• Publications
    • Books
    • Opinions
    • Analyses
    • Reports
  • Events
  • About
    • SETA DC
    • People
  • US-Türkiye Relations
  • Washington Gündemi
  • Contact
  • info@setadc.org
    202-223-9885
    1025 Connecticut Ave NW
    Suite 410
    Washington, DC 20036
  • Publications
    • Books
    • Opinions
    • Analyses
    • Reports
  • Events
  • About
    • SETA DC
    • People
  • US-Türkiye Relations
  • Washington Gündemi
  • Contact

ABD: Ukrayna’nın Rusya’ya İHA Operasyonundan Habersizdik

SETA Foundation Posted On June 6, 2025
0


Ukrayna güçlerinin Rusya’nın farklı bölgelerindeki hava üslerine insansız hava araçlarıyla (İHA) saldırı düzenlemesi şaşkınlık yarattı.

Ukrayna güçlerinin Rusya’nın farklı bölgelerindeki hava üslerine insansız hava araçlarıyla (İHA) geniş çaplı bir saldırı düzenleyerek Rusya’ya ağır bir darbe vurması tüm dünyada şaşkınlık yarattı. İstanbul’da gerçekleştirilen Rusya-Ukrayna barış görüşmelerinin hemen öncesinde gerçekleştirilen saldırı müzakereleri olumsuz etkilerken Başkan Trump saldırıdan haberdar edilmediklerini dile getirdi. Rusya Devlet Başkanı Putin’le bir telefon görüşmesi gerçekleştiren Trump, Rusya’nın saldırıya sert bir karşılık verme hazırlığında olduğunu söyledi.

Ukrayna, 1 Haziran’da Rusya’ya karşı “Örümcek Ağı Operasyonu” adı verilen büyük çaplı bir İHA saldırısı gerçekleştirdi. Ukrayna Güvenlik Servisi (SBU) tarafından 18 ay boyunca hazırlandığı belirtilen operasyon, Rusya’nın beş stratejik hava üssünü (Belaya, Dyagilevo, Ivanovo Severny, Olenya ve Ukrainka) hedef aldı. 117 FPV (first-person view) İHA’nın kullanıldığı saldırıda, kamyonlarla Rusya’ya gizlice sokulan ve uzaktan kumandalı kabinlerden uçurulan İHAlar, Tu-95, Tu-22M3, Tu-160 ve A-50 gibi 40’tan fazla Rus bombardıman uçağını imha etti.

Ukrayna’ya 4.300 km uzaklıktaki Belaya Hava Üssü’ne kadar ulaşan saldırı coğrafi kapsamıyla dikkat çekerken Rus hava savunmasının da zafiyetini ortaya çıkardı. Operasyonun maliyeti Ukrayna için en fazla 100 bin dolar gibi nispeten düşük bir rakamla sınırlı kalırken, Rusya’ya 7 milyar dolarlık maddi zarar verildiği tahmin ediliyor. Ukrayna’nın kendi kaynakları ve Batılı müttefiklerinin desteğiyle geliştirdiği İHA teknolojisinin gücünü gösteren saldırı savaşın dinamiklerini değiştiren teknolojik bir başarı olarak değerlendiriliyor. Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski, operasyonu “kesinlikle mükemmel” olarak nitelendirirken saldırıyı doğrulayan Rus yetkililer hasarın boyutu hakkında net bilgi vermekten kaçındı.

Ukrayna’nın teknolojik ve istihbarat kapasitesini gösteren saldırının savaşın seyrinde önemli bir dönüm noktası oluşturacağı tahmin ediliyor. Düşük maliyetli İHA’ların, pahalı ve stratejik Rus uçaklarını etkisiz hale getirmesi, asimetrik savaşın gücünü ortaya koyarken Ukrayna’nın da müzakere masasında elini güçlendirmiş oldu. Operasyonun İstanbul’da planlanan barış görüşmeleri öncesine denk gelmesi, Kiev’in Rusya’ya ve Batı’ya kararlılık mesajı verdiği şeklinde yorumlanıyor. Rusya’nın bu kayıplara nasıl yanıt vereceği belirsizliğini korurken Kremlin’in misilleme olarak sivil hedeflere yönelik saldırıları artırmasından endişe ediliyor. Rus yetkililer saldırıyı “terör eylemi” olarak kınarken, bazı yorumcular Ukrayna’yı barış görüşmelerini bozmaya çalışmakla suçluyor.

Ukrayna’nın saldırısı Washington açısından da çelişkili bir tablo ortaya koyuyor. İstanbul’daki barış görüşmeleri öncesine denk gelen saldırı, Trump yönetiminin ateşkes ve diplomasi çabalarını zora soktu. Beyaz Saray, saldırının Rusya’yı sertleştirebileceği ve misilleme riskini artırabileceği konusunda endişe duyduklarını açıkladı. Operasyonun ABD’nin bilgisi dışında gerçekleşmesinden rahatsızlık duyduklarını dile getiren Trump, saldırının barış sürecini “daha zor” hale getirdiğini belirtti.

Türkiye’nin arabuluculuğunda 2 Haziran 2025’te İstanbul’da gerçekleştirilen barış görüşmeleri, Rusya ve Ukrayna heyetlerini ikinci kez bir araya getirdi. Tarafların pozisyonlarını netleştirmesi açısından önemli olan görüşmelerde Ukrayna, tam ve koşulsuz ateşkes, işgal edilen toprakların iadesi, savaş tazminatları ve NATO ile AB üyeliği gibi güvenlik garantileri talep ediyor. Rusya ise ilhak ettiği dört bölgenin tanınması, Ukrayna’nın NATO’dan vazgeçmesi, ordusunun küçültülmesi ve yaptırımların kaldırılması gibi şartlar öne sürüyor.

Çırağan Sarayı’nda gerçekleşen görüşme sonucunda taraflar bazı insani konularda anlaşmaya varırken ateşkes veya kalıcı barış konusunda somut bir ilerleme sağlanamadı. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın başkanlık ettiği görüşmelerde, Ukrayna ve Rusya, 25 yaş altı ve ağır hasta askerleri kapsayan yeni bir esir takası üzerinde anlaştı. Ayrıca taraflar karşılıklı olarak 6.000 askerin cenazesinin iadesi konusunda da mutabakata varıldı. Görüşmeler, liderler düzeyinde bir zirve için hazırlıkların devamı ve teknik düzeyde çalışmaların başlatılması kararıyla sona erdi.

Ankara’nın çabası, Trump yönetimi tarafından “takdir” ifadesiyle karşılanmakla birlikte ABD, Rusya-Ukrayna barış görüşmelerine resmi bir heyet veya temsilci göndermedi. Rusya’nın özellikle ABD’nin görüşmelere katılımını istememesi bu kararın temel nedeni olarak gösterilirken bazı uzmanlar Trump yönetiminin artık doğrudan arabuluculuk yerine gözlemci rolü üstlenmeyi tercih ettiğini gösteriyor. Trump, Özel Temsilcileri Keith Kellogg ve Steve Witkoff’un görüşmeleri takip edeceğini açıklamıştı ancak bu temsilciler İstanbul’da hazır bulunmadı. ABD’nin tutumu, Rusya’nın “kabul edilemez” talepleriyle görüşmeleri sabote etme riskine karşı mesafeli durma stratejisi ve Avrupa ile Ukrayna’nın tepkilerini dengeleme çabası olarak yorumlanıyor.

Türkiye’nin arabuluculuk rolü Trump yönetimi tarafından bölgesel istikrar için bir fırsat olarak değerlendirilse de tarafların katı pozisyonları nedeniyle somut bir ateşkes sağlanabilmiş değil. Trump, Türkiye’nin ev sahipliğini ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı överken Putin’in görüşmelere düşük profilli bir heyet göndermesi ve Ukrayna’nın İHA saldırıları diplomatik süreci zorlaştırdı. Görüşmelerin ilerlemesi için liderler düzeyinde katılımın gerekli olduğunu savunan Trump, Putin’in bizzat katılmamasını Moskova’nın gerçekten barış isteyip istemediğini sorgulatan bir unsur olarak görüyor. Zelenski’nin yalnızca Putin ile doğrudan müzakere etme ısrarı da Trump’ın Ukrayna’nın tutumundan duyduğu rahatsızlığı artırıyor.

Haftanın en kritik gelişmelerinden biri de Trump-Putin telefon görüşmesi oldu. Yaklaşık 75 dakika süren görüşmede, Ukrayna’nın düzenlediği İHA saldırılarının ele alındığı belirtildi. Trump, görüşmenin “iyi geçtiğini” ancak “hemen barışa yol açmayacağını” kaydederken, Putin’in Ukrayna’nın saldırılarına mutlaka karşılık vereceğini net bir şekilde ifade ettiğini aktardı. Putin’in misilleme vurgusu ve tarafların pozisyonlarındaki sert tutum, barış sürecinde hızlı bir ilerleme sağlanmasının zor olduğunu gösteriyor ancak diyaloğun devam edeceği yönündeki açıklamalar en azından müzakerelerin sürdürülebileceğini gösteriyor.

Ukrayna’nın gerçekleştirdiği büyük çaplı İHA saldırısı, Rusya-Ukrayna savaşının seyrinde önemli bir kırılma noktası oluşturdu. Operasyon, Ukrayna’nın askeri ve teknolojik kapasitesini dünyaya gösterirken diplomatik açıdan karmaşık sonuçlar doğurdu. İstanbul’da yapılan barış görüşmelerinde somut bir ilerleme kaydedilmezken ABD’nin diplomasi çabalarını zorlayan bu saldırı sonrası Trump ve Putin arasındaki diyalog sürdürülmeye çalışılıyor. Ankara’nın arabuluculuk çabaları ve insani konularda varılan anlaşmalar barış umutlarını diri tutsa da hem Ukrayna’nın kararlılığı hem de Rusya’nın misilleme tehdidi, çatışmanın kısa sürede sona ermeyeceğini ve diplomasinin önündeki engellerin sürdüğünü açıkça ortaya koyuyor.

Post Views: 0



You may also like
Trump’tan İsrail’in İran’a Saldırı Tehdidine Tepki
May 30, 2025
Elon Musk Washington’a Veda Etti
May 29, 2025
Harvard Direniyor
May 29, 2025
  • Recent

    • Trump-Netanyahu Relationship Takes a Turn for the Worse
      May 30, 2025
    • Why Is Trump Bypassing Israel?
      May 30, 2025
    • Israel’s plan to involve the United States in the occupation...
      May 30, 2025
    • Private Roundtable With Turkish Deputy FM Nuh Yılmaz
      May 20, 2025
    • “Beyond Alliance: Rethinking US-Türkiye Relations...
      May 20, 2025
    • Trump's first 100 days...
      May 5, 2025
    • Will the rare earth elements deal bring peace?
      May 5, 2025
    • Is the U.S. withdrawing from Syria?
      April 25, 2025
    • The two-state solution debate and Türkiye’s strategic...
      April 16, 2025
    • Turkish-American Relations in the Middle East under...
      April 4, 2025

  • Washington Gündemi

    • ABD: Ukrayna’nın Rusya’ya İHA Operasyonundan...
      June 6, 2025
    • Trump’tan İsrail’in İran’a Saldırı Tehdidine...
      May 30, 2025
    • Elon Musk Washington’a Veda Etti
      May 29, 2025
    • Harvard Direniyor
      May 29, 2025
    • Suriye’ye Yaptırımlar Kalkıyor
      May 29, 2025
    • Demokrat Parti’de Liderlik Arayışı
      May 23, 2025
    • Washington İsrail’e Mesafe Koyuyor   
      May 23, 2025
    • ‘Büyük, Güzel Yasa Tasarısı’ Meclisten Geçti
      May 22, 2025
    • Trump-Putin Hattı: Barışa Giden Yol mu, Oyalama...
      May 22, 2025
    • İlaç Fiyatlarında Yeni Düzenleme
      May 16, 2025



Stay Updated


© Copyright 2018-2022 SETA Foundation at Washington DC
Press enter/return to begin your search