Biden Pentagon Ziyaretinde “Çin Çalışma Grubu” Kurulacağını Açıkladı
Göreve başladıktan sonra ilk ziyaretini Dışişleri Bakanlığı’na yaparak ülkenin dış politikada izleyeceği yol haritasını açıklayan Başkan Biden, ikinci ziyaretini Savunma Bakanlığı’na gerçekleştirdi. Yönetimindeki birimlerin uyum içinde çalışması gerektiğini her fırsatta dile getiren Biden, Pentagon’un da diğer bakanlık ve kurumlarla koordinasyon içinde olması gerektiğine vurgu yaptı. Dış politikada diplomasiye öncelik vereceğini sık sık tekrarlayan Biden, Pentagon çalışanlarına yaptığı moral konuşmasında bakanlığın geri planda bırakılmayacağını vurguladı. Pentagon çalışanlarının sadece ABD’nin güvenliğinin garantisi olmadığını çoğu zaman diplomat görevi gördüklerini de belirtti. Sorunların çözümünde askeri güç kullanımını son çare olarak gördüğünü açıklayan Biden, Amerikan ordusunun asli görevinin düşmanlara karşı caydırıcılık sağlamak olduğunun altını çizdi. Pentagon çalışanlarına hemen her alanda ihtiyaç duyulduğunu söyleyen Biden örnek olarak Covid-19 ile mücadele, ırk ayrımcılığına karşı durma ve iklim değişikliği gibi büyük tehditlerle mücadele konularına değindi.
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, bakan yardımcıları, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Mark Milley ve kuvvet komutanları ile bir saat civarında görüşen Biden, kapsamlı bir brifing aldığını belirterek, Savunma Bakanlığı’nın Çin stratejisini yeniden değerlendireceğini ve bu amaçla bakanlık bünyesinde “Çin Çalışma Grubu” adında yeni bir birim oluşturulduğunu açıkladı. Strateji, harekât konsepti, kuvvet konumlandırma gibi farklı birçok konuya odaklanacak olan grubun, Pentagon’a, Çin’den kaynaklanan sorunlara dair politika, program ve ilerleme süreciyle ilgili değerlendirme ve tavsiyelerde bulunacağı belirtildi. Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada grubun direktörlüğüne Savunma Bakanlığı Özel Müsteşarı Ely Ratner’in atandığı kaydedilirken yeni birimin sivil ve asker olmak üzere bakanlık bünyesinden seçilecek toplam 15 kişiden oluşacağı ifade edildi. Birimi yönetecek olan Ely Ratner görev gücünün Savunma Bakanlığı’na bağlı bir yapı olduğunu ancak Beyaz Saray’la da tam bir entegrasyon halinde çalışacağını belirtti. Görev gücünün dört ay içinde öneri ve tavsiyelerini Savunma Bakanı’na sunması bekleniyor.
Washington yönetimi bir yandan Çin’e karşı izlenecek stratejiyi belirleme hususunda çalışmalara devam ederken diğer yandan Başkan Biden, Çin Devlet Başkan Şi Jinping ile ilk telefon görüşmesini gerçekleştirdi. Beyaz Saray’dan görüşmeyle ilgili yapılan açıklamada Biden’ın “Amerikan halkının güvenlik, refah, sağlık ve hayat tarzının korunması, Hint-Pasifik bölgesindeki açıklık ve özgürlüğün devam ettirilmesi yönündeki önceliklerini yinelediği” bildirildi. Açıklamada ayrıca “Başkan Biden, Pekin’in ekonomi alanındaki baskıcı ve haksız yöntemleri, Hong Kong’a yönelik baskıcı uygulamaları, Sincan’daki insan hakları ihlalleri ve Çin’in başta Tayvan’a yönelik olmak üzere, bölgede nüfuzunu artırma çabaları hakkındaki temel kaygılarını vurguladı” ifadeleri kullanıldı. İki liderin ayrıca pandemi, ortak küresel sağlık meseleleri, iklim değişikliği ve toplu imha silahlarının yayılmasını engelleme konularında görüş alışverişinde bulunduğu belirtildi. Açıklamanın son kısmında Biden’ın Amerikan halkı ve müttefiklerin çıkarlarına olan konularda Çin ile pratik ve sonuç-odaklı ilişkilere devam etme konusunda kararlı bir duruş sergileyeceği kaydedildi.
Dünya Sağlık Örgütü yetkililerinin Wuhan’a ziyareti ve Çin’in en erken Covid-19 vakalarının bilgilerini paylaşmayı reddetmesi Çin’in şeffaflıktan kaçması olarak değerlendiriliyor. DSÖ’nün virüsün Wuhan’daki laboratuardan yayılmış olmasının çok düşük ihtimal olduğunu, hayvanlardan insanlara geçmiş ve özellikle donmuş yiyeceklerin rol oynamış olabileceği yönündeki açıklamaları Çin’i memnun etti. Çin, bu açıklamalar sonrasında ABD de dahil diğer ülkelerin virüsün kaynağını araştırmaları gerektiğini söyledi. Ancak ABD virüsün kaynağı konusunda şüphe olmadığını vurgulayarak DSÖ heyetinin edindiği bilgileri incelemek istediklerini söyledi. Çin’in pandeminin kaynağı konusunda yeterince şeffaf davranmamasını eleştiren Biden yönetiminin bu gibi kamu sağlığı konularında ortak çalışma söyleminin ne kadar uygulanabilir olduğu sorusu öne çıkıyor.