ABD: Ukrayna’nın Saldırısı Politikamızla Uyumlu
Ukrayna askeri güçleri, Rusya’nın Kursk bölgesine bir sınır ötesi saldırısı düzenleyerek savaşın başından beri ilk kez Rus topraklarına girdi. Pentagon’dan yapılan açıklamada Ukrayna’nın saldırısının tırmandırıcı olmadığı ve ABD politikasıyla uyumlu olduğu kaydedildi. ABD ve müttefikleri yaklaşık üç ay önce Ukrayna’ya gönderdikleri silahların Rusya topraklarındaki askeri hedeflere karşı kullanımına izin vermişlerdi. Dışişleri Bakanı Blinken da son Kiev ziyaretinde ABD silahlarının Rus topraklarına saldırılarda kullanılması konusunda kararı Ukrayna’nın vereceğini söyleyerek bu silahların saldırı amaçlı kullanılmasının önünün açıldığının sinyalini vermişti.
Kiev’in müttefiki olan bazı Kremlin karşıtı Rus savaşçılar daha önce Rus bölgelerine saldırılar düzenlemiş olsa da Ukrayna birlikleri daha önce Rusya topraklarına doğrudan saldırmamıştı. Rus yetkililer Ukrayna güçlerinin püskürtüldüğünü belirtirken askeri uzmanlar saldırının stratejik etkilerini tartışıyor. Biden yönetimi saldırıyla ilgili yaptığı açıklamada, operasyonun ABD silahlarının Rusya içinde vurulması için kabul edilebilir bir kullanım olduğunu ve Rus güçlerinin Ukrayna’ya saldırı düzenlemeye hazırlanması halinde Ukraynalı komutanların buradaki hedefleri takip etmesine izin veren mayıs ayındaki politika değişikliğine uygun olduğunu söyledi.
Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Ukrayna’nın bu hafta Rusya’nın bir bölgesine yaptığı saldırının tırmandırıcı olmadığı ve ABD politikasıyla uyumlu olduğu kaydedildi. Pentagon basın sekreter yardımcısı Sabrina Singh, Ukrayna birliklerinin salı gecesi girdiği ve Rusya üzerinde büyük bir baskı yaratarak savaşmaya devam ettiği Kursk bölgesinde Ukrayna’nın “kendilerini korumak için harekete geçtiğini” söyledi. Singh, “Ukrayna’yı sınırdan gelen saldırılara karşı kendilerini savunmaları ve çapraz ateş ihtiyacı için en başından beri destekledik” şeklinde konuştu. ABD’nin, Rus güçlerinin sınır ötesi saldırısıyla ilgili olduğu sürece, Ukrayna’nın Amerikan yapımı silahlarla Rusya’da saldırı düzenlemesine izin verdiğini belirten Singh, Kursk saldırısının füze ya da insansız hava aracı yerine askerleri içermesine rağmen bu politikayla tutarlı olduğunu söyledi. Singh “Rusya’ya yönelik uzun menzilli saldırıları desteklemediklerine” dikkat çekti.
“Ukrayna’nın Rusya’ya yönelik saldırıları konusunda, Rusya’nın bu saldırı nedeniyle ABD ile nükleer tehditler de dahil olmak üzere gerilimi tırmandıracağından endişe ediyor musunuz?” şeklindeki bir soruyu yanıtlayan Singh, “Hayır, çünkü günün sonunda Ukrayna, komşusunun işgal ettiği egemen toprakları için savaşıyor. Dolayısıyla, daha önce de söylediğimiz gibi gerilimi düşürmek istiyorsak başından beri bunu yapmanın en iyi yolu Putin’in bugün Ukrayna’dan askerlerini çekme kararı almasıdır” ifadelerini kullandı. Savaşın başından beri Rusya’nın nükleer tehdit de dahil olmak üzere gerilimi tırmandıracağından endişe eden Biden yönetiminin bir süredir bu konuda daha rahat davrandığı gözlemleniyor.
Rus güçleri geçen ay Donetsk bölgesinin doğusunda hızlı kazanımlar elde ederek birkaç köyü ele geçirmişti. Rusya’nın önceki ilerleyişi yavaş ama istikrarlıydı. Uzmanlar bu hızlı kazanımların Moskova’nın insan gücü sıkıntısı nedeniyle zayıflayan ve 600 milden uzun bir cephe boyunca aralıksız devam eden Rus saldırılarıyla zorlanan Ukrayna savunma hatlarındaki çatlaklardan yararlanma konusundaki gelişmiş becerisini yansıttığını söylüyor. Uzmanlar, son aylarda Rus güçlerinin giderek daha fazla zayıflamış ve kötü organize olmuş Ukrayna birliklerini tespit etmeye odaklandığını, ardından da çok sayıda asker ve zırhlı aracı savaş alanına sürerek yarmaya çalıştığını kaydediyor.
Ukrayna’nın Rus hedeflerini vurmasına izin verme kararı, Rusya’nın son dönemde artan saldırganlığına bir yanıt olarak görülüyor. Ukrayna uzun süredir Rus güçlerine karşı Batılı silahları kullanma izni talep ediyordu. Savaşın başından beri Ukrayna’ya büyük askeri ve mali yardımda bulunan Biden yönetimi, bir yandan Rusya’ya karşı kendini savunmasını sağlamaya çalışırken diğer yandan Rusya’nın savaşı tırmandırmasına engel olacak bir denge politikası yürütüyordu. Bazı askeri uzmanlar Ukrayna’ya gönderilen saldırı silahlarının kullanımı konusunda kısıtlamaların kaldırılması kararının hala gerilimi tırmandırma potansiyeli taşıdığına dikkat çekerken diğerleri ise kararı Ukrayna’nın savunma çabalarını güçlendirmek için gerekli bir adım olarak değerlendirmişti.
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg de müttefik ülkelere Ukrayna’ya silah kullanımı konusunda getirdikleri kısıtlamaları kaldırmaları çağrısında bulunmuş ve Ukrayna’nın bu silahları kullanmasının meşru müdafaa anlamına geldiğine vurgu yaparak uluslararası hukuka aykırı olmadığını savunmuştu. Moskova ise kararı eleştirirken Rusya Devlet Başkanı Putin, Batı’nın Ukrayna’ya silah sağlayarak ateşle oynadığını ve bunun küresel bir çatışmayı tetikleyebileceği uyarısında bulundu. Putin, Ukrayna’nın Rusya’ya uzun menzilli silahlarla saldırması halinde Batı’nın uydu, istihbarat ve askeri yardımına ihtiyaç duyacağını, dolayısıyla Batı’nın doğrudan müdahil olacağını söylemişti.
Ukrayna’nın yaptığı saldırının stratejik mantığını değerlendiren uzmanlar, Ukrayna güçlerinin bu hamle ile Rusya’yı yeni bir cephede savunmaya zorlayarak, başka bölgelerdeki baskıyı hafifletmeyi amaçlıyor olabileceklerini kaydetti. Askeri uzmanlar, saldırının Rus birliklerini ön hatlardan uzaklaştırma ve böylece Rus ilerleyişini durdurmaya çalışan Ukrayna birlikleri üzerindeki baskıyı hafifletme girişimi olabileceğini söyledi. Ancak Rus ordusunun savaşa katılacak yeterli sayıda asker rezervine sahip olduğunu ve saldırının Ukrayna’nın zaten sayıca az olan güçlerini daha da geriletme riski taşıdığını da eklediler.
Uzmanlar, bu haftaki saldırının amacının Rus birliklerini cephenin diğer kısımlarından uzaklaştırmak olması halinde, başarılı olma şansının çok az olduğunu belirtiyor. Rusya’nın bölgede daha büyük kuvvetlere ve konvansiyonel yeteneklere, daha iyi komuta ve kontrole sahip olduğunu hatırlatan uzmanlar, operasyonun Rusya’yı Ukrayna’dan önemli miktarda kuvvet çekmeye zorlamasının pek olası olmadığını ileri sürüyor. Saldırının çatışmanın genel seyrini önemli ölçüde değiştirmeyeceğini kaydeden bazı uzmanlar ise Ukrayna’nın mevcut kaynaklarıyla böyle bir operasyonu sürdürme kapasitesinin düşük olduğunu savunuyor.