• Publications
    • Books
    • Opinions
    • Analyses
    • Reports
  • Events
  • About
    • SETA DC
    • People
  • US-Türkiye Relations
  • Washington Gündemi
  • Contact
  • info@setadc.org
    202-223-9885
    1025 Connecticut Ave NW
    Suite 410
    Washington, DC 20036
  • Publications
    • Books
    • Opinions
    • Analyses
    • Reports
  • Events
  • About
    • SETA DC
    • People
  • US-Türkiye Relations
  • Washington Gündemi
  • Contact

ABD ve Çin’den İklim Kriziyle Ortak Mücadele Sözü

SETA Foundation Posted On November 12, 2021
0
76 Views


Pek çok alanda sert bir rekabet ve çekişme içinde olan ABD ve Çin, Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi’nde ortak bir açıklama yaparak iklim değişikliğiyle mücadele konusunda işbirliği yapacaklarını duyurdu. İskoçya’nın Glasgow kentinde düzenlenen BM İklim Değişikliği Konferansı kapsamında (COP26) bir araya gelen ABD iklim müzakerecisi John Kerry ve Çin temsilcisi Xie Zhenhua ülkelerinin gelecek on yıl boyunca iklim değişikliği konusunda işbirliğini artırma kararı aldığını açıkladı. John Kerry, ABD ve Çin’in iklim krizinde başarılı olmasının tek yolunun birlikte çalışmak olduğuna vurgu yaparken Çin üst düzey iklim müzakerecisi Xie Zhenhua ise “iklim konusunda Çin ile ABD arasında ayrılıktan daha fazla görüş birliği var” ifadelerini kullandı.

En fazla karbon salımında bulunan ülkeler arasında başı çeken Çin ve ABD yayımladığı ortak açıklamada, küresel ısınmayı 1,5 dereceyle sınırlandırma hedefine ulaşmak için metan emisyonlarını azaltma, ormanları koruma ve kömür kullanımını aşamalı olarak bırakma gibi temel konularda birlikte çalışmaya kararlı olduklarını vurguladı. Açıklamada, her iki ülkenin de iklim değişikliği ile mücadelede gösterilen çabadan memnuniyet duyduğu ancak Paris Anlaşması’nın hedeflerine ulaşmak için çok daha fazlasının yapılması gerektiğini de kabul ettikleri kaydedildi.

İklim değişikliğiyle ilgili hazırlanan raporlarda durumun ne kadar ciddi olduğunu ve acilen eyleme geçilmesinin bir kez daha görüldüğünü kaydeden iki ülke yetkilileri 2020’li yıllar boyunca işbirliği yapmayı planladıkları konular arasında sera gazı emisyonlarının azaltılmasıyla ilgili düzenleyici çerçeveler ve çevresel standartlar oluşturma; temiz enerjiye geçişinin toplumsal faydalarını artırma; karbon emisyonunu azaltmak ve elektrik kullanımını teşvik etmek için yeni politikalar üretme; “yeşil tasarım” ve yenilenebilir kaynak kullanımı gibi ekonomiyle ilgili alanlarda yardımlaşma, ve yeni teknolojileri uygulamaya sokma gibi maddeleri sıralıyor.

ABD ve Çin’in ortak açıklaması sürpriz bir gelişme olarak değerlendirildi. İklim değişikliği sorununu “varoluşsal tehdit” olarak nitelendiren Başkan Biden çözüm için küresel işbirliğinin önemine sıklıkla vurguda bulunuyordu. Başkan Biden geçen hafta gerçekleştirilen G-20 zirvesinde Çin lideri Şi Jinping’in G-20 ve COP26 zirvelerine şahsen katılmamasını eleştirmiş  ve bunu iklim değişikliğiyle mücadelede işbirliği yapılması açısından olumsuz bir durum olarak değerlendirmişti. Çin ile ilişkilerde gerektiğinde rekabet gerektiğinde işbirliği içinde olacaklarının altını çizen Biden, Pekin yönetimi ile birlikte çalışabilecekleri en önemli konulardan biri olarak iklim değişikliği meselesini görüyordu.

John Kerry de Çin yönetimiyle anlaşma sağlanamazsa iklim değişikliğiyle mücadelede belirlenen hedeflere ulaşılmasının zor olduğunu vurgulamıştı. Çin yönetimi de daha önce yaptığı bir duyuruda insan hakları, Hong Kong ve Tayvan konularında anlaşmazlık varken iklim konusunda birlikte çalışmaya yanaşmayacaklarını açıklamıştı. Pekin yönetimi geçen hafta 100’den fazla ülkenin imzaladığı, metan gazının sınırlandırılmasıyla ilgili anlaşmayı imzalamamış, anlaşma yerine “ulusal bir plan” geliştireceğini duyurmuştu.

Çin’i eleştirenler arasında eski ABD Başkanı Barack Obama da vardı. Obama, COP26 zirvesinde yaptığı konuşmada  Çin, Rusya ve ABD’deki Cumhuriyetçileri “iklim değişikliği konusunda harekete geçmekten kaçınmak için siyasi manevralar yapmakla” suçladı. Obama, imzalanmasına aracılık ettiği Paris Anlaşması’nın iklim değişikliğiyle mücadele için bir çerçeve oluşturduğunu, ancak o zamandan beri çok az şey yapıldığını söyledi. Eski Başkan, Rusya ve Çin’in zirveye katılmamasını eleştirirken bu ülkelerin açıkladıkları ulusal planlarda durumun aciliyetinin göz ardı edilmesini tehlikeli bulduğunu belirtti.

Post Views: 76



You may also like
Valilik Seçimleri Demokratları Umutlandırdı
November 7, 2025
Mamdani New York’ta Tarih Yazdı
November 7, 2025
Rusya’yla Nükleer Gerilim Artıyor
November 7, 2025
  • Recent

    • 0x25fea9e0
      November 7, 2025
    • 0x7f91e092
      November 7, 2025
    • 0xbc5cb8c4
      October 30, 2025
    • 0x7ae997d1
      October 27, 2025
    • 0x331c7122
      October 25, 2025
    • The End of the American Century? Interdependence, Soft...
      June 9, 2025
    • Trump-Netanyahu Relationship Takes a Turn for the Worse
      May 30, 2025
    • Why Is Trump Bypassing Israel?
      May 30, 2025
    • Israel’s plan to involve the United States in the occupation...
      May 30, 2025
    • Private Roundtable With Turkish Deputy FM Nuh Yılmaz
      May 20, 2025

  • Washington Gündemi

    • Valilik Seçimleri Demokratları Umutlandırdı
      November 7, 2025
    • Mamdani New York’ta Tarih Yazdı
      November 7, 2025
    • Rusya’yla Nükleer Gerilim Artıyor
      November 7, 2025
    • ABD, Venezuela’ya Askeri Müdahaleye Hazırlanıyor
      November 7, 2025
    • Trump’ın Üçüncü Dönem Adaylığı Tartışılıyor
      October 31, 2025
    • Hükümet Kapanmasının Toplumsal Etkileri:  SNAP...
      October 31, 2025
    • Trump ve Şi, APEC Zirvesinde Görüştü
      October 31, 2025
    • Trump, Gazze’de Ateşkesi Sürdürmeye Kararlı
      October 31, 2025
    • Beyaz Saray’a Yeni Balo Salonu
      October 24, 2025
    • New York Belediye Başkan Adayları Son Kozlarını...
      October 24, 2025



Stay Updated


© Copyright 2018-2022 SETA Foundation at Washington DC
Press enter/return to begin your search