IDA Kasırgası Güney ve Kuzeydoğu Eyaletlerini Vurdu
Ida kasırgası rekor seviyede yağış ve büyük sellere sebep olarak ABD’nin güney eyaletlerinden Louisiana’da ağır hasara yol açtıktan sonra ülkenin kuzeydoğusundaki New York ve New Jersey eyaletlerinde büyük su baskınlarına yol açtı. Okyanus üzerinde fırtına halini alarak güneydeki Louisiana eyaletinde ülkenin anakarasına ulaşan kasırga bir süre daha tropik fırtına olarak etkisini sürdürerek kuzeydoğu eyaletlerinde de etkili oldu. Kasırga geçtiği yerlerde güçlü rüzgarlarla birlikte yıkıma neden olurken Maryland’den Connecticut’a kadar birçok eyalette can kayıpları yaşandı. Açıklanan verilere göre can kaybı 45’i geçti. Sel felaketi New York şehri metrosunu sele boğdu ve bazı şehirlerde ulaşım durmak zorunda kaldı. Ida kasırgası, ABD’nin anakarasını vuran en şiddetli beşinci kasırga oldu.
New York’taki sel felaketi sonrasında eyalet ve şehir yönetimleri olağanüstü hal ilan etti. Şehirde olağanüstü hal ilan eden New York Belediye Başkanı Bill de Blasio yaptığı açıklamada şehirde tarihi bir felaketin yaşandığını belirtti. New York eyaletinin yeni valisi Kathy Hochul ise vatandaşlara gerekli olmadıkça yolculuk yapmamaları çağrısında bulundu ve eyalet genelinde olağanüstü hal ilan etti. Şehirde itfaiye sel felaketi nedeniyle arabalarında mahsur kalan vatandaşları çıkarmak için çalışma yürüttü. ABD’nin doğal afetler ile ilgili olarak öne çıkan kurumu Ulusal Hava Servisi (NWS) New York eyaleti için tarihinde ilk defa en yüksek derece uyarı verdi. NWS’nin New York ofisi söz konusu uyarıyı sadece insan hayatını tehlikeye sokacak nadir durumlarda verdiğini belirtti. New York şehri felaketin ilerleyen saatlerinde ulaşım yasağı getirdiğini duyurdu.
NSW tarafından açıklanan verilere göre şehirde rekor seviyede yağmur yağdığı görüldü. New York’taki meşhur Central Park’da bir saat içerisinde metrekareye 8,91 cm yağış düştüğü gözlemlendi. Daha önce 21 Ağustos tarihinde yaşanan Henri Tropikal fırtınasında metrekareye düşen yağış oranı 4,92 cm’ydi. İlerleyen günlerde New York Polisi tarafından açıklanan verilere göre eyalette en az 13 kişi hayatını kaybederken bu kişilerin 11’i bodrum katında selden dolayı mahsur kalarak can verdi. Genel olarak ev ve kira fiyatlarının yüksek olduğu New York’ta bodrum katlarında bulunan evlerin kirası daha uygun olduğu için bu evler çokça tercih ediliyordu. Eyaletinde olağanüstü hal ilan eden New Jersey Valisi Phil Murphy de can kayıplarının 23’e ulaştığını açıkladı. Pennsylvania eyaletinde 5 kişi, Connecticut ve Maryland eyaletlerinde ise birer kişi sel nedeniyle hayatını kaybetti.
New York eyaleti valisi Hochul ve New York Şehri Belediye Başkanı De Blasio yaşanan sel felaketinin bu kadar yıkıcı olacağını tahmin etmediklerini açıkladılar. Hochul yaptığı açıklamada adeta Niagara Şelalesi’nin gökten indiğini ve şehir sokaklarına aktığını ifade ederek şaşkınlığını dile getirdi. New York’un eski valisi Andrew Cuomo’nun cinsel taciz iddiaları sonrasında istifa etmesi ile göreve gelen Hochul iki haftalık valilik dönemindeki ilk krizi ile karşı karşıya kaldı. De Blasio ise hava durumu tahminlerine baktığını fakat kendisine aktarılan verilerde metrekareye düşen yağmur sayısının gerçekte olandan çok daha düşük olduğunu ifade etti.
Cuomo valiliği döneminde böylesi bir kriz durumunda De Blasio ile birlikte kameraların karşısına çıkmıyor ve De Blasio’yu uzun süredir rakip olarak görüyordu. Yeni Vali Hochul ise bu geleneği yıkarak De Blasio ile birlikte bir basın toplantısı gerçekleştirdi ve halkın karşısında eyalet ve şehir yönetiminin birlikte olduğu mesajını verdi. Hochul yaptığı toplantıda kullandığı ifadeler ile Cuomo yönetiminden farklı olacağının sinyallerini verdi. Hochul, pandemi döneminde çokça düzenlediği basın toplantıları ile gündeme gelen Cuomo’nun yaptığı gibi eyaletin basın toplantıları ile yönetilemeyeceğini söyledi. Hochul toplantılarda halkın sorularının cevaplanacağını belirtti. Hochul ayrıca Başkan Joe Biden’ın kendisine nelerin yapılması gerektiğini sorduğunu söyledi. Öte yandan De Blasio’nun gelecek sene yapılacak valilik seçimlerinde aday olacağı yönünde haberler gündemde yer almaya başladı.
Ülkede yaşanan sel felaketi bir kez daha iklim değişikliğinin etkilerini gösterdi. Vali Hochul’un basın toplantısında boy gösteren New York Senatörü Chuck Schumer bir hafta içerisinde rekor seviyede görülen yağmurların tesadüf olmadığını vurgulayarak durumun daha da kötüye gideceğini ve iklim krizinin daha da büyümesinden endişe ettiğini dile getirdi. Benzer şekilde uzmanlar iklim değişikliği nedeniyle oluşan doğal felaketlerin henüz bitmediğini ve yaşananların sadece bir başlangıç olduğunu ifade ediyor. Ida kasırgasının Amerikan siyasetindeki iklim değişikliğine ilişkin çıkmazı çözemeyeceği düşünülüyor ancak iklim değişikliğine ilişkin duyarlılığı artıracağı öngörülüyor. Yapılan araştırmalara göre Amerikan halkının en az yarısının ev alırken göz önünde bulundurduğu etkenlerin başında doğal afetlere karşı dayanıklılık geliyor.
Afganistan meselesi nedeniyle gündemi dış politika konuları ile dolu olan Biden bu süreçte Louisiana’nın New Orleans şehrine bir ziyarette bulundu. Biden federal hükümetin kasırga sonrasında yaşanan felakete karşı gerekli tepkiyi verdiği mesajını gönderdi. Louisiana’da Ida kasırgası, 12 kişinin hayatını kaybetmesine yol açtı. Biden bu acıya ortak olmak ve kasırgadan olumsuz etkilenen halkla bir araya geldi. Biden kasırganın etkili olduğu yaklaşık bir haftalık süreçte felaketi başkent Washington’dan takip etti ve Federal Acil Yönetim Kurumu’nun (FEMA) merkez binasına bizzat gitti. Biden yaşanan doğal afet sonrasında etkin bir rol oynamaya çalışarak bu eyalette Katrina kasırgası sırasında eski Başkan George W. Bush’un ağır eleştirilerin odağı olan pasif tutumundan farklılık göstermeye çalışıyor.