Türkiye F-35 Programından Resmi Olarak Çıkarıldı
ABD Savunma Bakanlığı yetkilileri tarafından yapılan bir açıklamaya göre, Türkiye’nin yeni imzalanan F-35 üretim konsorsiyumu anlaşmasına dahil edilmeyerek resmi olarak F-35 programından çıkarıldığı Ankara’ya bildirildi. Türkiye, 26 Ocak 2007’de F-35 Müşterek Taarruz Uçağı Programı’na (JSF) Ortak Mutabakat Zabtı ile ortak üretici olarak katılmıştı. Washington yönetimi Türkiye’nin Rusya’dan S-400 hava savunma sistemi satın alması ve elinde tutmaya devam etmesi nedeniyle Ankara’ya yaptırım uygulama kararı almış ve Türkiye’nin F-35 projesindeki rolünü askıya almıştı.
Anadolu Ajansına konuşan bir Pentagon yetkilisi Türkiye’nin dahil olduğu Ortak Mutabakat Zabtı’nın feshedildiğini ve yeni imzalanan mutabakat metnine Türkiye’nin dahil edilmediğini belirterek mutabakatın güncellenerek geriye kalan 8 ortakla programa yeni bir katılımcı eklenmeden devam edileceğini söyledi. ABD merkezli Lockheed Martin Şirketinin ana yüklenicisi olduğu F-35 üretim programına devam eden ülkeler arasında ABD, Avustralya, Danimarka, Hollanda, İngiltere, İtalya, Kanada ve Norveç bulunuyor.
Projenin üretim ortağı da olan Türkiye, Hava Kuvvetleri Komutanlığı için toplam değeri 16 milyar doları bulan 100 adet F-35 savaş uçağı satın almayı planlıyordu. 2018’de dört F-35 uçağının mülkiyeti Türkiye’ye verilmiş ve Türk pilotları ile bakım teknisyenleri ABD’de eğitim programlarına tabi tutulmuştu. Daha sonra iki F-35 uçağının daha mülkiyeti verilmişti. Ancak S-400 krizinin patlak vermesiyle birlikte bu altı uçağın Türkiye’ye transferi engellenerek, ABD Hava Kuvvetlerine dahil edilmesi kararlaştırılmıştı. F-35’lerin kokpit göstergelerinden iniş takımlarına kadar yüzlerce parçası Türkiye’de üretiliyordu. Krizle birlikte Türk firmalarının katılımı kademeli olarak azaltılmaya başlandı. ABD-Türkiye arasında yaşanana S-400 gerilimi, F-35 programının aksamasına ve üretim maliyetinin artmasına neden oldu. F-35 parçası üreticilerinden Pratt & Whitney şirketinin motor üretim bölümü başkanı Matthew Bromberg’in açıklamasına göre Türkiye’nin F-35 programından çıkarılması uçakların motor üretim maliyetlerinin yüzde 3 oranında artmasına sebep oldu.
ABD yönetimi eski Başkan Donald Trump döneminde Rusya’dan S-400 hava savunma sistemi satın almasından dolayı Türkiye’ye ABD’nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Yasası (CAATSA) kapsamında yaptırım uygulama kararı almıştı. Yaptırımlara gerekçe olarak Türkiye’nin Rusya askeri ihracat şirketi Rosoboronexport’dan S-400 füze savunma sistemi satın alması gösterilmişti. ABD Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre de Türkiye’nin S-400 tedarikinin ABD’nin askeri teknolojisini ve personelini tehlikeye atacağı, Rusya savunma sanayiine önemli kaynak sağlayacağı ve Rusya’nın Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ve savunma sanayisine erişimini kolaylaştıracağı gibi hususlar ön plana çıkarılmıştı. Dönemin Dışişleri Bakanı Mike Pompeo da F-35 savaş uçaklarıyla ilgili olarak “Türkiye NATO ile uyumlu alternatif sistemlerle savunma ihtiyaçlarını karşılayabilecek olmasına rağmen S-400’lerin alımı ve test edilmesi konusunda ilerlemeye karar verdi. Bu karar Türkiye’nin küresel F-35 savaş uçağı ortaklığının askıya alınması ve projeden çıkarılmasının beklenmesine neden oldu” ifadelerini kullanmıştı. Türkiye’nin S-400 hava savunma sistemini test etmesine de Washington yönetiminden sert tepki gelmişti. ABD Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, S-400 sisteminin aktif hale getirilmesini güvenlik ilişkileri açısından ciddi sonuçlar doğuracağı ve S-400 konusunun F-35 programından çıkarılmış durumda olan Türkiye ile ikili ilişkilerde ilerleme sağlanmasına engel oluşturacağına vurgu yapılmıştı.