olmadığını açıklayan Biden yönetimi Ulusal Arşiv İdaresi’ndeki dokümanların 6 Ocak Olayları Komisyonu ile paylaşılmasında bir beis görmüyor. Bütün belgelerin kamu malı olması ve Ulusal Arşiv İdaresi bünyesinde muhafaza edilmesi dolayısıyla Biden yönetiminin belgelerin paylaşımıyla ilgili doğrudan bir dahli olmuyor ancak Trump’ın yürütme ayrıcalığı talebini haklı görmesi durumunda belgelerin paylaşımına engel olmaya çalışabilirdi.