Enflasyon ile Mücadele İçin Fed’den Faiz Artırımı
ABD’de kira giderleri yükselen fiyatlardan en çok nasibini alan harcama kalemlerinden biri olarak öne çıkıyor. Ünlü emlak şirketi Redfin, ABD’de kiraların son iki yılda %18 arttığını belirtti. Barınma maliyetlerinin tüketici fiyat endeksinin %40’ını oluşturması sebebiyle enflasyon artışını en çok tetikleyen unsur olduğu belirtiliyor. Siyasiler, ülke genelinde konut kiralarındaki artışı frenlemek için son yıllarda büyük ölçüde kaçınılan önlemleri yeniden canlandırarak kira kontrolünü yürürlüğe sokmaya çalışıyor. Ev sahiplerinin aylık kiraları %2 ila %10 aralığından daha fazla artırmalarını yasaklayacak olan bu tedbirler, birçok eyalette yasama gündeminde yer alıyor. Amerikalılar için diğer bir ödemli gider kalemi de şüphesiz benzin. Pazar günü galon fiyatının 4 doları bulmasıyla 2008’den beri en yüksek seviyeye çıkan benzin fiyatları için henüz zirvenin görülmemiş olduğu yorumları göze çarpıyor.
Enflasyon kırk yılın en yüksek seviyesine gelince tüketicilerin fiyat direncini artırması Amerikan basınında öne çıkan başlıklar arasında yer aldı. Ünlü giyim perakende firmaları ürünlerine yaptıkları zamları, satışların önemli ölçüde azalması sonucunda geri çekti. Tüketicilerin fiyat direncinin artmasından en çok düşük fiyatlı giyim ve mobilya sektörleri nasibini aldı. Pazar araştırma şirketi NPD Group’a göre, giyim, ayakkabı, oyuncak ve spor malzemeleri gibi genel ticari malların birim satışları, 26 Aralık ile 5 Mart arasındaki 10 haftanın dokuzunda bir önceki yılın aynı dönemine göre düştü. NPD tarafından Şubat ayında ankete katılan tüketicilerin yaklaşık %43’ü, fiyatlar yükselmeye devam ederse, bütçelerine bağlı kalmak için daha az önemli satın almalarını erteleyeceklerini söylüyor.
Fiyat artışlarının açık ara en fazla yüzünü güldürdüğü kesim ise ev sahipleri olmaya devam ediyor. Gelişen konut piyasasında, sahiplerinin evleri üzerinden sağladığı kar çoğunlukla maaşlarından daha yüksek oldu. Ünlü emlak şirketi Zillow’un paylaştığı verilere göre 2021 yılında ev değer endeksi 2020’ye göre yaklaşık %20 oranında değer kazandı. Zillow’un 2000 yılına kadar götürdüğü karşılaştırmalı analizi, 2021 yılında ilk kez konut değer kazanımının brüt yıllık gelirin üzerine çıktığını ortaya koydu.
Pandemi süresince gittikçe yükselen ve Rusya’ya uygulanan yaptırımlarla zirveye çıkan enflasyon artışının getirdiği resesyon ihtimali her geçen gün ABD ekonomisi için daha gerçekçi bir öngörü haline geliyor. Nitekim Çarşamba günü Merkez Bankası 2018’den beri ilk kez faiz oranlarını arttırdığını duyurdu. Çeyrek puanlık artışın Mart ayında gerçekleşeceği aylardır yetkililerce söylenerek piyasanın hazırlıksız yakalanmasına engel olunmuştu. Çarşamba günkü politika güncellemesi, Merkez Bankası’ndan gelen yeni bir dizi projeksiyon da içeriyordu. Açıklamaya göre yetkililer bu yıl sonunda %1.9’luk bir faiz artışı ve 2023’te de %2,8’lik bir artış hedefliyorlar. Enflasyon için yıl sonu beklentisi ise %4,3.
Merkez Bankası Başkanı Jerome Powell’ın yaptığı basın açıklamasından, kurumun enflasyon oranını düşürmede kararlı şahin bir politikaya geçtiği ancak bunun kısa vadede gerçekleşmeyeceği anlaşılıyor. Bu artışlara rağmen yıl ortasında yüksek enflasyonun hala görüleceği, ücret artışlarının yavaşlayacağı, Merkez Bankası’nın 9 trilyon dolarlık bilançosunun küçültüleceği gibi başlıklar medyada en çok yer tutan noktalar oldu. Powell’ın sözünü ettiği beklentilerin gerçekleşmesi ise ulusal planlamadan çok Rusya’nın Ukrayna’yı işgali, Çin’deki pandemi karantinaları gibi yurtdışından gelen şokları ABD ekonomisinin nasıl karşılayacağına bağlı.
Powell, tedarik zincirlerinin Ukrayna’daki savaştan daha fazla darbe alabileceğini ve ekonominin zaten yüksek olan enerji ve petrol fiyatlarının neden olduğu enflasyon baskısının Merkez Bankası’nın işini zorlaştırdığını söyledi. Uluslararası Enerji Ajansı’nın Çarşamba günü yaptığı açıklamada ise Ukrayna’nın Rusya tarafından işgalinin “on yıllardır dünyanın gördüğü en büyük arz krizine yol açacağı” ifade edildi. Ajans ayrıca, artan emtia fiyatları ve Batı’nın Rusya’ya yönelik yaptırımlarının, küresel ekonomik büyümeyi ve 2022’nin geri kalanı için petrol talebini baskı altına almasının muhtemel olduğunu söyledi.
Oran olarak daha fazlası beklenen ve mütevazi bulunan faiz artırımının yıl boyunca defalarca tekrarlanması öngörülüyor. Kimi Cumhuriyetçiler ise Çarşamba gerçekleşen faiz artışını çok düşük buldu. Yıl içinde faiz artırımına devam etmesi beklenen Merkez Bankası’nın bir sonraki toplantısı 3-4 Mayıs’ta gerçekleşecek. Ana akım medya enflasyonun normal seviyelere yaklaşmadan önce düşmesi için uzun bir yol olduğu ve Merkez Bankası’nın resesyona neden olabilecek çok sert veya ani müdahalelerden kaçınması gerektiği temaları üzerinde duruyor.
Merkez Bankası ile ilgili yaşanan bir diğer gelişme de kurumun Trump tarafından atanan başkanı Jerome Powell’ın, Biden tarafından yeniden aday gösterilmesinin ardından Senato’nun Bankacılık Komitesi’nde 23’e karşı 1 oyla tekrar onaylanan adaylığının, Senato’nun tamamınca gerçekleştirilecek oylama safhasına geçmesi oldu. Biden’ın öncesinde aday olarak değerlendirdiği Sarah Raskin, Cumhuriyetçiler tarafından boykot edilmiş ve Demokrat Senatör Manchin tarafından da iklim değişikliği konusundaki görüşleri sebebiyle eleştirilmişti.