Yeni Sınır Güvenliği Politikası
Uzun bir süredir siyasetin gündeminde yer alan ve bir iki partinin uzlaşı sağlayamadığı sınır güvenliği tartışmaları bağlamında Başkan Biden ABD-Meksika sınırından iltica talebiyle göçmen girişlerini sınırlayan kararnameyi imzaladı. Başkanlık seçimleri için kampanya süreci devam ederken Cumhuriyetçiler, artan yasadışı göçe odaklanarak sınır güvenliğini sağlayamadığı iddiasıyla Biden’ı hedef alıyordu. Daha önce Cumhuriyetçilerin yoğunlukta olduğu Texas gibi sınır eyaletlerde federal yasalara karşı gelerek uygulamalar yapan Cumhuriyetçiler, Kongre’ye Demokratlar tarafından getirilen sınır güvenliği yasalarını onaylamayarak tartışmaların gündemde kalmasına çaba gösteriyordu. Yeniden başkan seçilebilmek için çaba gösteren Biden, sınır güvenliği tartışmaları nedeniyle oy kaybı yaşamamak için Demokrat bir başkan tarafından uygulanan en sert sınır güvenliği politikasını Salı günü imzaladığı kararname ile yürürlüğe koymuş oldu.
Biden yeni sınır politikasının detaylarını açıklarken “Amerika’yı göçmenlere kucak açan bir ülke olarak korumak için önce sınırı güvence altına almalıyız” ifadelerini kullandı. Yeni sınır güvenliği politikasının Demokratlar ve ilericiler tarafından eleştirileceğinin farkında olan Biden, kendi uygulamalarını Trump dönemi politikalardan ayırmak için çaba gösterdi. “Meksikalı komşularımıza saldırmak yerine onlarla yakın bir şekilde çalışmaya devam ediyoruz” ifadelerini kullanan Biden, Trump’ın düşündüğü gibi göçmenlerin Amerikalıların kanını zehirlediğine hiçbir zaman inanmadığını belirtti. Biden, kararname ile birlikte gelen kısıtlamalarının çok katı olduğunu düşünenlerin sabırlı olması gerektiğini belirtirken önümüzdeki haftalarda, “göçmenlik sistemini nasıl daha adil ve hakkaniyetli hale getirebilecekleri” konusunda detaylı bir açıklama yapacağını ifade etti.
Biden, geçtiğimiz aylarda sınır güvenliği hususunda tedbirleri artırmak için birçok çağrı yaptığını ancak Trump önderliğindeki Cumhuriyetçilerin bu adımları engellediğini vurguladı. Sınır güvenliği konusunda Kongre’den çıkacak bir yasa ile daha kalıcı politikalar uygulayabilmek için çaba gösterdiğini belirten Biden, Kongre’de uzlaşma sağlanamadığı için başkanlık kararnamesi kullanmak zorunda kaldığını belirtti. Yeni kararname ile birlikte yasal yollarla ABD’ye gelmek isteyen göçmenler için kapıların her zaman açık olduğunu belirten Biden, “Ülkeye yasadışı yollardan gelmeyi tercih edenlerin iltica etmeleri ve bu kişilerin ABD’de kalması engellenecek. Bu adım, sınırlarımızdaki kontrolü ve düzeni yeniden sağlamamıza yardım edecek” ifadelerini kullandı.
Yasadışı geçiş ortalamasının günlük üst limit olan 2500’ü uzun bir süredir aştığı belirtilirken yeni kararnameye göre, bu sayı 1500’ün altına düşene dek yeni sınır politikasının uygulaması öngörülüyor. Normal şartlar altında yasadışı yollarla gelen göçmenler için mahkeme süreci başlatılıyor ve mahkeme günü gelene kadar ülkeye gelen göçmenlerin ABD sınırları içerisinde kalmasına engel olunmuyordu. Son dönemde artan göçmen sayısı nedeniyle mahkemelerde biriken iş yükü, davaların yıllar boyunca sürmesine neden oluyordu.
Biden’ın yeni politikasına destek verenler kadar eleştirenler de oldu. Göçmen haklarını savunanlar ve bazı ilerici Demokratlar Biden’ın seçildiği zaman verdiği sığınma sistemini yeniden inşa etme sözünden vazgeçtiğine dair eleştirilerini dile getirdiler. California Senatörü Alex Padilla “Başkan Biden, Trump’ın sığınma yasağını yeniden canlandırarak Amerikan değerlerini baltaladı ve ulusumuzun zulümden, şiddetten ve otoriterlikten kaçan insanlara ABD’ye sığınma fırsatı sağlama yükümlülüklerini terk etti” ifadelerini kullanarak tepkisini gösterdi. Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği (ACLU) de karara mahkemede itiraz etmeyi planladığını açıkladı. ACLU benzer bir politikanın eski Başkan Trump tarafından uygulandığını belirterek, yeni uygulamanın anayasaya aykırı olduğunu belirtti. 2018 yılında Trump da yasadışı yollarla ülkeye gelen göçmenlerin sınır dışı edilmesini öngören “sıfır tolerans” adlı karara imza atmış ancak Biden bu uygulamayı devre dışı bırakmıştı.
Biden’ın kararnamesi, uzun süredir Kongre’de iki partili sınır güvenliği yasası çıkmasına engel olan Cumhuriyetçiler tarafından beğenilmedi. Temsilciler Meclisi Çoğunluk Lideri Mike Johnson, “Biden yönetiminin sınır konusunda endişeleri olsaydı bunu uzun zaman önce yapardı” ifadelerini kullanarak tepkisini gösterdi. Kararnamede yeni uygulamadan muaf tutulacağı belirtilen grupların sınır güvenliği noktasında devam eden zaafiyeti etkilemeyeceğini ifade eden Cumhuriyetçiler, kararnamenin pratikte beklenilen etkiyi oluşturmayacağını iddia ettiler. Cumhuriyetçilerin Kasım seçimlerindeki adayı Trump ise sosyal medya hesabından Biden’a göçmenlik konusunda bir kez daha saldırarak Demokratların “güney sınırını tamamen teslim ettiğini” ve Biden’ın Haziran ayı içerisinde iki başkan adayının katılımıyla gerçekleşecek tartışma öncesinde verdiği emrin “göstermelik” olduğunu belirtti.
Yeni sınır güvenliği politikasına bir tepki de BM Mülteci Örgütü’nden (UNHCR) geldi. UNHCR yazılı bir açıklama ile yeni tedbirlerin uluslararası korumaya ihtiyaç duyan pek çok kişinin sığınma hakkına erişimini engelleyeceğini söyledi. UNHCR, ABD’nin sınırına gelen önemli sayıdaki insanla başa çıkmakta zorlandığının farkında olduğunu, ancak yine de ABD’yi “uluslararası yükümlülüklerini yerine getirmeye ve hükümeti temel sığınma hakkını baltalayan kısıtlamaları yeniden gözden geçirmeye çağırdığını” ifade etti.
Cumhuriyetçilerin ağırlıkta olduğu özellikle sınır eyaletlerde valiler federal hükümetin sınır güvenliğini sağlamak için devreye girmesi gerektiğini uzun bir süredir ifade ederken son olarak New York gibi Demokratların yoğun olduğu büyük şehirlerde de yöneticiler federal tedbirlerin elzem olduğunu belirtmişti. Özellikle güney sınırındaki eyaletlere gelen yasa dışı göçmenlerin otobüs ve uçaklarla Demokratların yoğun olduğu eyaletlere gönderilmesi, büyük şehirlerde ciddi baskılara neden olmuştu. Eyaletlere yansıyan bu endişeler anketler de kendini gösterdi. Yasadışı göç tartışmaları 2024 başkanlık seçimlerinin kampanya döneminde seçmenler için en önemli konular arasında yer aldı.
Yapılan anketlere göre seçmenlerin yaklaşık %16’sı göç konusunu ekonomi ve Amerikan demokrasisinin geleceği gibi konuların ardından ABD’nin karşı karşıya olduğu en acil sorun olarak gördüğünü belirtti. Anketlere yansıyan önemli bir husus da seçmenlerin sınır güvenliği noktasında Biden’dan ziyade Trump’a güvenmesi olarak dikkat çekti. Ankete katılan seçmenlerin %52’si Trump’ın yasadışı göçü engelleme noktasında Biden’a oranla çok daha iyi bir iş çıkardığını düşünüyor. 2020 seçimlerinde Trump’ın sınır güvenliği politikasını eleştiren Biden’ın yaptığı bu radikal dönüş, kampanya sürecinde yasa dışı göç kozunu Cumhuriyetçilerin elinden almaya çalışmak olarak yorumlanabilir.