Temsilciler Meclisi’nden TikTok Yasağı
ABD Temsilciler Meclisi, uzun süredir tartışmaların merkezinde yer alan sosyal medya uygulaması TikTok’u yasaklamayı öngören yasa tasarısını onayladı. TikTok’un kullanıcıların verilerini Çin Komünist Partisi ile paylaştığı iddiasıyla başlayan süreç, uygulamanın ulusal güvenlik tehlikesi olarak görülmesiyle devam ediyor. Temsilciler Meclisi’ndeki oylamanın ardından TikTok uygulamasının ABD sınırları içerisinde kullanımını yasaklayan sürecin önü açıldı. Yasa tasarısının yürürlüğe girmesi için Senato’nun onayı ve Başkan Biden’ın da imzası gerekiyor. Yasa yürürlüğe girdikten sonra 6 ay içerisinde TikTok’un sahibi değişmezse TikTok’un ABD sınırları içerisindeki uygulama mağazalarından kaldırılacağı ifade edildi.
TikTok uygulaması ABD’de uzun bir süredir eleştirilerin merkezindeydi. 2020 yılında eski başkan Donald Trump da TikTok’u kapatmak için çaba göstermiş ancak yargı kararıyla süreç TikTok lehine sonuçlanmıştı. Son olarak ABD Senatosu Yargı Komitesi geçtiğimiz aylarda “Büyük Teknoloji ve Çevrimiçi Çocuk Cinsel İstismarı Krizi” başlığı altında bir oturum düzenleyerek Meta, TikTok, Snap, Discord ve X’in CEO’larını ifade vermeye çağırmıştı. Oturumda senatörler TikTok’un sahibi olan ByteDance şirketi aracılığıyla uygulamanın Çin hükümeti ile olan ilişkisi ve platformun Çin hükümetine sağladığı erişim üzerine odaklanarak TikTok’un CEO’su Shou Chew’i yoğun sorguya tabi tuttular. Senatörler, özellikle şirketin Çin ile bağlantılarını ve Çin Komünist Partisi’nin şirket üzerindeki etkisini mercek altına aldı.
Senato oturumunda Chew, Çin Komünist Partisi üyeliğiyle ilgili soruya Singapurlu olduğunu belirterek yanıt vermişti. Senatörler, Chew’in Çin Komünist Partisi’nin Çin internet yatırım fonunun ByteDance’in Çin’deki ana iştirakinin %1 hissesini satın alarak iştirakin yönetim kurulunda yer almasından bir gün sonra platformun CEO’su olarak atanmasını sorgulamış, Chew ise bu sorulara “tesadüf” yanıtını vermekle yetinmişti. Çin Komünist Partisi’nin TikTok’un sahibi olan ByteDance şirketi üzerinde söz hakkı olup olmadığı üzerinden devam eden tartışmaların neticesi olarak TikTok’un ABD ulusal güvenliğini tehdit eden bir uygulama olduğuna karar verildi.
Temsilciler Meclisi, Çarşamba günü iki partinin desteğiyle hazırlanan ve yaklaşık 170 milyon Amerikalı tarafından kullanılan popüler uygulama TikTok’u yasaklamayı amaçlayan yasa tasarısını oyladı. Oylamada 50 Demokrat ve 15 Cumhuriyetçi temsilci olumsuz yönde tavır sergilerken yasağı savunan 352 temsilcinin oyu ile tasarı kabul edildi. Temsilciler Meclisi tarafından kabul edilen tasarı önümüzdeki günlerde Senato’ya gelecek. Demokratların çoğunlukta olduğu Senato’da tasarı karşısında nasıl bir pozisyon alınacağı bilinmiyor.
Yasa tasarısı gündeme geldikten sonra hem Demokratlardan hem de Cumhuriyetçilerden çeşitli açıklamalar geldi. Senato Çoğunluk Lideri Chuck Schumer, tasarı Senato’ya geldiğinde mevzuatı gözden geçirerek karar vereceklerini belirtirken net ifadeler kullanmak kaçındı. Senato İstihbarat Komitesi Başkanı Virginia’nın Demokrat Senatörü Mark Warner ve Komite üyesi Florida Senatörü Cumhuriyetçi Marco Rubio, Temsilciler Meclisi’nin kararının ardından birlikte açıklama yaparak TikTok uygulamasının ortaya çıkardığı ulusal güvenlik tehdidi karşısında ortak endişeye sahip olduklarını belirtti.
İki senatör de Temsilciler Meclisi tarafından onaylanan tasarıya destek verdiklerini ifade ettiler. Temsilciler Meclisi’nde ABD ile Çin arasındaki stratejik rekabete ilişkin seçilen komitenin başkanı olarak görev yapan Cumhuriyetçi Mike Gallagher, tasarının TikTok yasağı olarak adlandırılmasını doğru bulmadığını ifade etti. Çin Komünist Partisi ile ilişkilerini kesmesi için TikTok uygulamasına süre vereceklerini hatırlatan Gallagher, TikTok’un geleceğine kendisinin karar vereceğini belirtti.
2020 yılında TikTok uygulamasına çok sert tavır alan Trump ise Temsilciler Meclisi’nde alınan kararın ardından pozisyonunu değiştirdi. Kendi sosyal medya platformundan açıklamalar yapan Trump, TikTok yasaklanırsa Facebook ve Meta’nın bu durumdan avantaj elde edebileceğini vurguladı. Trump, CNBC’ye verdiği mülakatta ise TikTok’un ABD için ulusal güvenlik tehdidi oluşturduğunu kabul ederken, Facebook ve diğer birçok şirketin de benzer sorunlara yol açtığını ifade etti. “TikTok’ta hem çok iyi hem de çok kötü şeyler var” ifadelerini kullanan Trump uygulamayı severek kullanan çok sayıda Amerikalı olduğunu belirtti. Trump’ın bu hamlesi yaklaşan başkanlık seçimlerinde uygulamayı kullanan genç seçmenleri tarafına çekme girişimi olarak yorumlandı.
Başkan Biden, tasarının Senato’da kabul görmesi halinde yetkisini kullanarak tasarıyı imzalayacağını belirtti. Süreç beklendiği gibi ilerlediği takdirde, Biden’ın tasarıyı onaylamasının ardından 6 ay içerisinde TikTok’un sahibi el değiştirmezse uygulama ülke genelinde yasaklanmış olacak. Tasarıya göre ByteDance’ın artık TikTok ve uygulama kullanıcılarının algoritmaları üzerinde söz hakkına sahip olmaması gerekiyor. Satışın ABD hükümetini tatmin edecek bir satış olması şartı ise uygulamanın geleceğini zora sokuyor. TikTok’u devasa veri havuzu ile alabilecek şirketler arasında Microsoft, Google ve Meta gibi şirketler yer alıyor ancak ABD hükümeti teknoloji devlerinin daha da güçlenmesinin önüne geçmeye çalıştığı için bu satışın gerçekleşmesi de şüpheli.
Öte yandan ABD yönetimi bu satışa ikna olsa dahi Çin tarafından olumlu bir yanıt almak pek mümkün gözükmüyor. Eski Başkan Trump’ın 2020’de TikTok’un satılmasına ilişkin baskısı karşısında Çin hükümeti TikTok’un algoritmasına benzer algoritmaların ihracatına kısıtlamalar getirdi. Dolayısıyla uygulamanın arka planında toplanan verilerin ve yazılımların yabancı bir firmaya satılması Çin hükümetinin rızası olmadan mümkün gözükmüyor. Tasarı yasalaşırsa TikTok mahkemeye itiraz edip yasanın yürürlükten kalkması için başvuru yapabilecek. TikTok mahkeme sürecini başlatırsa 6 aylık sürenin ertelenmesi de gündeme gelebilir.
TikTok’un yasaklanmasının önünü açan tasarıya Çin hükümetinden de tepki geldi. Oylama öncesinde açıklama yapan Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, ABD’yi “adil rekabette başarılı olamayınca” “hegemonik” uygulamalar yapmakla suçladı. “ABD’nin zorbalık eylemleri normal uluslararası ticaret düzenini bozmaktadır ve eninde sonunda geri tepecektir” ifadelerini kullanan Sözcü, ABD’nin TikTok’un ulusal güvenlik tehdidi oluşturduğuna dair somut hiçbir kanıtının olmadığını savundu.
Uygulamanın CEO’su Shou Chew iddiaların asılsız olduğunu yinelerken şirketin yaklaşık yüzde 60’ının küresel yatırımcılara ait olduğunu ifade etti. Ayrıca 5 kişiden oluşan yönetim kurulunda 3 Amerikalı’nın yer aldığını vurgulayan Chew, kullanıcıların veri güvenliğine de çok dikkat ettiklerini ve verileri Amerikan bilişim şirketi Oracle tarafından işletilen sunucularda depoladıklarını ifade etti. CEO, TikTok’un yasaklanması durumunda yüz binlerce Amerikalının işsiz kalacağını da ifade etti.