Musk ile Trump Arasında Ateşkes
Geçtiğimiz hafta, Başkan Trump hakkında ağır suçlamalar yapan ve karşılıklı atışmalarla devam eden Musk ile Trump arasındaki gerginlik bu hafta sona erdi. Trump’a yakın kaynaklardan alınan bilgilere göre, pazartesi günü yapılan telefon görüşmesinin ardından iki isim arasındaki kavga nihayet sona erdi. Geçen hafta sosyal medya paylaşımlarıyla Trump’a karşı sert ifadeler kullanan ve başkanlığını sorgulayan Musk, bu hafta yaptıklarının çok fazla ileri gittiğini kabul ederek paylaşımlarını sildi. Musk’ın geçen haftaki çıkışı, siyasi olarak Cumhuriyetçiler arasındaki itibarına zarar verirken, aynı zamanda iş hayatında ciddi kayıplara yol açmasına da neden oldu. ABD devletiyle bir dizi ortak projeye sahip olan Musk için, Trump’la olan çatışmayı sonlandırmak, hem siyasi hem de sahip olduğu şirketler açısından stratejik bir adım olarak değerlendirilebilir.
Elon Musk, Trump yönetimine yönelik sert eleştirilerde bulunarak büyük bir gerilime yol açmıştı. Musk, Trump’ın vergi ve harcama paketini “iğrenç bir felaket” olarak tanımlayarak, harcamaların ülkeyi borç batağına sokacağını iddia etti. Trump, bu eleştiriler sonrası Musk’ın hayal kırıklığına uğrattığını belirterek, Musk’ın itirazlarının kişisel sebeplerden kaynaklandığını ifade etti. İki isim arasında sosyal medyada yaşanan tartışmalar, karşılıklı suçlamalara kadar gitti. Musk, Trump’a sosyal medyadan nankörlük suçlamasında bulunarak, Trump’ın başkan olmasında kritik bir rol oynadığını ifade etti. Tesla hisselerinin %8 oranında düşmesine neden olan bu gerilim, şirketin büyük değer kaybına da yol açtı. Yaşanan tartışma, Cumhuriyetçi Parti içinde ve Trump yönetiminde bir çatlak olarak değerlendirildi ve her iki isme de zarar veren bir süreç oldu.
Sosyal medya üzerinden Trump’a karşı ağır ifadeler kullanan Musk, bu hafta paylaşımlarını geri çekti. Bu süreçte Beyaz Saray Özel Kalem Müdürü Susie Wiles ve Başkan Yardımcısı J.D. Vance ile görüşen Musk, Trump’a barış çubuğu uzattı. İkili arasında bir telefon görüşmesi gerçekleştiği belirtilirken, Musk görüşmenin ardından özür mahiyetinde paylaşımlar yaptı. Musk “Bazı paylaşımlarım için pişmanım. Çok ileri gittim,” diyerek geri adım atarken Trump da “Bunlar olan şeyler, ben ona bir şey yüklemiyorum,” diyerek, Musk ile olan ilişkisinde bir kırılma yaşamadığını ifade etti. Aynı zamanda, Musk’a yönelik tepkisinin daha da yumuşayabileceğini belirterek, “Onunla barış yapmayı düşünürüm,” ifadelerini kullandı.
Barış sağlanmış gibi gözükse de Elon Musk ile Donald Trump arasındaki gerilim, Musk’ın popüleritesine büyük bir darbe vurdu. Geçtiğimiz aylarda, Trump yönetiminde Hükümette Verimliliği Artırma Departmanı (DOGE) lideri olarak önemli bir çıkış yapan Musk, Cumhuriyetçiler arasında %78’lik bir olumlu görüş oranına sahipken, yapılan son kamuoyu araştırmasına göre bu oran %62 seviyelerine düştü. Tüm seçmenler göz önüne alındığında, Musk’a yönelik olumlu görüş belirtenlerin oranı yalnızca %30 iken, yaklaşık %60’lık bir kesim Musk’a karşı olumsuz bir tutum sergiliyor. Bu oran, geçtiğimiz aylara göre %6’lık bir düşüşü de işaret ediyor.
Musk’ın siyasi popülaritesindeki bu azalma, iş hayatında da önemli etkiler yarattı. Musk’ın öncülüğünde gerçekleştirilen uygulamalar ve işten çıkarmalar karşısında Tesla mağazalarında protestolar düzenlenirken, aynı zamanda Musk’a ait şirketler için boykot çağrıları yapıldı. Musk’ın, Trump ile yaşadığı gerilimde, Trump’ı cinsel suçlarla ilişkilendiren ve “Trump’ın adı, Jeffrey Epstein dosyalarında yer alıyor” iddialarına dayanan paylaşımları sonrası Tesla hisseleri %14 oranında değer kaybetti. Musk’ın Trump’tan özür dilemesiyle kısa vadede hisselerde toparlanma görüldüyse de, yıllık bazda %19’luk bir düşüş yaşandı ve Tesla’nın piyasa değeri yaklaşık 300 milyar dolar kayıp verdi.
Musk’ın son yıllarda aşırı sağcı politikalarla olan yakın ilişkisi, özellikle Avrupa, Çin ve California gibi önemli pazarlarda satışların düşmesine yol açtı, bu da Tesla’nın itibarını olumsuz etkiledi. Son dönemde yapılan araştırmalarda, Tesla’nın, rakiplerine göre çok daha olumsuz değerlendirildiği görülüyor. Ford, Toyota ve General Motors gibi markalarla kıyaslandığında, Tesla’ya yönelik olumsuz görüşler çok daha yaygın. ABD genelinde yetişkinlerin sadece yaklaşık üçte biri, Tesla’yı olumlu değerlendirirken, %50’si Tesla’ya olumsuz bir bakış açısına sahip. Bu olumsuz görüşlerin %30’u Cumhuriyetçi seçmenlerden gelmekte. Demokratlar ise, Tesla’ya olumsuz bakanların oranı açısından Cumhuriyetçilere kıyasla daha fazla. Trump ile yaşadığı son gerilim, Musk’ın Cumhuriyetçiler arasındaki zeminini sarsarken iş hayatında da büyük kayıplar yaşamasına neden oldu.
Son açıklamalarında siyasetten ayrıldığını belirtse de Elon Musk, California’daki protestolarla ilgili sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamalarla siyasetten kopamayacağını bir kez daha göstermiş oldu. California ile karmaşık bir ilişkisi bulunan Musk, Tesla ve SpaceX gibi şirketlerini bu eyalette büyütmüş ve geçmişte Demokratlara yakın bir çizgide yer alarak işlerini büyütmüştü. Ancak son dönemde Cumhuriyetçi safta boy göstermesi ve Demokratlara karşı bir cephe alması, California Demokratlarıyla arasının açılmasına yol açtı. Musk, şiddet içeren protestolara yönelik tepkisini sosyal medyada dile getirirken, Trump yönetiminin göstericilere sert müdahale etmesini güçlü bir liderlik olarak değerlendirdi. Trump yönetimine yönelik yapılan protestolar, Musk’a hem California Demokratlarına karşı eleştiri yapma fırsatı sunuyor hem de Trump ile arasını düzeltebilmesi için iyi bir zemin sağlıyor.
Musk’ın gelecekte tekrar siyasi bir görev alıp almayacağı veya yaklaşan ara seçimlerde Cumhuriyetçilere bağış yapıp yapmayacağı hala belirsizliğini koruyor. Siyasetten tamamen kopmasını beklemek mantıklı olmasa da, son dönemde üstlendiği aktif siyasi görev ve Trump ile yaşadığı tartışmanın etkisiyle iş hayatında yaşadığı kayıplar, Musk’ı daha pragmatik adımlar atmaya zorlayabilir. Hükümetle farklı alanlarda anlaşmaları olan Musk’ın, Başkan Trump ile olan yakınlığının, seçim dönemindeki gibi ya da başkanlık günlerinin başlarındaki gibi devam etmesi pek mümkün gözükmüyor. Ancak sahip olduğu sosyal medya ve ekonomik gücü sayesinde, Cumhuriyetçiler de 2026 ara seçimleri öncesinde Musk’ın desteğini kaybetmek istemeyeceklerdir.