Zelenski Amerikan Kongresi’ne Hitap Etti
Geçen hafta Avrupa, Kanada ve İngiltere Parlamentolarına seslenerek daha fazla destek toplamaya çalışan Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski bu hafta Amerikan Kongresi’nde Temsilciler Meclisi ve Senato üyelerine hitaben bir konuşma yaptı. Rusya’nın saldırılarına karşı daha fazla yardım çağrısında bulunan Zelenski Rusya’nın en temel insani değerlere saldırdığını söyledi. Zelenski Biden yönetimine yardımlarından dolayı teşekkür ederken Rus güçlerinin hava saldırılarını durdurmak için daha fazla yardım edilmesi gerektiğini kaydetti. Rusya’nın ülkesine binlerce füze fırlattığını ve Ukrayna’da Avrupa’nın 2. Dünya Savaşı’ndan bu yana görmediği bir teröre neden olduğunu söyleyen Zelenski Rusya’nın “gökyüzünden ölüm yağdırdığını” belirtti.
Zelenski uçuşa yasak bölge oluşturulması, S-300 benzeri hava savunma sistemleri ve savaş uçağı gönderilmesi taleplerini yineledi. Ukrayna’nın her gün 9/11 terör saldırısı ve Pearl Harbour saldırılarına benzer felaketler yaşadığını vurgulayan Zelenski, ABD’li siyasetçilerin empati yapmasını ve meseleye daha duyarlı yaklaşmalarını istedi. Zelenski ayrıca Rus devlet görevlilerine uygulanan yaptırımların artırılmasını ve Rusya’ya finansal destek sağlayan her türlü kaynağa baskı kurulmasını talep etti. Kongre üyelerine Ukrayna’da yaşanan yıkım ve katliama dair görüntüler içeren bir video izlettiren Zelenski konuşmasının sonunda İngilizce olarak “Dünya liderliğinin adalet ve dünya barışını korumak” anlamına geldiğini söyledi.
Başkan Biden Beyaz Saray’da yaptığı basın açıklamasında, Rusya Devlet Başkanı Putin’i bilinçli olarak sivil hedefleri vurmakla suçladı. Putin’e “katil bir diktatör” diyen Biden’ın bir gazetecinin sorusunu yanıtlarken Putin için “savaş suçlusu“ ifadesini kullanması dikkat çekti. Amerikan Senatosu hafta içinde Putin ve Kremlin yönetiminin savaş suçu işlediklerine dair araştırma önerisini oybirliğiyle kabul etmişti. Konuşmasında Rus ordusunun doğum hastaneleri ve okullar da dahil olmak üzere sivil hedefleri vurduğunu söyleyen Biden, Rus güçlerinin Mariupol’deki hastanede yüzlerce doktor ve hastayı rehin aldığını bildiren raporlar gördüğünü belirterek, “bu bir mezalimdir” şeklinde konuştu. Putin’in “çok ağır bir bedel ödeyeceğini” söyleyen Biden Ukrayna’ya verilecek 800 milyon dolarlık yeni bir destek paketi açıkladı. Zelenski’nin Amerikan Kongresi’ne yaptığı konuşmayı dinlediğini ve “ikna edici” bulduğunu belirten Biden, Zelenski’nin “daha fazla yardım” talebine cevaben Rusya’ya karşı kendisini savunması amacıyla Ukrayna’ya uçaksavar, ağır silah ve insansız hava aracı gönderileceğini açıkladı.
Rusya ile silahlı çatışmaya girmek istemediklerini her fırsatta dile getiren Biden, Ukrayna’nın talep ettiği hava sahasını uçuşa kapatmak ya da Polonya’da bulunan askeri uçakların Ukrayna’ya nakledilmesi önerilerini reddetmişti. Başta ABD olmak üzere Batılı devletlerin Ukrayna’ya yeterince destek vermediği yönündeki eleştirilere cevap veren Biden en başından itibaren Putin’in işgal tehdidini çok ciddiye aldıklarını söyleyerek Ukrayna’ya savaştan önce destek vermeye başladıklarını hatırlattı. Ukrayna sınırında tatbikatlar yaptıklarını ve 650 milyon dolarlık askeri destek sağladıklarını belirten Biden, bu sayede işgal başladığında Ukraynalıların ellerinde ihtiyaçları olan her türlü silahın mevcut olduğunu kaydetti.
Savaş başladıktan sonra da 350 milyon dolarlık ek destek sağladıklarını belirten Biden, Ukrayna’ya yüzlerce tanksavar ve radar sistemleri gönderildiğini, taktiksel teçhizat verildiğini ve analiz kapasitelerinin artırılmasını sağladıklarını söyledi. Bu yardımlar sayesinde Rus güçlerine büyük hasar verildiğini söyleyen Biden, 800 milyon dolarlık yeni güvenlik desteği ile birlikte “en son teknoloji sistemlerimizi Ukrayna’ya göndermeye hazır olduğumuzu kanıtlamış olacağız” dedi. Son yardımlarla birlikte Biden yönetiminin Ukrayna’ya sağlamış olduğu desteğin 2 milyar dolara ulaştığı belirtiliyor.
Rusya-Ukrayna Savaşı dördüncü haftasına girerken Ukrayna birlikleri Rus kuvvetlerine karşı direnmeye devam ediyor. Kiev yönetimi ABD ve Avrupalı devletlerden daha fazla yardım talebinde bulunurken Batılı devletler mevcut gerilimi daha fazla tırmandırmamak ve Rusya ile sıcak çatışmaya girmemek için dikkatli davranıyor. Washington yönetimi Ukrayna’ya verilen mali destek ve insani yardımın artırılacağını duyururken Rusya’ya uygulanan ekonomik yaptırımlara yenilerinin ekleneceğini açıkladı. Yeni yaptırımlarla birlikte Rusya, dış ticaret alanında sahip olduğu “en çok gözetilen ülke” statüsünü kaybedecek.
NATO Savunma Bakanları, Ukrayna’daki durumu değerlendirmek için Brüksel’de bir araya geldi. Olağanüstü toplantıya, NATO üyesi olmayan Ukrayna, Finlandiya, İsveç ve Gürcistan savunma bakanları da katıldı. Ukrayna Savunma Bakanı Oleksi Reznikov, sahadaki son gelişmelerle ilgili bilgi verdi. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg toplantıdan sonra bir basın açıklaması yaparak Ukrayna’ya askeri, mali ve insani yardımların devam edeceğini belirtti. Kremlin yönetimine savaşı durdurma, askerlerini çekme ve diplomasiye geri dönme çağrısında bulunan Stoltenberg, NATO ülkelerinde binlerce NATO askerinin yüksek alarmda beklediğini ve doğu kanadındaki mühimmat ve askeri varlıklarını daha da güçlendireceklerini açıkladı. NATO’nun Ukrayna’daki savaşa müdahil olmayacağını tekrarlayan Stoltenberg, çatışmaların Ukrayna’nın ötesine geçmemesi ve yıkımın daha fazla olmaması için sorumlulukları bulunduğunu ancak Ukrayna’ya asker göndermeyeceklerini bildirdi.
Gazetecilerin, “Zelenski’nin uçuşa yasak bölge oluşturulması ve savaş uçağı verilmesi talepleri ile ilgili ne düşünüyorsunuz?” sorusunu cevaplayan Stoltenberg, “Müttefikler birlik içinde Ukrayna’ya elinden gelen her türlü yardımı yapmakta kararlı. Ancak, bu savaşın Ukrayna’nın ötesine geçmesini engellemeliyiz. Bugün Ukrayna acı çekiyor ama bu savaş Ukrayna ötesine, bir NATO üyesine sıçrarsa, durum daha da kötüye gider” ifadelerini kullandı. Stoltenberg “NATO olarak hangi eşik aşılırsa müdahale edeceksiniz?” sorusuna ise “NATO’nun temel sorumluluğu, tüm NATO müttefiklerini yani 1 milyarlık bir nüfusu korumaktır” yanıtı vererek savaş NATO ülkelerine sıçramadığı sürece Ukrayna’daki savaşa doğrudan müdahalede bulunulmayacağı mesajını verdi. Stoltenberg önümüzdeki hafta NATO üyesi ülke liderlerinin Brüksel’de bir araya gelerek Rusya’ya karşı “birlik ve dayanışma” mesajı vereceklerini duyurdu.
Öte yandan Rusya’yı Ukrayna saldırmasından dolayı kınamayı ve saldırıları “işgal” olarak nitelendirmeyi reddeden Çin yönetiminin önümüzdeki günlerde nasıl bir politika izleyeceği merak ediliyor. Rusya-Ukrayna savaşı ile ilgili konuşan Çin Başbakanı Li Kegiang Ukrayna’daki durumun “kaygı verici” olduğunu, ateşkes görüşmelerinde Rusya ve Ukrayna’yı desteklemenin önemli olduğunu belirtti. “Krizin barışçı şekilde çözülmesine yardımcı olacak tüm çabaları destekliyor ve teşvik ediyoruz. Şimdi acil yapılması gereken, gerginliğin tırmanmasını, hatta kontrolden çıkmasını önlemektir” diyen Li, ekonomik yaptırımların “dünyanın ekonomik iyileşmesine zarar verdiğini” savunarak yaptırım uygulamasına karşı olduklarını söyledi.
Pekin yönetimi, Batı’nın Rusya’ya uyguladığı yaptırımların “hukuksuz olduğunu” savunarak, soruna uzlaşmayla çözüm bulunması gerektiğini savunuyor. BM üyesi olan Çin’in uluslararası hukuku uygulama yükümlülüğü olduğu için Batılı ülkeler Çin’den Rusya’nın işgalini net bir şekilde kınamasını bekliyor. Pekin yönetimi ise bir yandan Rusya’yı kınamaktan kaçınırken diğer yandan Çin devlet medyası Moskova yanlısı yayınlarına devam ediyor. Batı ile ekonomik ilişkilerine zarar gelmesini istemeyen Pekin siyasi olarak da Washington’ın karşısında Moskova’nın desteğine ihtiyaç duyduğundan dolayı denge siyaseti izlemeyi tercih ediyor.