Biden’ın Yeni Göçmen Programı
Başkan Biden, geçtiğimiz haftalarda uzun süredir siyasetin gündeminde olan ve iki partinin uzlaşı sağlayamadığı sınır güvenliği tartışmaları bağlamında ABD-Meksika sınırından iltica talebinde bulunan göçmenlerin girişlerini sınırlayan kararname imzaladı. Cumhuriyetçiler tarafından sınır güvenliği konusunda yaşanan zaafiyetler dolayı eleştirilen Biden, oy kaybını önlemek amacıyla Demokrat bir başkan tarafından uygulanan en sert sınır güvenliği politikasını devreye soktu. Bu hamle, Cumhuriyetçiler tarafından beğenilmezken ilerici Demokratlar tarafından da eleştirildi. Parti içindeki tepkileri gözeten Biden, Salı günü ABD vatandaşlarının belgesiz eşlerine vatandaşlık sağlayacak geniş kapsamlı yeni bir plan açıkladı. Biden, bu yeni aksiyon planı ile ülke sınırları içerisinde yaşayan yarım milyondan fazla “karışık statülü” aileye “sağduyulu bir düzeltme” sağladıklarını ifade etti.
Beyaz Saray tarafından yapılan açıklamada, Başkan Biden’ın göreve geldiği günden itibaren sınırı güvence altına almak ve düzensiz göçü kontrol altına almak amacıyla Kongre’ye sürekli çağrılarda bulunduğu belirtildi. Ancak Kongre’deki partizan Cumhuriyetçilerin engel olması nedeniyle gerekli adımların kararname yoluyla atıldığı ifade edildi. Açıklamada, Biden yönetiminin görev süresi boyunca uyguladığı sınır güvenliği ve göçmen politikalarına değinilirken, son düzenleme hakkında da kapsamlı bilgi verildi. Açıklamaya göre, Biden yönetimi önümüzdeki aylarda yasal statüsü olmayan ABD vatandaşlarının eşlerinin daimi ikamet ve vatandaşlık başvurusunda bulunmalarına izin verecek. Yeni düzenleme kapsamında en az 10 yıldır ABD’de yaşayan ve bir ABD vatandaşı ile evli olan kişiler vatandaşlık başvurusunda bulunabilecek. Bu düzenlemeyle birlikte yaklaşık 500 binden fazla yetişkinin ve 50 binden fazla çocuğun vatandaşlık hakkından yararlanabileceği belirtildi. Ayrıca yeni program sayesinde ABD üniversitelerinden derece almış ya da kendi alanlarında iş teklifi almış yüksek vasıflı belgesiz göçmenler için vize sürecini kolaylaştırılması planlanıyor.
Cumhuriyetçiler, sınır güvenliği konusunda Biden’ı eleştirerek, sınırı kapatmayı öngören yeni sınır güvenliği yasasının ardından gelen göçmen düzenlemelerine sert tepki gösterdi. Biden yönetiminin sınır güvenliği sağlama konusunda samimi olmadığını öne süren Cumhuriyetçiler, bu adımların ölçüsüz olduğunu belirtti. Muhafazakâr medya kuruluşu Wall Street Journal ise Biden’ın yeni planını eleştirerek, sınır güvenliği politikasının siyaset üstü bir konu olması gerektiğini vurguladı. Yeni düzenlemenin, Kongre’de sınır güvenliği ve göçmenler konusunda iki partili uzlaşıyı zorlaştıracağı ve tüm tarafları olumsuz etkileyeceği belirtildi. Cumhuriyetçiler, Trump’ın yeniden başkan seçilmesi durumunda bu düzenlemeyi kaldıracağını ifade ederken, yeni düzenlemenin göçmenleri daha da mağdur edeceğini iddia ettiler.
Donald Trump, yeni düzenlemeye sert tepki gösterdi ve Başkan Biden’ın aksiyon planını “toplu af” olarak nitelendirdi. Trump, daha önce göçmenlerin Amerikalıların “kanını zehirlediği”ni iddia ederek, sınır güvenliği konusunda sert önlemler alacağını ve yasadışı yollarla ülkeye giren göçmenleri sınır dışı edeceğini vurgulamıştı. Eski başkan, Salı günü yaptığı bir konuşmada sınır güvenliği konusunu merkeze alarak, “Sahtekar Joe Biden, tüm dünyayı yasadışı göçe teşvik ediyor” ifadelerini kullandı. Trump, yeniden seçilmesi halinde Biden’ın göçmen politikalarını tersine çevireceğini ve şu anki adımların samimi olmadığını yineledi.
ABD siyasetinde göçmenlerle ilgili atılan adımlar büyük ölçüde kamuoyu baskısından kaynaklanıyor. Son anket sonuçlarına göre, Amerikalıların yaklaşık yüzde 28’i ülkenin karşı karşıya olduğu en büyük sorun olarak göçü işaret ediyor. Bu oran, geçmiş yıllara kıyasla kademeli bir artış göstererek son dönemde zirve yaptı. Ayrıca, seçmenlerin büyük bir kısmı, sınır güvenliği ve göçmen politikaları konusunda eski Başkan Donald Trump’ın, mevcut Başkan Joe Biden’dan daha başarılı olduğunu düşünüyor. Bu algı, seçim dönemlerinde bu konuların daha fazla öne çıkmasına ve politika yapıcıların kararlarında etkili olmasına neden oluyor. Biden’ın geçtiğimiz haftalarda sınırı kapatma kararı ve bu hafta imzaladığı yeni göçmen programı yaklaşan 2024 seçimleri atılmış strateji bir hamle olarak yorumlanabilir. Başkan Biden’ın yeni göçmen politikası, özellikle Hispanik toplum üzerinde büyük bir etki yaratma potansiyeline sahip. Son zamanlarda, Hispanik seçmenler arasında Donald Trump’a olan ilginin arttığı gözlemlenirken, Biden yeni düzenlemeyle seçmenlerin desteğini yeniden kazanmayı umuyor.
Başkan Biden’ın duyurduğu yeni göçmen planı, 12 yıl önce atılan adımlarla özdeşleştirildi. Benzer bir program olan “Çocukken Gelenler İçin Ertelenmiş Eylem” (DACA), 2012 yılında dönemin ABD Başkanı Barack Obama tarafından başlatılmıştı. DACA programı sayesinde ABD’ye çocukken gelen ve o zamana kadar kayıt dışı yaşamış yaklaşık 530 bin göçmenin sınır dışı edilmelerini engellemişti. 2017’de eski Başkan Donald Trump, yasadışı göçmenlerin artışına olan rahatsızlığını dile getirerek DACA programını iptal edeceğini açıklamıştı. Demokratların uzlaşı talebi ve düzenlenen protesto gösterilerine rağmen Trump, kararından vazgeçmemişti. Anayasa Mahkemesi’nin müdahalesiyle, Trump yönetiminin DACA Programı’nı sonlandırma girişimi, federal yasalar kapsamında yeterli gerekçeyi sağlayamadığı için başarısız olmuştu. Mahkeme, programın devam etmesi yönünde karar vermişti. Önümüzdeki seçimlerde olası bir iktidar değişikliği durumunda, Trump’ın ilk adımlarından biri Biden’ın getirdiği sınır güvenliği ve göçmen politikalarını kaldırmak olabilir. Ancak, Anayasa Mahkemesi’nde şu an 6-3 Cumhuriyetçi çoğunluğa sahip olması, Trump’ın kararlarının bu kez farklı bir yargısal sonuçla karşılanabileceğini gösteriyor. Göçmenler ve göç politikalarının siyasetin merkezinde yer alması, yaşanan mağduriyetlerin çözümüne katkıda bulunamamaktadır.