ABD-Fransa İlişkilerini Düzeltme Çabaları Tam Gaz
Başkan Yardımcısı Kamala Harris, AUKUS Denizaltı Anlaşmasından dolayı Fransa ile gerilen ilişkileri normalleştirmek amacıyla Paris’e gitti. Avrupa’ya ilk resmi ziyaretini gerçekleştiren Harris, Orly Havaalanı’nda basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Fransa, ABD’nin en eski ve en güçlü müttefiklerinden biridir. Cumhurbaşkanı Macron ile iklim krizi, küresel sağlık krizi ve bölgesel güvenlik endişeleri başta olmak üzere mevcut acil sorunlar üzerinde konuşmayı sabırsızlıkla bekliyorum” ifadelerini kullandı. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron tarafından Elysee Sarayı’nda kabul edilen Kamala Harris iki ülke arasında yaşanan krizi tamamen sonlandırmayı hedefliyordu. Macron ve Harris, “Avrupa güvenliği ve Hint-Pasifik stratejisi” gibi konularda da ilerleme sağlamaya çalışıyor. İki politikacı, görüşme öncesinde “yeni bir dönem başlıyor“ mesajı verdi. Harris 5 günlük ziyareti kapsamında Paris’te düzenlenecek olan Barış Forumu’na ve Uluslararası Libya Konferansı’na katılacak.
Macron ve Harris görüşmenin ardından yaptıkları açıklamada, Fransa ve ABD arasındaki işbirliğinin önemine vurgu yaparken iki ülkenin gelecekte de birlikte çalışmaya devam edeceğini kaydetti. Macron yeni bir dönemin başlangıcında olduğumuz ve işbirliğimizin kesinlikle çok önemli olduğu konusunda hemfikiriz” ifadelerini kullanırken Harris Fransa ve ABD’nin geçmişte birlikte çalıştığında, ortak değerleri ve öncelikleri sayesinde her zaman çok başarılı olduğunu söyledi. Açıklamada, Macron ve Harris’in uzay çalışmaları alanında ikili bir diyalog başlatmayı kabul ettikleri ve ABD’nin Uzay İklimi Gözlemevi’ne katılma kararının memnuniyetle karşılandığı belirtildi.
Beyaz Saray’dan yapılan açıklamaya göre görüşmede, COVID-19 virüsüyle mücadele, Sahra bölgesinde terörle mücadelede işbirliği, iklim değişikliği, Hint-Pasifik stratejisi ve uzay araştırmaları ile siber güvenlik konuları ele alındı. Elysee Sarayı’ndan yapılan açıklamada ise görüşmenin 12 Kasım’da Paris’te düzenlenecek uluslararası Libya konferansına hazırlık olduğu belirtildi. Fransa ve ABD’nin, Libya’nın ve bölgesinin istikrarı ve barışı için seferber olduğu ifade edilen açıklamada, görüşmede gelecekte ortaya çıkabilecek olası salgınlara karşı nasıl hareket edileceği hakkında da konuşulduğu belirtildi.
Biden yönetimi Fransa ile bozulan ilişkileri düzeltmek için bir süredir yoğun bir diplomasi trafiği yürütüyor. Denizaltı krizinin yatışması için ilk adım Başkan Biden’den gelmişti. Biden, Cumhurbaşkanı Macron ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirerek yaşanan diplomatik krizi gidermeye çalışmıştı. Görüşmede, Paris’in denizaltı anlaşması krizi sonrası istişareler için çağırdığı Washington Büyükelçisi’nin görevinin başına dönmesi kararlaştırılmıştı. Yapılan ortak açıklamada, sorunun istişare eksikliğinden kaynaklandığı vurgulanırken, “yaşanan krizin ardından güven temin edici şartları oluşturmak ve ortak hedeflere ulaşmak için derin bir istişare süreci başlatmaya karar verildiği” belirtilmişti.
Daha sonra ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken Fransa’ya giderek Cumhurbaşkanı Macron ve Fransa Dışişleri Bakanı Le Drian ile görüştü. Görüşmede Hint-Pasifik bölgesinde Fransız ve Avrupa angajmanının stratejik önemi, daha güçlü bir Avrupa savunması ve Washington’ın Afrika’nın Sahel bölgesinde Avrupa devletleri tarafından yürütülen terörle mücadele operasyonlarına verdiği desteğin artırılması gibi konular ele alınmıştı. Son olarak Başkan Biden geçen hafta düzenlenen G-20 Zirvesi marjında Cumhurbaşkanı Macron ile bir araya geldi. Liderler diplomatik krizi yumuşatacak mesajlar verdiler. Fransa’nın ABD için “son derece değerli bir ortak” olduğunu vurgulayan Biden, “ABD ile aynı değerleri paylaşan Fransa’dan daha eski ve daha iyi bir müttefikimiz yok” ifadelerini kullandı. İki lider görüşme sonunda Avrupa’nın güvenliği, Sahel bölgesinde istikrar, güvenliğin sağlanması ve Hint-Pasifik’teki iş birliklerinin genişletilmesi kararlarını aldıklarını açıkladı.
ABD, İngiltere ve Avustralya 16 Eylül tarihinde AUKUS adı altında yeni bir güvenlik işbirliği kurduklarını ve bu kapsamda ABD ve İngiltere’nin Avustralya ile nükleer enerjili denizaltı teknolojisini paylaşacağını duyurmuştu. Anlaşma kapsamında Avustralya’nın ABD teknolojisi kullanılarak en az sekiz adet nükleer enerjili denizaltı inşa etmesi kararlaştırılmıştı. AUKUS anlaşmasının devreye girmesiyle Canberra yönetimi, 2015’ten beri Fransa ile yürüttüğü, maliyeti 65 milyar dolar civarında olan Taarruz Denizaltı Programı’nı durdurduğunu ilan etmişti. Bu duruma tepki gösteren Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, Avustralya hükümetinin Fransa ile denizaltı programını durdurmasının işbirliği ruhuna aykırı olduğunu açıklamıştı. Patlak veren gerginliğin ardından Paris yönetimi Canberra ve Washington büyükelçilerini acilen geri çağırmıştı.