Biden Yönetimi Ukrayna’ya Desteğini Artırıyor
Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırıları devam ederken Biden yönetimi Ukrayna’ya verilen mali, insani ve askeri yardımları artırmaya çalışıyor. Başkan Biden, Ukrayna için 33 milyar dolarlık yardım fonu teklifini Kongre’ye gönderdi. ABD ile birlikte diğer müttefik ülkeler de Ukrayna’ya verilen yardımları artırma konusunda koordinasyonu sağlamak için düzenlenen “Savunma ve Güvenlik İstişare Grup Toplantısı” için Almanya’daki Ramstein Hava Üssü’nde bir araya geldi. Toplantıya ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin ile 40’dan fazla ülkenin savunma bakanı ve NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg de katıldı. Toplantının düzenli olarak her ay yapılması planlanıyor.
Başkan Biden, Beyaz Saray’da düzenlediği basın toplantısında Ukrayna’ya yönelik yardımlar ve Rusya’ya uygulanan yaptırımlar konusunda açıklamalarda bulundu. Biden, Ukrayna’ya askeri, mali ve insani yardım için Kongre’den 33 milyar dolarlık ek bir fon talebinde bulunduğunu duyurdu. Ukrayna’nın Rusya’ya karşı iki aydır büyük bir mücadele verdiğini ve bunun oldukça masraflı olduğunu vurgulayan Biden, Ukrayna’ya verilen yardımların yerine ulaştığını ancak Kongre’de onaylanan önceki fonun tükenmek üzere olduğunu kaydetti. Biden 20,4 milyarı askeri, 8,5 milyarı ekonomik, 3 milyarı insani ve 500 milyonu da gıda üretimi yardımı olmak üzere toplam 33 milyar dolarlık ek bir fona ihtiyaç duyulduğunu aktardı.
“Rus saldırganlığına boyun eğmenin ileride daha büyük maliyetlere yol açabileceğini” vurgulayan Biden, Rusya’ya yönelik yaptırımların genişletilmesi için de Kongre’ye ayrı bir öneri paketi gönderdiklerini belirtti. Biden, Kongre’den verilecek yetkiyle Rus oligarkların mal varlıklarına el konulacağını ve elde edilecek fonların Ukrayna’ya yardımda kullanılacağını sözlerine ekledi. Her iki partiden Kongre üyeleri, Ukrayna’yı güçlendirme çabalarına destek veriyor. Temsilciler Meclisi, Biden’ın dondurulmuş Rus varlıklarının satılmasını teşvik eden yasa tasarısını onaylamış durumda. Cumhuriyetçi Kongre üyeleri genel olarak Ukrayna yardım fonunu desteklese de Biden’ın bu fonu, COVID-19’la mücadele için istediği yeni bütçe ile birleştirme planının tasarının onaylanmasını zorlaştıracağı görüşünde.
ABD ile birlikte diğer Batılı ülkeler de Ukrayna’ya verilen desteği artırmaya çalışıyor. 40’dan fazla ülkenin savunma bakanları “Ukrayna’ya Yönelik Savunma ve Güvenlik İstişare Grup Toplantısı” için Almanya’daki Ramstein Amerikan Hava Üssünde bir araya geldi. Toplantıya Türkiye’yi temsilen Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar katıldı. Toplantıda bakanlar Ukrayna’ya verilecek insani, mali ve askeri yardımların artırılmasıyla ilgili konuları ele alındı.
Toplantının açılışında konuşan ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, “birçok ülkenin Rusya’nın saldırganlığı karşısında Ukrayna’nın yanında yer aldığını ve Ukrayna’nın bu savaşı kazanacağına inandığını“ dile getirdi. Austin, Ukrayna’nın Rusya’ya karşı başarılı olması için mümkün olan her desteği sağlamaya hazır olduklarını söyledi. Ukrayna’ya verilen desteği koordine etme amacıyla oluşturulan temas grubunun her ay bir araya geleceğini söyleyen Austin, Kiev’e silah ve teçhizat ile destekte bulunan tüm ülkelere teşekkür etti.
Amerikan Genelkurmay Başkanı General Mark Milley de Rusya-Ukrayna savaşında kritik bir döneme girildiğini ve Ukrayna’nın daha çok yardıma ihtiyacı olduğunu söyleyerek katılımcılardan daha fazla destek vermelerini istedi. Yapılacak yardımların savaşın gidişatını belirleyeceğini savunan General Milley, Ukrayna’ya gönderilecek ağır silahlar, SİHA’lar ve askeri mühimmattan oluşan yardımları koordine etmeyi amaçladıklarını belirtti.
Toplantıdan sonra CNN’e konuşan General Milley, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırması ile 2. Dünya Savaşı’ndan sonra ilk kez uluslararası sistemin güvenliğinin tehlikeye girdiğini belirtti. Mevcut uluslararası güvenlik düzeninde büyük güçlerin, küçük ülkelere saldırmaması prensibinin hayati önemi haiz bir prensip olarak benimsendiğine işaret eden Milley, Rusya’nın Ukrayna saldırısının tam olarak bu prensibi çiğnediğini kaydetti. Milley, bu saldırıların karşılıksız kalması halinde Moskova’nın “uluslararası düzeni de zayıflatmak isteyeceğine” ve bunun küresel sistemi “artan bir istikrarsızlık dönemine” sürükleyebileceğine dikkat çekti.
Ukrayna’ya yeterince yardımda bulunmadığı yönünde eleştirilere uğrayan Almanya’yı temsilen toplantıya katılan Almanya Savunma Bakanı Christine Lambrecht ise yaptığı konuşmada eleştirileri yersiz bulduğunu belirterek rakamların tersi bir durumu gösterdiğini savundu. Lambrecht, Ukrayna’ya büyük yardımlarda bulunduklarını ve ilk etapta tanksavar ve hava savunma füzeleri gönderdiklerini hatırlattı. Alman hükümetinin son olarak hava savunma amaçlı kullanılan “Gepard” tanklarının Ukrayna’ya teslimatına onay verdiğini söyleyen Lambrecht, “Gepard, Ukrayna’ya şu anda en çok gereken ve hava sahasını korumada yardımcı olacak savunma silahı” ifadelerini kullandı. Lambrecht, Alman ordusundan uzman askerlerin Ukrayna’ya satılan “Obüs 2000” kısa namlulu topların kullanılabilmesi için gerekli eğitimi üstleneceklerini de sözlerine ekledi. Rusya’nın Ukrayna’yı işgali Almanya’nın savunma politikasında önemli bir değişime neden olmuştu. Daha önce savaşan ülkelere saldırı silahı satmayı reddeden Almanya bu politikadan vazgeçtiğini açıklamıştı.