ABD Genelkurmay Başkanı’ndan Ukrayna’ya Diplomasi Çağrısı
Rus askeri güçleri Ukrayna’da ağır kayıplar vermeye devam ederken, Kremlin Herson’dan çekilme kararı aldığını duyurdu. Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, General Surovikin’in verdiği rapor doğrultusunda Rus ordusuna Dinyeper nehrinin batı kıyısından çekilme emri verdiğini açıkladı. Ukrayna ise açıklamaya temkinli yaklaşarak, Rus güçlerinin bir kısmının hâlâ bölgede olduğunu ve bölgeye destek birlikleri gönderildiğini belirtti. Çekilme sürecinin haftalar sürmesi bekleniyor.
Rus askerlerinin Herson’u tamamen boşaltmayacağı ve mümkün olduğu kadar direnerek şehir savaşlarında Ukrayna’ya ciddi kayıplar verdirerek şehrin ele geçirilmesini geciktirmeye çalışacakları tahmin ediliyor. Rus ordusunun şehrin büyük bölümüne mayın döşediği belirtilirken Ukrayna birliklerinin Herson’a girmesi durumunda da Rusların nehrin karşı tarafından şehrin bombalamaya başlayacağı öngörülüyor.
Rus güçlerinin Herson’u terk ederek nehrin doğusuna çekilmesi ağır bir yenilgi ve savaşta önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Rusya, Ukrayna’yı ikiye bölen Dinyeper Nehri’nin batı yakasında bulunan alanı elinde tutmak için aylardır savaşıyordu ve bölgeyi güçlendirmek için on binlerce asker göndermişti. Ukrayna güçleri ise uzun zamandır nehir üzerindeki ana geçiş noktalarını bombalayarak Rus ordusunun ikmal hatlarını kırmaya çalışıyordu.
Rus ordusunun savaşın başından bu yana ele geçirmiş olduğu tek büyük kent olan Herson, sözde referandumla ilhak edilmiş olan Herson eyaletinin başkenti ve Dinyeper nehri kenarında büyük bir liman olması hasebiyle stratejik öneme sahip. Bölge ayrıca Kırım yarımadasının su ihtiyacını sağlayan barajlardan birini içermesi açısından da Rusya için hayati önem taşıyor. Ayrıca, Rusya’nın Herson’un batı yakasını kaybederek Odesa’ya ulaşan bir kara köprüsü kurma ve Ukrayna’nın Karadeniz’le bağlantısını kesme hedefinden uzaklaştığı düşünülüyor.
Savaşta iki tarafta büyük kayıplar vermiş durumda. Yaklaşık dokuz aydır devam eden savaşın bilançosunu açıklayan ABD Genelkurmay Başkanı Mark Milley, 100 binden fazla Rus askerinin hayatını kaybettiğini ve yaralandığını Ukrayna tarafında da zayiatın aşağı yukarı aynı oranda olduğunu kaydetti. Milley, yaklaşık 40,000 sivilin yaşamını yitirdiğini, 30 milyon kişinin de evlerini terk etmek zorunda kaldığını belirtti. Rusya savaşta kaybettiği asker sayısını geçen eylül ayı itibariyle 5,937 olarak açıklamış ancak askeri uzmanlar rakamı gerçekçi bulmamıştı. Kiev ise kayıplarına dair net bir rakam açıklamamakla birlikte Rusya’nın kendilerinden on kat daha fazla kayıp verdiğini iddia ediyor. Savaşta iki tarafın da galip gelemeyeceğini belirten Milley, savaşın sona ermesi için taraflara müzakere masasına oturma çağrısında bulundu.
Savunma Bakanı Llyod Austin geçen hafta yaptığı bir açıklamada Ukrayna ordusunun Rus güçlerini Herson’dan çıkarıp Dinyeper Nehri’nin doğusuna püskürtebileceğini ileri sürmüştü. Rusların Herson’dan çekileceğini önceden tahmin ettiklerini dile getiren Başkan Biden ise kararın “Rus ordusunun gerçek problemleri olduğunu” gösterdiğini söyledi. Kararın zamanlamasına dikkat çeken Biden, Moskova’nın bilinçli olarak ABD ara seçimlerinin sonuçlanmasını beklediğine işaret etti. Biden, ara seçimlerde Kongre’nin kontrolünün Cumhuriyetçilere geçmesi halinde Ukrayna’ya yapılan yardımların geleceği konusunda endişeli olduğunu söylemişti. Kremlin’in de Cumhuriyetçilerin seçimden güçlenerek çıkmasıyla Ukrayna’ya verilen desteğin kısılması beklentisinde olduğu düşünülüyor.
ABD tarafından Ukrayna’ya sağlanacak askeri ve mali yardım kararları bugüne kadar Kongre’de her iki partinin desteğini alarak verilmiş olsa da bazı Cumhuriyetçiler, Kongre’de çoğunluğu sağlamaları durumunda Kiev’e yapılan yardımların azaltılması çağrısında bulunuyordu. 11 Cumhuriyetçi senatör ve 57 temsilci Ukrayna’ya sağlanacak 40 milyar dolarlık destek paketine karşı oy kullanmıştı.
Geçen ay Temsilciler Meclisi’nin en kıdemli Cumhuriyetçi üyesi Kevin McCarthy, “Ukrayna’ya açık çek verilmemesi” gerektiğini söylemişti. Cumhuriyetçilerin çoğunluğu elde etmesi durumunda Temsilciler Meclisi Başkanı olacak olan Kevin McCarthy, Ukrayna’ya yardımların kısılmasına gerekçe olarak Eski Başkan Trump’ın “Önce Amerika” prensibine paralel bir düşünceyle Amerika’daki yüksek enflasyon ve ekonomik sıkıntıları gösteriyor.
Diğer yandan Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, geçen hafta Kiev’e yaptığı ziyarette ABD’nin, Kongre ara seçimlerinin ardından da Ukrayna’ya yönelik desteğinin kararlı bir şekilde devam edeceğini söylemişti. Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenski ile görüşen Sullivan, Başkan Biden’ın Ukrayna’ya verilen desteğin devamı için partiler üstü işbirliğine açık olduğu mesajını iletti. ABD Savunma Bakanlığı da Ukrayna’ya gönderilmek üzere 400 milyon dolarlık yeni bir yardım paketi açıkladı.