Austin’in Sağlık Krizi Ulusal Güvenlik Sorunu mu?
2024 Seçimlerine yaklaşırken ABD kamuoyunda mevcut Başkan Joe Biden’ın yaşı ve sağlık problemleri nedeniyle tekrar aday olması tartışılırken, sağlıkla ilgili bir diğer önemli gelişme de ABD Savunma Bakanı’ndan geldi. Pentagon, geçtiğimiz hafta 5 Ocak Cuma günü yaptığı açıklamada, Savunma Bakanı Lloyd Austin’in tıbbi prosedürlerden ötürü 1 Ocak tarihinde Ulusal Askeri Tıp Merkezi’ne yatırıldığını açıkladı. Savunma Bakanı’nın hastaneye yatışından dört gün sonra açıklama yapılması ABD kamuoyunda tartışmaya neden oldu. ABD Başkanı Biden’ın da Savunma Bakanı’nın hastaneye kaldırıldığını üç gün sonra öğrendiğine dair ifadeler ise tartışmayı çok daha farklı bir boyuta taşıdı. Gelişmeler karşısında Cumhuriyetçiler sert açıklamalar yaparken, Demokratlar da sürecin iyi yönetilemediğine dair eleştirilerde bulundu.
Pentagon, Savunma Bakanı’nın hastaneye yatışından 4 gün sonra açıklama yaptı. Pentagon Basın Sekreteri Tümgeneral Pat Ryder, hafta içinde yaptığı basın açıklamasında bakanın sağlık durumu ile ilgili olarak hiçbir detaya yer vermedi. Cuma günü yapılan açıklamada da Austin’in hangi sebeple hastanede yattığına dair bilgi verilmediği, ancak durumunun iyiye gittiği ifade edildi. Pentagon Basın Sekreteri, Cuma günü yaptığı açıklamasında ise Bakanın aynı gün içerisinde çalışmalara başlayacağını belirtti. Basın mensuplarının, kamuoyunu bilgilendirmek için neden 4 gün beklendiğine dair sorusuna yanıt olarak, Ryder kişisel mahremiyet de dahil olmak üzere bir dizi faktörü göz önünde bulundurarak böyle bir yol izlediklerini belirtti.
ABD Savunma Bakanı olarak görev yapan Austin, Biden kabinesinde en kritik üyeler arasında yer alıyor. Emir komuta zincirinin başında yer alan ve ulusal güvenlik anlamında en kritik vazifelerden birini icra eden Austin’in sağlık durumu ve bu durumun kamuoyuna açıklanma tarzı birçok tartışmayı da beraberinde getirmiş oldu. Özellikle Ortadoğu’da gerilimin arttığı, ABD üslerine çeşitli bölgelerde saldırıların gerçekleştiği, Yemen’de Husilere karşı pozisyon alındığı, Ukrayna ve Gazze savaşlarının devam ettiği bu süreçte böylesi bir durumun ABD ulusal çıkarları açısından büyük bir zaafiyet doğuracağına yönelik eleştiriler yapıldı. Nitekim ABD Savunma Bakanı’nın hastanede yattığı esnada Bağdat’ta İran yanlısı bir milis grubunun komutanına karşı saldırı gerçekleştirildiği açıklanmıştı. Ryder, Bakanın hastaneye kaldırılmadan önce operasyon için tam yetki verdiğini ifade etti. Ryder ayrıca Savunma Bakan Yardımcısı Kathleen Hicks’in gerektiği takdirde Bakan adına hareket etmeye ve onun yetkilerini kullanmaya hazır olduğunu belirtti.
Her ne kadar Pentagon kendisini savunsa da, Austin’in hastaneye kaldırılması ve bu bilginin kamuoyundan saklanması, geçmişteki yazılı olmayan geleneklere aykırı olarak değerlendirildi. Zira ABD’de herhangi bir sebepten ötürü hastaneye kaldırılan yönetimin üst kademesinde yer alanlar ve askeri yetkililer için, günler önceden veya hastaneye kaldırılmasından itibaren 24 saat içinde yetkili merciler tarafından açıklamalar yapılıyor. Bu durumun son örneklerini görmek için çok eski bir tarihe gitmeye de gerek yok. Nitekim, Başkan Biden, 2021 yılında rutin bir kolonoskopi operasyonu için hastaneye kaldırıldığında, Beyaz Saray günler öncesinden bir açıklama yapmış ve Başkanlık yetkilerinin kısa bir süreliğine Başkan Yardımcısı Kamala Harris’e devredileceğini açıklamıştı. Yine benzer bir şekilde, ABD Deniz Piyadeleri Komutanı General Eric Smith, geçtiğimiz Ekim ayı sonunda hastaneye kaldırıldığında, kendisine 24 saat içerisinde acil müdahale gerektiren tıbbi bir durumun yaşandığı hemen kamuoyuyla paylaşılmıştı.
Austin’in sağlık durumu ve hastaneye kaldırılması hakkında CNN’e konuşan bir yetkilinin yaptığı açıklamalar ülke genelinde daha büyük bir yankı uyandırdı. Açıklamada, Başkan Joe Biden’ın Savunma Bakanı’nın hastaneye kaldırıldığından üç gün sonra haberdar olduğu belirtildi. Başkanın ne zaman bilgilendirildiğine dair tartışmalar devam ederken, CNN’e konuşan bir yetkili Cumartesi akşamı Austin ile Biden’ın samimi bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiklerini söyledi ve Biden’ın Savunma Bakanı’na güveninin tam olduğu vurgulandı. ABD Başkanı’nın konu hakkında bilgilendirilmediği iddiaları birçok eleştirinin hedefinde yer alırken Cumhuriyetçiler konunun ulusal savunma krizine sebebiyet verebileceğini iddia etti. 2024 seçimleri için yarışan eski ABD Başkanı Trump, sosyal medya platformundan yaptığı paylaşımla Austin’in görevinden uzaklaştırılması gerektiğini belirtti. Senato Silahlı Hizmetler Komitesi’nin kıdemli Cumhuriyetçi üyesi Senatör Roger Wicker, Cumartesi günü yaptığı açıklamada yaşanan sürecin ‘kabul edilemez’ olduğunu ifade ederken, Savunma Bakanlığı’nın Ulusal Güvenlik Konseyi’ne bilgi vermekte geciktiğini belirtti. Ayrıca Bakan’ın iş göremez durumda olup olmadığının detaylı bir şekilde incelenmesi gerektiğini vurguladı.
Tüm yaşanılan bu sürecin ardından bu hafta Salı günü Ulusal Askeri Tıp Merkezi, Austin’e Aralık ayı başında prostat kanseri teşhisi konulduğunu ve 22 Aralık’ta küçük bir operasyon geçirdiğini açıkladı. Operasyondan sonra enfeksiyon nedeniyle 1 Ocak’ta Austin’in hastaneye geri döndüğü ve birkaç gün yoğun bakım ünitesinde kaldığı belirtildi. Salı günü yapılması planlanan basın açıklamasından dakikalar önce, Pentagon da Austin’in sağlık durumu ve yaşanılan sürecin detaylarına ilişkin bir açıklama yayınladı. Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby de Beyaz Saray muhabirlerine Biden’ın kanser teşhisini Salı günü erken saatlerde öğrendiğini ve bunu doğrudan Austin’den öğrenmediğini söyledi.
Yaşanılan süreç basında da birçok eleştiriye neden oldu. Muhafazakarlara yakın bir medya kurumu olan Wall Street Journal, Austin’in kişisel mahremiyetini koruma çabasını eleştirirken, prostat kanserinin gizlenmesine gerek olmadığı yönünde yorumlar yayınladı. Ayrıca Austin’in hastanede çalışmaya devam ettiğine dair Pentagon’dan yapılan açıklama da eleştirilirken, yoğun bakımda kalan birinin ABD’nin ulusal güvenlik konularında sağlıklı karar alamayacağına yönelik analizler kaleme alındı.
Washington Post gazetesi ise, konunun ele alınış biçimini eleştirerek, bu durumu ABD’nin ulusal güvenlik bürokrasisinin çöküşü olarak değerlendirdi. Ulusal güvenlik politikalarının tasarlanması ve uygulanması sırasında Beyaz Saray’ın ve Ulusal Güvenlik Konseyi’nin savunma bakanlığını önemsemeyerek iş yaptığının kanıtı olarak da değerlendirildi. Senato Silahlı Hizmetler Komitesi üyesi Dan Sullivan, bu konuya vurgu yaparak, ‘Ortadoğu’da kelimenin tam anlamıyla savaş halinde olmamız ve kimsenin savunma bakanının oyun alanının dışında olduğunu fark etmemesi şok edici’ ifadelerini kullandı.
Austin, Cumartesi günü yaşanılan sürecin ardından ilk açıklamasını yaptı. Kamuoyunu bilgilendirme konusunda daha iyi bir iş çıkarabileceklerini belirtirken, durumu hakkında herhangi bir ayrıntı vermekten kaçındı. ABD Temsilciler Meclisi Silahlı Hizmetler Komisyonu Başkanı Mike Rogers, bu olayların ardından bir soruşturma başlatıldığını açıkladı. Savunma Bakanlığı’na bir mektup gönderen Rogers, Bakanın hastaneye kaldırılmasına dair sahip oldukları bilgi ve belgeleri Rogers’a iletmelerini talep etti.
Birçok Cumhuriyetçi, Austin’in istifasını talep ediyor. Beyaz Saray şimdilik Austin’in arkasında duruyor ancak bu krizin oluşmasına sebebiyet veren üst düzey çalışanların da hesap vermesi isteniyor. Demokrat Partililerden de bu sürecin doğru yönetilmediğine dair pek çok eleştiri gelirken, Pensilvanya Temsilcisi Chris Deluzio gibi bazı Demokratlar da şeffaflığın ihlal edildiğini öne sürerek Austin’in istifa etmesi gerektiğini belirttiler. Austin’in bu sürecin sonunda istifa etmesi beklenmese de, kendisinin de sebep olduğu bu süreç ABD hükümetine olan güveni zayıflattığı söylenebilir. Özellikle zor bir seçim mücadelesine giren Başkan Biden için, bu durum tamamen önlenebilir bir kriz olarak ortaya çıkmış olup, yönetimin bu tür zorluklarla nasıl başa çıkacağı önemli bir sınav olacaktır.