Trump Göçmen Krizi ve Sınır Güvenliği Üzerinden Siyasete Dönüyor
Eski Başkan Donald Trump, ABD’nin Meksika sınırına giderek Texas Valisi Greg Abbott ve 31 Cumhuriyetçi Temsilciler Meclisi üyesi ile sınırda inşası yarım bırakılmış duvarı ziyaret ederek Biden’ın göç politikasını eleştirdi. Trump, Biden’ın ülke güvenliğini göz ardı ettiğini ve sınır kontrollerinin bırakıldığını ileri sürdü. Trump, başkan olduğu dönemde duvarın sınıra inşa edilmesi için çalışmış, fakat duvarın inşası istediği gibi tamamlanmamıştı. Tamamlanmamış duvarın önünde konuşan Trump, kendi döneminde sınır güvenliğine ilişkin alınan kararların Biden yönetimi tarafından kaldırıldığını söyledi ve bu durumun yasadışı göçü hızlandırdığını belirtti. Trump, Biden’ın ülkeyi mahvettiğini söyleyerek yönetimi sınırdaki sorunlardan dolayı sorumlu tuttu.
Başkan Biden’ın Beyaz Saray’daki görevine başlaması ile Cumhuriyetçi Parti’nin 2024 başkanlık seçimlerinde kimi aday göstereceği sorusu zaman zaman soruluyor. Trump ise şu ana kadar Cumhuriyetçi Parti çevresinde en etkin isim olmaya devam ediyor. 2024 seçimlerinde tekrar başkan adayı olmaya göz kırpan Trump, toplu organizasyonlarda yeni yeni boy göstermeye başladı. Trump daha öncesinde sosyal medyada kendisine yönelik yasaklardan dolayı halkla iyi bir iletişim kurmayı başaramamıştı. Texas sınırında yaptığı miting benzeri konuşma Trump’ın çok katılımlı ikinci organizasyonuydu. Trump bu organizasyonda Texas Valisi olarak bir dönem daha seçilmeyi arzulayan Greg Abbott ile kalabalığın karşısına çıkarak Abbott için oy istedi. Cumhuriyetçi Abbott da 2024 yılında başkanlık seçimlerinde aday adayı olma ihtimali olan bir isim.
Trump, 2022 ara seçimlerinde bazı Cumhuriyetçilerin kampanyasında yer alarak kendi isminden söz ettirmeye başladı. Fakat kampanyalarda yaptığı konuşmalar dışında Trump’ın kendisine ait şirketler aleyhinde yürütülen soruşturmalar ve bu soruşturmaların medyaya sızan detayları, Trump’ın ismini olumsuz bir şekilde gündemde tutuyor. Nitekim New York Manhattan Bölge Savcılığı, Trump’ın şirketine ve şirketin en üst düzey Mali İşler Müdürüne bir ceza davası açtı. Vergi kaçakçılığı suçu iddiasıyla söz konusu isimler aleyhinde bir iddianame hazırlandı ve bu iddianame mahkeme jürisi tarafından kabul edildi. İlerleyen günlerde Trump Holding’in Mali İşler Müdürü Allen Weisselberg, polise teslim oldu. Yaklaşık üç yıl önce başlayan soruşturmalar sonrasında hazırlanan iddianamede, Trump’ın kendisine ait bir suçlama yer almıyor.
Trump’ın sınıra yaptığı ziyaretin zamanlamasına bakıldığında, ziyaretin ülke sınırında kaydedilen yasadışı göçmen sayısının son 20 yılda en fazla olduğu zamana geldiği görülüyor. Ocak ayında göreve gelen Biden Trump’ın göç karşıtı birçok politika ve uygulamasını kaldırmış ve sınıra örülen duvarı durdurmuştu. Cumhuriyetçi Kongre üyeleri, Biden’ın göç politikası kapsamında attığı adımların göçü kolaylaştırdığı ve ülke sınırından yasadışı veya yasal olarak girmek isteyen göçmenlerin de sayısını artırdığı iddiasıyla sert bir şekilde yönetimi eleştirmeye başlamıştı. Trump’ın 30 Haziran tarihinde sınıra yaptığı ziyaret, bu eleştirilere bir yenisini ekledi. Biden döneminde yaşanan göç krizi, hem 2022 ara seçimlerinin hem de 2024 başkanlık seçimlerinin gündemde yer bulacağının sinyallerini verdi. 2016 başkanlık kampanyasında savunduğu argümanları tekrar canlandırmak isteyen Trump ve kendisine yakın Cumhuriyetçiler, sınıra duvar örme fikri ve diğer göç karşıtı politikaları ile muhafazakarları ve milliyetçileri mobilize etmeyi hedefliyor.
Biden kendi yönetimine gelen eleştiriler üzerine Başkan Yardımcısı Kamala Harris’i göçün temel sebepleri üzerinde çalışması için görevlendirdi. Harris bu görev doğrultusunda yurtdışı ziyaretlerinde bulundu. Guatemala’ya ve Meksika’ya giden Harris, bu ülkelerin liderleri ile görüşerek göç krizini ciddiyetle ele aldığı mesajını verdi. Fakat birçokları Harris’in yaklaşık beş aylık görevi içerisinde kendi ülkesinin Meksika sınırına gitmediğini hatırlatarak eleştiri oklarını Harris’e yöneltmeye başladı. Kendisine yöneltilen eleştiriler karşısında Harris, California Eyaleti Senatörü ve Eyalet Savcısı olduğu dönemde sınıra gittiğini hatırlatmakla yetindi.
Harris daha sonra 25 Haziran tarihinde Texas’ın El Paso şehrine gitti ve sınırdaki durumu yerinde inceledi. Harris, sınırda Orta Amerika’dan ailesinden ayrı gelen beş kız çocuğu ile görüştü. Harris yaptığı açıklamada sınırdaki durumun siyasi olarak değerlendirilmemesi gerektiğini vurguladı. Beyaz Saray, yaptığı açıklamada Harris’in yaptığı ziyaretin Cumhuriyetçilerin eleştirileri üzerine gerçekleşmediğinin altını çizdi. Fakat daha sonra, Harris’in sınırı ziyaret etme kararının acele bir şekilde verildiği ve kararın Harris’in danışmanları tarafından önceden bilinmediği medyaya sızdı. Harris’in ziyaretinin, Beyaz Saray’ın ifade ettiği gibi çok önceden plananlanan bir ziyaret olmadığı ortaya çıktı.
Sınırdaki göç krizi eyalet valilerinin de gündeminde. 20 Cumhuriyetçi Eyalet Valisi, Başkan Biden’a ve yardımcısı Harris’e hitaben bir mektup kaleme alarak sınırdaki krizin çözülmesi için harekete geçilmesi çağrısında bulundu. Valiler bu mektupta Biden yönetiminin yasadışı göçü teşvik eder nitelikte bazı politikalar izlediğini ileri sürüyor. Trump yönetiminde getirilen uygulamaların tekrar yürürlüğe koyulmasını isteyen valiler, göç krizinin pandeminin yayılmasını hızlandırdığını iddia ediyor.
Valiler kendi eyalet sistemleri içerisinde bazı adımlar atarak göç krizine karşı gerekli tepkiyi vermek istiyor. Örneğin Arizona Eyaleti Valisi Doug Ducey, eyalette olağanüstü hal ilan ederken Texas Valisi Abbott sınırdaki kriz nedeniyle afet bölgesi ilan etti. South Dakota Valisi Kristi Noem ise Texas’ın güney sınırına Ulusal Muhafızları konuşlandırma kararı aldı. Texas Valisi Abbott’un çağrısı uyarınca 50 Ulusal Muhafızı bölgeye gönderen Vali Noem, söz konusu konuşlandırmanın masraflarının özel şirketlerin yaptığı bağışlarla karşılanacağını belirtti. Ulusal Muhafızlar’ın özel bağışlarla konuşlandırılması daha önceden eşine rastlanmayan bir durumdu.