6 Ocak Soruşturması Trump’ın Aşırı Sağla İlişkisine Odaklandı
6 Ocak Komitesi bu haftaki oturumunda eski Başkan Trump’ın Kongre baskınını gerçekleştiren aşırı sağ gruplarla bağlantıları üzerinde durdu. Trump’ın destekçileri ile sık sık iletişim kurduğu mecra olan Twitter’da yaptığı paylaşımlar bu bağlantıların en somut örnekleri olarak gündeme geldi. Komite üyeleri, Trump’ın seçimi kaybettiğinin ortaya çıkmasının ardından destekçilerini başkente çağırarak şiddete teşvik etmesini, eski Başkanın, Kongre baskınını planlamasının bir delili olarak kamuoyuna sundular. Oturumda ayrıca Trump’ın tweetlerinin ardından, kendisini destekleyen grupların Ocak ayı sonu için planlanan protestoları 6 Ocak’a almış olma ihtimali üzerinde de duruldu. Nitekim Trump’ın tweetlerini takiben aşırı sağcı komplo teorisyeni Alex Jones, eski Başkanı destekleyerek insanları başkente akın etmeye çağırmıştı.
Komite, iddialarını desteklemek için Kongre baskınının önceden planlandığına dair bir takım kanıtlar sundu. Bunlardan biri gönderilmeyen bir tweet taslağıydı: “6 Ocak’ta Ellipse’de (Beyaz Saray’ın Güneyi) sabah 10’da Büyük Bir Konuşma yapacağım. Lütfen erken gelin, büyük bir kalabalık bekleniyor. Ardından Kongre’ye yürüyün. Hırsızlığı Durdurun!!” Buna ek olarak çeşitli yetkililerin mesajlaşmaları da kanıt olarak kamuoyuyla paylaşıldı. Seçim sonuçlarının iptali girişiminde Trump’ın yalnız olmadığı, çok sayıda Cumhuriyetçi Kongre üyesinin kendisine yardım etmiş olması Komite’nin ilgilendiği başka bir başlık oldu.
Oturumda yapılan bir sunumda, Trump’ın 6 Ocak’ta seçime itiraz etme çabalarını görüşmek üzere Cumhuriyetçi üyelerle bir araya geldiği 21 Aralık 2020 tarihli bir toplantı odak konusu oldu. Olayların ardından bazı Cumhuriyetçilerin Trump’a af çıkmasına dair talepleri tartışıldı. Komite, ayrıca Arizona Cumhuriyetçi Temsilcisi Debbie Lesko’nun ifadelerini paylaştı. 5 Ocak 2021 tarihli ses kaydında Lesko, kongre liderliğinden “üyeler için bir güvenlik planı hazırlamasını” isteyerek 6 Ocak’ta olacaklarla ilgili endişeleri dile getirmişti.
Geçtiğimiz Cuma Beyaz Saray Danışmanı Pat Cipollone’nin ifadelerinin dinlendiği kapalı oturumdan kesitler bu haftaki oturumda kamuoyuyla paylaşıldı. Bu kayıtlara göre seçim sonuçlarının gerçekliği konusunda Trump ve Cipollone arasında büyük bir ayrılık söz konusuydu. Trump’ın seçimlerin kendisinden çalındığı iddiasına, buna dair yeterli bir kanıt olmaması nedeniyle katılmayan Cipollone, “Seçimlere itiraz etmenin bir yolu var, bu mümkün. Ama federal hükümetin gelip seçim sandıklarına el koyabileceği fikri korkunç bir fikir” ifadelerini kullandı. Açıkça anlaşıldığı üzere yaşananlar esnasında Mike Pence ve Pat Cipollone aynı pozisyonu benimsemişti.
Oturumda ifadeleri kamuoyuyla paylaşılan diğer bir isim Brad Parscale oldu. Trump’ın kampanya yöneticisi olarak çalışan Parscale Trump’a inancını kaybettiğini söyleyerek eski Başkanı iç savaş istemekle itham etti. Böylece Trump’ın seçimle ilgili iddialarına katılmayan en yakınındaki isimlere yenileri eklenmiş oldu. Cipollone’nin ifadeleri sonrasında Komite üyesi Cumhuriyetçi Temsilci Liz Cheney, danışmanlarının kendisine doğruları söylemesine rağmen Trump’ın gerçeklere karşı ‘kasten kör olduğunu’ ifade ederek Trump’ın yanlış yönlendirildiği iddialarına şiddetle karşı çıktı.
Oturumda konuşan iki tanık Trump yanlısı aşırı sağcı grupların insanları nasıl radikalleştirdiğine, Trump’ın söylemlerinin Kongre’ye gitme konusunda ne denli etkili olduğuna ve bu grupların Amerikan toplumu için nasıl bir tehdit oluşturduklarına dair ifade verdi. Öte yandan CNN’de yayınlanan habere göre Trump, Komite oturumlarını dikkatle takip ediyor. Haberde Trump’ın eski çalışanlarının ifadeleri karşısında oldukça sinirlendiği ve ihanete uğradığını düşündüğü belirtilirken oturumları kendisinin uzun süredir danışmanı olan Roger Stone’un da dikkatle takip ettiği bilgisi paylaşıldı.
Komite oturumu 6 Ocak olaylarının spontane gelişmediğini, Trump ve bazı Cumhuriyetçilerin öncesinde planlama yaptığının üzerinde dururken eski Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton CNN’de yaptığı bir söyleşide Trump’ın Kongre saldırısına yol açan eylemlerinin darbe girişimi anlamına gelmediğini savundu. Trump’ın seçim sonuçlarını değiştirmeye çalışmasının savunulamaz olduğunu belirten Bolton, Eski Başkan’ın böylesi incelikli, ayrıntılı bir planlama gerektiren bir girişimi gerçekleştiremeyeceğini belirtti. Bu iddiasını kendisinin diğer ülkelerdeki darbeleri planlarken edindiği tecrübeye dayandıran Bolton’a göre, “Donald Trump işleri böyle yapmıyor. Bir fikirden diğerine geçiyor, bir plan başarısız oluyor ve bir başkası ortaya çıkıyor.” Önümüzdeki hafta tekrar toplanacak olan Komite’nin Trump’ın saldırıların gerçekleştiği gün neler yapıp yapmadığına odaklanacağı belirtildi.