Azerbaycan ve Ermenistan Washington’da Görüştü
Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov ve Ermenistan Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan ile başkent Washington’da bir araya gelerek ikili ve üçlü görüşmeler gerçekleştirdi. Görüşmeler, Blinken’in önce Ermenistan Başbakanı Nikol Pashinyan ardından da Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile yaptığı telefon konuşmalarının ardından geldi. Arabulucu olarak rolünü büyüten Biden yönetimi bir yandan iki ülkenin müzakerelere devam etmesini ve mevcut sorunların diyalog yoluyla çözülmesini sağlamayı hedeflerken diğer yandan Rusya ve İran’ın iki ülke üzerindeki etkisini kırmaya çabalıyor.
Blinken, Pashinyan ile yaptığı telefon konuşmasında barış görüşmelerinin önemine vurgu yaptı ve ABD’nin desteğinin devam edeceği sözünü verdi. Güney Kafkasya’da kalıcı bir barışa giden tek yolun doğrudan diyalog ve diplomasi olduğunu belirten Blinken, Başbakan’ın barış sürecine olan bağlılığını sürdürmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Blinken, Aliyev ile görüşmesinde de Azerbaycan’ın Laçin koridorunda bir kontrol noktası kurmasının barış sürecinde güven tesis etme çabalarını baltalamasından duydukları derin endişeyi dile getirdi ve Laçin koridorunun bir an önce ticari ve özel araçlara yeniden açılmasının önemini vurgulayarak ve kara yolunun yeniden açılması çağrısında bulundu.
Washington’da gerçekleştirilen barış görüşmelerine ilişkin Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada Blinken, Bayramov ve Mirzoyan’ı barış görüşmeleri için ağırladığını ve yoğun ve yapıcı bir dizi görüşmenin ardından zorlu meselelerin ele alınmasında önemli ilerlemeler kaydettiğini belirtti. İki tarafın da ilişkilerin normalleştirilmesi ve iki ülke arasında uzun süredir devam eden çatışmanın sona erdirilmesi konusunda samimi bir kararlılık sergilediğini vurgulayan Blinken, “Hem Ermenistan hem de Azerbaycan belirli şartlar üzerinde prensipte mutabık kalmış ve çözüm bekleyen konularda birbirlerinin tutumlarını daha iyi anlamışlardır. Bakanlara, ilave iyi niyet, esneklik ve uzlaşı ile bir anlaşmaya varılabileceği perspektifini hükümetleriyle paylaşmak üzere başkentlerine dönmelerini önerdim. Kalıcı ve sürdürülebilir bir barışı güvence altına alma çabalarında ABD’nin tam desteğine ve angajmanına sahip olmaya devam edeceklerdir” ifadelerini kullandı.
Blinken görüşmelerin ardından yaptığı açıklamada Azerbaycan ve Ermenistan’ın barış görüşmelerinde bir anlaşmaya varma yolunda “somut ilerleme” kaydettiğini söyledi. Dört gün süren müzakereler bir barış anlaşmasıyla sonuçlanmamış olsa da Blinken bir anlaşmanın “görünürde ve ulaşılabilir” olduğuna inandığını söyledi. Müzakerelerin kapanış oturumunda konuşan Blinken, “iki taraf son birkaç gün içinde çok zorlu konuları ele aldı ve kalıcı bir barış anlaşması konusunda somut ilerleme kaydetti” dedi. Blinken bir anlaşmaya varılmasının “sadece tarihi değil, aynı zamanda Azerbaycan ve Ermenistan halklarının da çıkarına olacağını ve iki ülkenin ötesinde de çok olumlu etkileri olacağını” dile getirdi.
Blinken son olarak geçen kasım ayında Mirzoyan ve Bayramov’u ağırlamış ancak o zaman tarafları doğrudan temas kurmaya teşvik etmekten başka bir şey yapmamıştı. Gelinen noktada Biden yönetimi Amerika’nın daha fazla müdahil olmaması ve barış arabuluculuğu rolünü genişletmemesi durumunda Rusya ve İran’ın barış sürecini bozmak için Ermenilerle birlikte çalışacağının farkına varmış durumda. 2020 yılında Azerbaycan, İkinci Karabağ Savaşı’nda kesin bir zafer kazanarak Ermenistan’ın 1994 yılında ele geçirdiği toprakların çoğunu geri almıştı.
Çatışmanın son günlerinde Rusya Devlet Başkanı Putin, Bakü’yü balistik füze saldırılarıyla tehdit ederek Azerbaycan’ı Karabağ’a ilerleyişini durdurmaya ve Azerbaycan toprağı olan ve aynı zamanda önemli bir etnik Ermeni yerleşimine ev sahipliği yapan bu bölgede Rus “barış güçlerini” kabul etmeye zorlamıştı. Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki görüşmelere ev sahipliği yapan Rusya tam bir çözüm arayışı yerine iki ülke arasındaki anlaşmazlıkların tırmanmasını engelleyerek sürecin donmuş çatışma şeklinde devam etmesini ve Karabağ’da bulunan Rus güçleri sayesinde de bölgedeki kontrolünü sürdürmeyi hedefliyor.
Geçen yıl yaşanan çatışmaların ardından iki taraf arasında yürütülen müzakereler, Ermenistan’ın Avrupa Birliği ve Fransa’nın arabuluculuk rolü üstlenmesi için bastırması ve Azerbaycan’ın bunu kabul etmemesi nedeniyle kesilmişti. Ermenistan müzakere sürecine üçüncü ülkeleri, özellikle eski Minsk grubu eş başkanları olan Fransa, Rusya ve ABD`yi dahil etmeye çalışıyor. Azerbaycan ise bölgedeki üç ülke olan Gürcistan, Ermenistan ve Azerbaycan’dan oluşan bir platformda sorunları ele almayı ve nihai barış anlaşması şartlarının Ermenistan’la ikili görüşmelerle belirlenmesini öneriyor.
Azerbaycan ve Ermenistan arasında gerilim, özellikle Laçin Koridoru üzerindeki tartışmalar nedeniyle tırmanıyor. Azerbaycan’ın geçen ay Ermenistan’ı Dağlık Karabağ’a bağlayan Laçin Koridoru üzerinde bir kontrol noktası kurması Ermenistan’ın tepkisini çekmiş ve Erivan meseleyi Uluslararası Adalet Divanı’na taşımıştı. Ermeni yetkililer, Azerbaycan’ın kontrol noktası kurarak Laçin koridorundan geçişlerin engelsiz sürdürülmesini garanti eden 10 Kasım 2020 tarihli üçlü anlaşmayı ihlal ettiğini ileri sürüyor. Bakü yönetimi ise kendi egemen toprakları üzerinde kontrol noktası kurabileceklerini ve amacın bölgeye yasadışı şekilde silah, mayın ve insan taşınmasını önlemek olduğunu belirtiyor.