Polis Reformu ve Asyalı Amerikalıları Korumaya Yönelik Kanun Tasarısı

Irkçılıkla mücadele çabaları kapsamında birçok yerel yönetim polis reformu yönünde adımlar atarken pandemiyle birlikte ırkçı saldırıların odağı haline gelen Asyalı Amerikalıları korumak için de kanun tasarısı gündemde. George Floyd ve Daunte Wright’ın polis tarafından öldürüldüğü Minneapolis’in Brooklyn Center bölgesinde yönetim, mahallede görev yapan polis teşkilatının yetkilerini azaltma kararı aldı. Brooklyn Center Belediye Başkanı Mike Elliott, yaptığı yazılı açıklamada, polis şiddeti sonrasında ilk defa bir değişim gerçekleştiğini belirterek Brooklyn Center’da polislerin olayları silahsız bir şekilde çözeceklerini duyurdu. Yeni alınan karar çerçevesinde Brooklyn Center’da yapılan bütün acil aramalar, polis yerine öncelikle bir merkeze aktarılacak ve daha sonra gerekirse polise iletilecek. Trafik ise silahsız yetkililer tarafından yönetilecek. Polis memurları trafik ihlali nedeniyle durdurduğu araçlarda arama ve tutuklama yapamayacak. İtfaiye ve polis gibi acil durumlarla ilgilenen kurumlar, sivil halk tarafından yönetilen yeni bir direktörlüğe bağlanacak. Bu direktörlüğün polis üzerinde sıkı denetimi olacak. 

11 Nisan 2021 tarihinde Daunte Wright kullandığı arabanın plakasının süresi sona erdiğinden dolayı durdurulmuş ve Wright, kaçmak isterken beyaz polis memuru olan Kim Potter tarafından silahla vurulmuştu. Bu hadise George Floyd’u öldüren polisin yargılandığı sırada gerçekleşmiş ve yeni protestolara sebep olmuştu. Yeni kabul edilen düzenlemelerle Wright’ın öldürüldüğü gibi benzer hadiselerin tekrar yaşanmaması hedefleniyor. Daunte Wright’ın annesi Katie Wright gibi birçok isim, polis reformu olarak adlandırılan bu düzenlemelerden memnun olduğunu ifade ediyor. Amerikan Sivil Özgürlükler Sendikası’nın (ACLU) Adalaet Bölümü Direktör Yardımcısı Taylor Pendergrass, Brooklyn Center’da getirilen yeni düzenlemelerin bölgede halkın güvenliğini sağladığı anlaşıldıktan sonra ülkenin dört bir yanında da kabul görmesi gerektiğini vurguladı. 

ABD’de sosyal hareket ve organizasyonlar polise karşı mesafesini artırmaya başlıyor. New York City’nin Onur Yürüyüşü’nü organize edenler New York Polis Teşkilatı’nı yanlarında görmek istemediğini duıyurdu. Haziran ayında gerçekleştirilecek yürüyüşte polis yer almayacak. Yürüyüş organizatörleri, ilk yardım ve güvenlik ile ilgili bir sorunla karşılaşıldığında ilk olarak polisi aramayacaklarını; bunun yerine özel güvenlikten ve gönüllülerden yardım isteneceğini belirtti. Yapılan açıklamaya göre Onur Yürüyüşü yaklaşık 25 senedir New York Polisi ile organize edilmiş, fakat yürüyüşe katılanlar her sene polis şiddetine maruz kalmıştı.

Yerel yönetimlerin çabalarından farklı olarak azınlıklara karşı işlenilen suçların engellenmesi amacıyla federal yönetim de önemli bir adım attı. 20 Mayıs 2021 tarihinde Başkan Joe Biden, Asyalı Amerikalılara karşı nefret suçunu azaltmak amacıyla Kongre tarafından kabul edilen kanun tasarısını imzaladı. Beyaz Saray’da düzenlenen törende Başkan Yardımcısı Kamala Harris, Asyalı Amerikalılara karşı işlenilen suçları anlattı ve bu suçlarla mücadele adına kabul edilen tasarıda emeği geçen Kongre üyelerine birer birer teşekkür etti. Harris’ten sonra sözü alan Başkan Biden, ülkesiyle gurur duyduğunu söyleyerek ırkçılığın ve nefretin, ülkenin yıllardır başbelası olan bir zehir olduğunu belirtti. 

Covid-19 virüsünün Çin’den yayılmaya başlaması ve diğer birtakım nedenlerle pandemi sürecinde Asyalı Amerikalılara karşı işlenen suçlarda ciddi bir artış görülmüştü. 2021 yılında San Francisco’da 84 yaşındaki bir Asyalı Amerikalı, evinde yere düşürülerek öldürülmüş, Texas’ta bir markette Asya kökenli bir aile yaralanmış ve Atlanta’da ise altı Asya kökenli vatandaş silahla vurulmuştu. Bir sivil toplum kuruluşu, son bir yılda Asya kökenli vatandaşlara yönelik ülkede işlenen nefret suçu sayısının 6.600’ü geçtiğini belirtti. ABD’nin hem büyük hem küçük şehirlerinde görülen vakalar, Asya kökenli halkı tedirgin ediyor. Buna ek olarak Eski Başkan Donald Trump’ın virüsü Çin Virüsü olarak adlandırması da halkın Asyalı Amerikalılara karşı bakış açısını önemli ölçüde değiştiriyordu. Kabul edilen yeni kanun, bu suçların azaltılması için atılacak adımlar hakkında eyalet ve yerel yönetimlere bazı yardımların yapılmasını öngörüyor. Bu şekilde nefret suçları ile mücadelenin daha etkin bir şekilde yürütülmesi amaçlanıyor.

Asya kökenli halka ek bir koruma getirmek amacıyla kaleme alınan tasarı yine Asya kökenli Kongre üyeleri tarafından sunuldu. Başta Hawaii Senatörü Demokrat Mazie Hirono’nun üzerinde çalıştığı bu tasarı, kısa sürede Kongre’de destek gördü. Tasarı sunulduktan sonra Kongre’nin her iki kanadından ezici bir çoğunlukla kabul edildi. Nisan ayında Senato’da yapılan oylamalarda 94 senatör, tasarıyı onaylarken sadece bir senatör tasarıya karşı çıktı. 18 Mayıs tarihinde Senato’nun kabul ettiği tasarı üzerinde oylama yapan Temsilciler Meclisi’nde 364 üye tasarının kabul edilmesi yönünde oy kullanırken, 62 üye tasarının reddedilmesi için oy kullandı. Asyalı Amerikalılara yönelik suçların azaltılmasını amaçlayan kanun, 2021 yılı içerisinde her iki partinin aynı pozisyonu aldığı ender konulardan biri oldu. Biden yönetiminin yasama gündemindeki birçok konuda beklenen aşama kaydedilememişken, Asyalı Amerikalılara karşı işlenen nefret suçu meselesi, hızlı bir şekilde Washington siyasetini birleştirmeyi başardı.