• Publications
    • Books
    • Opinions
    • Analyses
    • Reports
  • Events
  • About
    • SETA DC
    • People
  • US-Türkiye Relations
  • Washington Gündemi
  • Contact
  • info@setadc.org
    202-223-9885
    1025 Connecticut Ave NW
    Suite 410
    Washington, DC 20036
  • Publications
    • Books
    • Opinions
    • Analyses
    • Reports
  • Events
  • About
    • SETA DC
    • People
  • US-Türkiye Relations
  • Washington Gündemi
  • Contact

Trump Yönetiminden Ukrayna İçin Yeni Barış Planı  

SETA Foundation Posted On November 21, 2025
0
6 Views


Trump yönetiminin, Ukrayna’daki savaşı sona erdirmek için kapalı kapılar ardında Rusya ile görüşerek yeni bir plan hazırladığı duyuruldu. Washington’dan sızdırılan ve Beyaz Saray tarafından doğrulanan 28 maddelik barış planı, Başkan Trump’ın Ukrayna savaşını sona erdirmek için Rusya ve Ukrayna’ya sunduğu koşulların kapsamını ilk kez ayrıntılı biçimde ortaya koyuyor. Ukrayna’dan büyük toprak ve güvenlik tavizleri vermesini öngören plan, Moskova’ya ekonomik, siyasi ve stratejik açıdan dikkat çekici ölçüde geniş bir teşvik paketi sunuyor.  

Sızdırılan plan taslağı, Ukrayna’nın halen kontrol ettiği Doğu Donbas bölgesini Rusya’ya devretmesini, çatışma hattının bulunduğu yerlerde fiili kontrolün Moskova lehine dondurulmasını ve Ukrayna ordusunun 600.000 personel ile sınırlandırılmasını öngörüyor. En kritik maddelerden biri ise Ukrayna’nın NATO üyeliği hedefini tamamen kapatan hüküm. Bu maddeler, uzun süredir Kremlin’in müzakere koşulları arasında saydığı taleplerle neredeyse birebir örtüşüyor. Önceki barış girişimlerine kıyasla, bu plan Rusya’nın taleplerini daha fazla yansıtan unsurlar içeriyor: Toprak tavizleri, ordu sınırlamaları ve NATO üyeliğinden vazgeçme gibi maddeler, Minsk Anlaşmaları’ndan farklı olarak somut ve zorlayıcı hükümler getiriyor.

ABD plan kapsamında, Rusya’ya G8’e dönüş, geniş çaplı yaptırım kaldırma adımları, Arktik bölgesinde nadir element madenciliği, enerji projeleri, yapay zekâ ve veri merkezi işbirliği gibi önemli ekonomik alanlarda kapılar açmayı teklif ediyor. Bu teşvik paketi, sadece savaşın bitirilmesini değil aynı zamanda ABD-Rusya ilişkilerinin yeniden normalleşmesini hedefleyen bir stratejik yeniden konumlandırma gibi görünüyor. Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, hazırlanan planın hem Ukrayna hem de Rusya açısından “kazan-kazan senaryosu” yaratmayı hedeflediğini belirtiyor. ABD yönetimi ayrıca plana ilişkin olarak Ukrayna ile “yakından istişare edildiğini”, her iki tarafın da sürece dâhil edildiğini ve çözümün yalnızca bir tarafın taviz vermesiyle değil, karşılıklı düzenlemelerle gerçekleşmesi gerektiğini ifade ediyor.

Ukrayna hükümeti ve Avrupa’daki müttefikleri ise önerilen barış planına temkinli ve çoğunlukla olumsuz yaklaşıyor. Planın gizli bir şekilde hazırlanmış olmasına ve kendilerine çok geç iletilmesine dikkat çeken Kiev yönetimi, egemenlik ve toprak bütünlüğü açısından taviz vermeyeceğini açıkça belirtiyor. Planın Moskova’nın uzun süredir dile getirdiği taleplere yakın olması, Kiev ve müttefiklerinde “tek taraflı” bir anlaşma riski algısını artırmış durumda. Planı, Ukrayna’nın cephede zorlandığı ve iç siyasette yolsuzluk iddialarıyla sarsıldığı bir döneme denk gelmesi nedeniyle de hem Kiev hem de Avrupa başkentleri Moskova’nın çıkarlarını fazlasıyla öncelediği düşünülen bu taslağa mesafeli duruyor.

Avrupa’nın sürecin dışında bırakılması da planın içerik tartışmalarından bağımsız olarak önemli bir kırılma noktası yaratıyor. Taslak hazırlanırken AB başkentlerinin bilgilendirilmemiş olması ve metne dair ilk detayların basın yoluyla öğrenilmesi, Avrupa’nın kendi güvenlik alanını doğrudan ilgilendiren bir konuda devre dışı bırakıldığı algısını güçlendiriyor. Avrupa ülkeleri bu nedenle kendi alternatif barış çerçevelerini oluşturmaya çalışıyor. Brüksel’de toplanan AB dışişleri bakanları, Ukrayna’dan kapsamlı ve tek taraflı tavizler talep eden bir planın kabul edilemeyeceğini ve “kalıcı, adil ve egemenliğe saygılı bir barışın teslimiyet temelinde kurulamayacağının” altını çizdiler.

Planın en tartışmalı unsurlarından biri olan 100 gün içinde seçim şartı, Kiev’de hem siyasi hem de güvenlik açısından ciddi soru işaretleri yaratıyor. Savaş koşullarında seçim yapılmasının teknik olarak son derece zor olması ve milyonlarca Ukraynalının yurt dışında olması, böyle bir takvimi gerçekçi olmaktan uzaklaştırıyor. Bu taleple birlikte, Zelenskiy’in savaş nedeniyle ertelenen seçimler konusunda zaten artan iç baskılarla karşı karşıya olduğu bir dönemde, siyasi meşruiyet tartışmalarını daha da yoğunlaştıracağı düşünülüyor. Washington’ın seçim şartını gündeme getirmesi, sadece barış sürecine ilişkin bir teknik madde olarak değil, Ukrayna’nın iç siyasetini yeniden biçimlendirmeye yönelik bir müdahale olarak görülüyor.

Plan, Ukrayna için bazı güvenlik garantileri de içeriyor. On yıllık bir süreyle geçerli olacak bu garanti paketi, ABD’nin Ukrayna’ya “istihbarat ve lojistik destek” sağlayacağını belirtiyor ancak doğrudan askeri yardım taahhüdü içermiyor. Bu durum, Washington’ın artık Ukrayna savaşına mevcut mali ve askeri yoğunlukta devam etmek istemediği şeklinde yorumlanıyor. Trump’ın “Amerikan çıkarlarına odaklanan maliyet-minimizasyon politikası” olarak değerlendirilen bu yaklaşım hem Demokratlar hem de Cumhuriyetçiler içinde tartışma yaratmış durumda. Senatör Lindsey Graham, planı görmediğini belirterek, “Her türlü barış anlaşması Senato’ya gelmelidir” diyerek sürecin şeffaf yürütülmesi gerektiğini vurguladı.

Planın Moskova yönetiminden beklentileri ise oldukça sınırlı. Rusya’nın yeniden işgal etmeyeceğine dair bağlayıcı olmayan bir taahhüt, Avrupa ile bir tür saldırmazlık anlaşması, ayrıca Ukrayna’nın terk etmek zorunda kalacağı topraklara Rus askerinin konuşlandırılmaması maddeleri öne çıkıyor. Bu maddeler, Ukrayna ve Avrupa için yeterince güvenilir bulunmuyor. Özellikle Baltık ülkeleri, Polonya ve Romanya gibi Rusya tehdidini öncelikli gören ülkeler, bu planın “Rusya’yı ödüllendiren” bir niteliğe sahip olduğunu savunuyor.

Plan ayrıca Zaporijya nükleer santralinin enerji dağıtımının paylaşılmasını, Rusya tarafından kaçırılan Ukraynalı çocuklar için bir rehabilitasyon programı kurulmasını ve savaş sırasında dondurulan 300 milyar dolarlık Rus varlıklarının geleceği gibi tartışmalı konulara ilişkin bir çerçeve belirlenmesini içeriyor. Planda belirtilen maddeler, kapsamlı bir savaş sonrası düzen hedeflendiğini gösterse de başarı sağlanması büyük ölçüde Rusya’nın 2022’den bu yana elde ettiği fiili kazanımların tanınmasına dayanıyor.

Trump yönetiminin hazırladığı 28 maddelik barış planı, Ukrayna savaşında askeri tıkanmayı diplomatik bir açılıma dönüştürme iddiası taşısa da Kiev’in egemenlik kaygıları, Avrupa’nın dışlanma hissi ve Rusya’ya verilen geniş tavizler nedeniyle ciddi bir meşruiyet sorunu ile karşı karşıya. Plan, savaşın sona ermesini hedeflese de sunduğu çerçeve, sahadaki güç dengesini Moskova lehine kalıcılaştırma riski taşıdığı için hem Ukrayna hem de Avrupa başkentlerinde güçlü bir dirençle karşılanıyor. Washington’ın ısrarcı tutumuna karşın Kiev ve müttefiklerinin sergileyeceği yaklaşım Planın başarısında belirleyici olacak gibi görünüyor.

Post Views: 6



You may also like
Nvidia Büyümeye Devam Ediyor 
November 21, 2025
Epstein Dosyası Kamuoyuna Açılıyor 
November 21, 2025
Trump Muhammed bin Selman’ı Beyaz Saray’da Ağırladı
November 21, 2025
  • Recent

    • 0xd5d0bc9b
      November 21, 2025
    • 0x5e5e3596
      November 15, 2025
    • 0xee3f8311
      November 14, 2025
    • 0x44c85770
      November 14, 2025
    • 0xc0e3f4ad
      November 13, 2025
    • 0x18f13e22
      November 13, 2025
    • The End of the American Century? Interdependence, Soft...
      June 9, 2025
    • Trump-Netanyahu Relationship Takes a Turn for the Worse
      May 30, 2025
    • Why Is Trump Bypassing Israel?
      May 30, 2025
    • Israel’s plan to involve the United States in the occupation...
      May 30, 2025

  • Washington Gündemi

    • Nvidia Büyümeye Devam Ediyor 
      November 21, 2025
    • Epstein Dosyası Kamuoyuna Açılıyor 
      November 21, 2025
    • Trump Yönetiminden Ukrayna İçin Yeni Barış Planı  
      November 21, 2025
    • Trump Muhammed bin Selman’ı Beyaz Saray’da Ağırladı
      November 21, 2025
    • Demokratlar Pes Etti: Federal Kapanma Sona Erdi
      November 14, 2025
    • Epstein Skandalı Trump’ın Peşini Bırakmıyor
      November 14, 2025
    • Beyaz Saray’ın Gazze Barış Planının Akıbeti...
      November 14, 2025
    • Trump Şara’yı Washington’da Ağırladı: Türkiye...
      November 14, 2025
    • Valilik Seçimleri Demokratları Umutlandırdı
      November 7, 2025
    • Mamdani New York’ta Tarih Yazdı
      November 7, 2025



Stay Updated


© Copyright 2018-2022 SETA Foundation at Washington DC
Press enter/return to begin your search