Teknoloji ve Finans Sektöründe İşten Çıkarmalar Başladı
Geçtiğimiz ay teknoloji şirketleri 60 bin kişiyi işten çıkararak pandemi sırasında bu sektörde artan işe alma trendini tersine çevirmeye devam ediyor. Ocak ayındaki işten çıkarmalar, Aralık ayından 7 kat fazla olarak kayıtlara geçti. Örneğin, IBM Ocak ayında küresel işgücünün %2’sini oluşturan 3900 kişiyi işten çıkardığını duyurdu. Bununla beraber işten çıkarmaların çokluğu göz önünde bulundurulduğu halde dahi teknoloji şirketlerinin bugün 3 yıl öncesinden çok daha büyük olduğu görülüyor. Analistler, on yıllık hiper büyümenin ardından Silikon Vadisi’nin artık maliyet düşürme moduna geldiğini ve bu yılın ana temasının teknoloji şirketlerinin işten çıkarmaları olacağını söyledi.
Art arda gelen işten çıkarma haberlerine rağmen, bilişim sektöründeki istihdam, Aralık ayı hariç geçen yılın büyük bölümünde arttı. Bu durum nitelikli işgücü talebinin yeterince güçlü olduğunu ve işten çıkarılan birçok teknoloji çalışanının muhtemelen yeni işler bulabileceğini gösteriyor. 2022’den beri en çok işten çıkarma yapan teknoloji şirketlerinden bazıları şu şekilde: Amazon (18 bin), Dell (6 bin 600), eBay (500), Lyft (700), Meta (11 bin), Microsoft (10 bin), PayPal (2 bin), Twitter (7 bin 500), Zoom (1 bin 300).
İşten çıkarmaları takip eden bir web sitesi olan Layoffs.fyi tarafından derlenen veriler üzerine gerçekleştirilen tahminlere göre işten çıkarmalar bu ivmede devam ederse sektör 2023’te 900 binden fazla kişiyi işten çıkarabilir ve bu oran 2022’de sektör toplamının yaklaşık altı katı. Teknoloji şirketlerinde işten çıkarmalar dolaylı olarak finans sektörünü de etkiliyor. Örneğin, Goldman Sachs Group Inc., halka arzlardaki yavaşlama nedeniyle 3.200 kişiyi, Morgan Stanley, yaklaşık 1.600 kişiyi ve Bank of New York Mellon Corp., yaklaşık 1.500 kişiyi işten çıkarmayı planladığını söyledi.
Pandemiye kadar teknoloji şirketlerinin istikrarlı şekilde devam eden büyümeleri, pandemiyle birlikte zirveye ulaştı. Amazon, Apple, Facebook, Google ve Microsoft’taki kar oranları, 2021’de %55 arttı. Toplam 1,4 trilyon dolarlık satış hacmi ile teknoloji sektörü Avustralya’yı geçerek dünyanın en büyük 13. ekonomisi olmuştu. Tabi bu dönemde işe alımlar da aynı oranda arttı. Deyim yerindeyse bir rüyayı yaşayan teknoloji devleri için artık uyanma zamanı geldi. Bunun anlamı da yatırımcıların beklediği üzere daha az kaynakla daha çok iş yapmak. Nitekim Metaverse’nin CEO’su Zuckerberg, geçen hafta uzmanlarla yaptığı bir görüşmede ‘verimlilik’ kelimesini tam 40 kez kullandı.
Kimi uzmanların öngörülerine göre teknoloji sektörünün birkaç yıl içinde tekrar çok sayıda işe alım yapması gerekecek. Yapay zeka patlamasının eşiğinde olduğumuz bu günlerin devamında büyük teknoloji şirketleri nasıl kullanacağını bilemeyeceği kadar çok veriyi depolamış olacak. İşte bu verilerin kullanımının planlanması ve işlenmesi için yoğun bir personel ihtiyacı doğacak. Bugün bir e-postayla ani şekilde işten çıkardıkları binlerce kişiyi o gün tekrar almaları için muhtemelen çok daha iyi şartlar sunmaları gerekecek.
Elbette pandemi dönemi yükselen teknoloji şirketlerinden bahsederken Zoom’u özel olarak anmamak mümkün değil. Görüntülü konuşma teknolojisi yeni bir gelişme olmamasına rağmen Zoom, salgın döneminde kitlelerce benimsenerek evden çalışma ve sosyalleşmenin ana platformu haline geldi. Uygulama o denli yoğun kullanıldı ki bu kısa dönemde kendi adını verdiği yeni bir duygusal durum tanısı bile gelişti: ‘Zoom yorgunluğu.’ Anlaşılan bu yorgunluk sadece kullanıcılar için değil, şirketin kendisi için de geçerli bir tanım. Popülerliğinin yaklaşık 3. yılında şirketin CEO’su, personele hitaben yazdığı bir mektupta çalışanlarının %15’ini işten çıkaracağını duyurdu. Mektupta sektörün çılgın büyümesi şöyle özetleniyordu: “Ekiplerimizi kapsamlı bir şekilde analiz etmek be birincil önceliklere yönelik olarak sürdürülebilir bir şekilde büyüyüp büyümediğimizi değerlendirmek için gerekli zamanı ayırmadık.”
İşten çıkarmalar devam ederken teknoloji şirketleriyle ilgili bir boyut da Beyaz Saray’ın kendilerine yönelik yoğun eleştirileri. Biden, firmaları özellikle kişisel verilerin korunması ve kullanımı konusunda hak ihlalleri yapmakla suçluyor. Salı günkü Birliğin Durumu konuşmasında da bu konuya yer vererek büyük teknoloji firmalarının özellikle çocuk ve gençlerin kişisel bilgilerini depolaması ve reklam hedeflemelerinde kullanmasını engelleyecek partiler üstü bir yasa tasarısı için çağrısını yineledi.