Temsilciler Meclisi’nde Tarihi Kriz
ABD’de 118. Kongre oturumunun başlayabilmesi için gerekli olan Temsilciler Meclisi başkanlık seçiminde tarihi bir kriz yaşanıyor. Cumhuriyetçilerin çoğunluğu ele geçirdiği Temsilciler Meclisi’nde partinin halen üzerinde anlaşamadığı Meclis başkanlık yarışı başladı. Haftaya damga vuran mesele Cumhuriyetçi aday Kevin McCarthy’nin defalarca tekrarlanan seçimde çoğunluk oyunu almayıp başaramayarak başkan seçilememesi oldu. Cumhuriyetçilerin 222’ye 212’lik çoğunluğa sahip olduğu Meclis’te McCarthy’nin 218 oya ihtiyacı var. Fakat partideki aşırı sağcı temsilcilerin McCarthy’yi desteklememesi sebebiyle 100 yıldır ilk kez ABD Temsilciler Meclisi başkanını seçemiyor.
McCarthy’nin geçtiğimiz seçimde Cumhuriyetçi çoğunluğu sağlama konusundaki başarısı birçok Cumhuriyetçinin kendisinin arkasında durmasını sağlıyor ancak 20 civarında temsilcinin destek vermeyi reddetmesi oylamanın defalarca art arda yapılmasına sebep oldu. Başkanın bir türlü seçilememesi işleyişi kilitlediği için Meclis açılışının rutin süreci işleyemiyor, temsilciler yemin edemiyor ve hiçbir yasa görüşülemiyor. Durumun bu şekilde devam etmesi McCarthy’nin siyasi geleceğinin sallandığı ve aşırı temsilcilerin ikna edilememesi halinde çekilmek zorunda kalabileceği şeklinde yorumlanıyor.
McCarthy’ye destek vermeyi reddeden Cumhuriyetçiler, Temsilciler Meclisi’ndeki en sağcı Trumpçı isimler olarak öne çıkıyor. İlk olarak McCarthy aleyhinde oy veren isimlerin yarıdan fazlası Trump’ın iddia ettiği doğrultuda 2020 seçim sonuçlarının meşruiyetini reddediyor. Seçimlerin hileli olduğunu ve çalındığını söyleyen temsilcilerin McCarthy aleyhtarları arasındaki yoğunluğu dikkat çekici zira tüm Cumhuriyetçiler arasında bu oran ancak %15 civarında. McCarthy’ye oy vermeyen ve geçen dönem de iş başında olan 15 temsilcinin 14’ü 2020 seçim sonuçlarının değişmesi için oy kullanan kişiler. McCarthy’ye oy vermek istemeyen isimlerin %85’i Trump tarafından desteklendi. Bu isimlerin bir diğer birleştirici özelliği ise 2015’te kurulan Meclis’teki ‘Özgürlük Grubu’ adı verilen siyasi gruplaşmada yer almaları. Aşırı sağa yakınlığıyla bilinen bu gruba Cumhuriyetçilerin sadece 5’te 1’i destek veriyor. McCarthy’ye oy vermeyenler arasında ise bu oran %95.
Yüz yıldır görülmeyen bu krizi çözmek için McCarthy ve müttefikleri çeşitli adımlar atmaya devam ediyor. Aleyhtarlara verilen tavizler arasında Meclis Başkanı’nı görevden almak için gensoru verilmesi durumunda görüşme için gereken oy sayısı. Mevcut kurallara göre, lideri görevden almak için Meclis’teki Cumhuriyetçilerin yarısının böyle bir önergeyi iletmesi gerekecek. McCarthy daha önce, görevden alma teklifi için gereken temsilci sayısını beşe düşürmeyi teklif etmişti.
McCarthy bir adım daha atarak muhaliflerinin en büyük isteği olan bu sınırı tek bir temsilciye düşürmeyi kabul etmiş görünüyor. Böylesi bir değişiklik Meclis Başkanı’nı defaatle görevden alınma riskiyle karşı karşıya bırakabilir. Son tavizler, McCarthy’nin Meclis’teki gücünü ve partisindeki radikalleri kontrol etme yeteneğini zayıflatmakla tehdit ediyor. Federal hükümetin borçlanması ve hükümet bütçe harcamaları gibi tartışmalı konularda da kaos riskini artırıyor. Ancak 2015’te meclis başkanlığı yarışından çekilmek durumunda kalan McCarthy’nin bu sefer hedefine ulaşmasının tek yolu bu olabilir.
CNN’in kaynaklarına göre McCarthy’nin kendisini desteklemeyenlere teklif ettiği bir diğer taviz de bir kısmına Meclis Kuralları Komisyonu üyeliği vermek. İlgili komisyon son derece önemli çünkü yasa tasarılarının Meclis gündemine girip girmeyeceğine bu birim karar veriyor. Önerilen diğer tavizler arasında sınır güvenliğini meclis gündemine taşımak da var. İki grup arasında görüşmeler devam ederken gelen verilen bir diğer taviz de McCarthy çizgisinde bir siyasi eylem komitesinin (super-PAC) Cumhuriyetçilerin kazanması muhtemel olan meclis koltuklarında yapılacak ön seçimlerde taraf olmamayı kabul etmesi oldu. McCarthy’nin elinde önemli bir güç unsuru olan bu karttan vazgeçmesi de muhalefet edenler için bir kazanım olarak görülebilir.
Tüm bunlar olurken merak edilen bir soru ise eski başkan Trump’ın tutumu. Trump önceden McCarthy’yi desteklemiş ancak Pazartesi ve Salı günü seçim sonuçlanmayınca McCarthy’ye desteğini yineleyen bir açıklama yapmadı. McCarthy ile arasında geçen bir telefon trafiğinden sonra Çarşamba sabahı kendi sosyal medya platformu olan Truth Social’da Cumhuriyetçileri ‘büyük bir zaferi utanç verici bir yenilgiye çevirmemeye davet etti ve McCarthy için oy istedi. Trump’tan gelen destek en azılı McCarthy karşıtlarının tutumunda bir değişikliğe neden olmayabilir. Trump’ın bu adımı McCarthy’nin çekilmek zorunda kalabileceği gibi spekülasyonları bertaraf etmeye ve söylem üstünlüğünü ele geçirmeye yarayabilir.