Taliban’ın Kadın Haklarını Kısıtlamasına Tepki
Afganistan’da kadın haklarını kısıtlamaya devam eden Taliban yönetiminin son olarak Afganistan’da faaliyet gösteren yerli ve yabancı sivil toplum kuruluşlarının kadın personel çalıştırmasını yasaklama kararı alması, ABD ve Batılı ülkelerin tepkisini çekti. ABD Dışişleri Bakanlığı ve AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi ile çok sayıda ülkeden dışişleri bakanları ortak bir açıklama yayınlayarak karardan endişe duyduklarını ifade etti. Kısa süre önce kız öğrencilerin eğitim almalarını yasaklayan kararlar alan Taliban yönetimi geçen hafta da STK’lerin kadın personel çalıştırmasını yasaklamış ve kadın personelin işlerine son vermeyen STK’lerin lisanslarının iptal edileceği duyurmuştu.
Taliban’ın kararını “tehlikeli” olarak nitelendiren dışişleri bakanları yaptıkları ortak açıklamada “bu yasakla birlikte yaşamak için insani yardımlara muhtaç milyonlarca Afganistanlının hayatının tehlikeye atıldığını” kaydetti. Taliban’ın kararının ardından Afganistan’da faaliyet gösteren üç büyük sivil toplum kuruluşu Care International, Norveç Mülteci Konseyi ve Save the Children ortak bir açıklama yayınlayarak, “kadın çalışanlar olmadan” faaliyetlerine devam edemeyeceklerini belirtti ve ülkedeki faaliyetlerini durdurduklarını duyurdu.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi de bir bildiri yayınlayarak kadınların eğitime eşit haklara sahip bir şekilde katılımını sağlama ve getirilen kısıtlamaları geri çekme çağrısı yaptı. Bildiride, ülkede insan haklarının giderek daha da kötüleşmesinden duyulan derin endişe dile getirildi. Yasakla ilgili olarak da ülkede acil ihtiyaç duyulan insani yardım projeleri açısından hayati sonuçları olacağı uyarısı yapıldı. Afganistan’da büyük bir insani kriz yaşanıyor. Ülke nüfusunun yarısından fazlasının insani yardıma ihtiyaç duyduğu belirtiliyor. BM hesaplamalarına göre 2023 yılında 28 milyondan fazla Afgan’ın yardıma muhtaç olacağı tahmin ediliyor.
BM’nin Afganistan’daki en üst düzey insani yardım koordinatörü Ramiz Alakbarov BBC’ye yaptığı açıklamada BM’nin yasağı tersine çevirmeye çalıştığını ve bunun “tüm yardım kuruluşları için bir kırmızı çizgi olduğunu” vurguladı. Taliban’ın kararının net olmadığını belirten Alakbarov, kararın geri alınmaması durumunda BM’nin insani yardım dağıtımını durdurabileceğini ifade etti.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price da “Taliban, Afgan kadınlarını daha karanlık bir geleceğe kalıcı olarak mahkûm etti. Bu kabul edilemez duruşun Taliban için önemli sonuçları olacak” ifadelerini kullandı. ABD’nin geçen yıl Afganistan’dan çekilmesiyle önce başkent Kabil’i daha sonra da ülkenin tamamını ele geçiren Taliban’ın kadınların eğitim almalarına ve çalışmalarına yönelik getirdiği yasaklar büyük tepki çekerken Taliban’ın uluslararası tanınırlık ve meşruiyet arayışını da zora sokuyor. Taliban kendisine uygulanan yaptırımların kaldırılmasını ve uluslararası kamuoyu tarafından resmen tanınmasını talep etse de özellikle kızların eğitimi ve kadın hakları konusunda attığı geri adımlar ve verdiği sözleri yerine getirmemesi tanınma sürecini zorlaştırıyor.