Trump Kongre’ye Hitap Etti

Başkan Trump, Salı günü Kongre’de düzenlenen ortak oturuma hitap ederek görevdeki ilk 43 gününü değerlendirdi. Yaklaşık 1 saat 40 dakika süren konuşması, bir Amerikan başkanının Kongre’de yaptığı en uzun konuşma olarak kayıtlara geçti. Trump, konuşmasında iç ve dış politikadaki önemli meseleleri ele alırken, selefi Biden’a yönelik eleştirilerini de yineledi. Miting havasında geçen konuşmasında, yeni kabine üyelerini alkışlatan Trump, atacakları adımlarla ilgili önemli sinyaller verdi. Temsilciler Meclisi Başkanı Mike Johnson’ın yönettiği oturuma Başkan Yardımcısı JD Vance eş başkanlık etti, konuk kısmında ise kritik isimler yer aldı.
Demokratlar, Trump’ın açıklamalarını zaman zaman kaldırdıkları levhalarla protesto etti. Texas Demokrat Temsilcisi Al Green, diğer Demokratlardan farklı olarak tepkisini daha sert bir şekilde dile getirdi ve Trump’ın konuşmasını böldü. Bu hareketi, konuşmanın başında atmosferi daha radikal bir noktaya taşımış oldu. Al Green, Temsilciler Meclisi Başkanı Mike Johnson tarafından uyarıldıktan sonra protestosuna devam etti ve oturumdan çıkarıldı. Perşembe günü düzenlenen Kongre oturumunda ise Al Green’e kınama cezası verildi. Bu karara 10 Demokrat temsilcinin de imza atması, Al Green’in bireysel protestosunun Demokrat grup içinde de rahatsızlık yarattığını ortaya koydu. Al Green, kınama cezası sonrası pişman olmadığını belirterek, protestosunun amacının Trump’ın Medicaid bütçesi ve kapsamına yönelik son günlerde attığı adımları protesto etmek olduğunu ifade etti.
Elon Musk’ın başkanlık yaptığı Hükümet Verimliliği Departmanı (DOGE), geçtiğimiz haftalarda düşük gelirli Amerikalılara sağlanan kapsamlı sağlık sigortası programı Medicaid’in istismar edildiğini ve ölü kişilere dahi destek sunmaya devam ettiğini belirtmişti. Trump, Kongre’deki konuşması sırasında Medicaid ile ilgili istatistiklere odaklanarak, amaçlarının Medicaid programını sona erdirmek olmadığını vurguladı. Bunun yerine, gerekli düzenlemelerle gereksiz israf ve istismarın önüne geçileceğini ifade etti.
Trump’ın konuşması, iyi hazırlanmış ve organize bir konuşma olarak dikkat çekti. Temas ettiği kritik konularda inandırıcılığını artırmak için bazı mağdurları bizzat Kongre’ye davet eden Trump’ın bu hamlesi, ilk 43 günde atılan adımları meşrulaştırma çabası olarak değerlendirilebilir. Trump, miting havasında geçen konuşmasında, seçim kampanyası boyunca da gündeminde yer alan konulara değindi ve Biden yönetiminin uyguladığı politikaları hedef alarak Demokratlara eleştirilerde bulundu.
Trump’ın konuşmasında temel odak noktalarından biri toplumsal meselelerdi. “Çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık” (DEI) programlarını iptal ettiği kararnameye atıfta bulunan Trump, bu programlar nedeniyle liyakatsiz birçok kişinin kamu kurumlarında istihdam edildiğini savundu. Yasadışı yollarla ülkeye giren göçmenlerin işlediği suçlara değinen Trump, yasadışı göçmenlerin saldırısına uğrayan ve hayatını kaybeden aileleri Kongre’de ağırlayarak göçmen karşıtı anlatısına insani bir boyut kazandırmaya çalıştı. Yeni uygulamaya koyduğu politikalarda sınır güvenliğini sağlayacaklarını belirten Trump, FBI ve Adalet Bakanlığı’nın da desteğiyle yasadışı göçmenlerden kaynaklanan suç teşkil edecek olayları bitireceklerini ifade etti.
Trump’ın konuşması boyunca bahsettiği farklı konularda kabinesinden ilgili kişilere referans vermesi ve Kongre’de alkışlatması da oturumda dikkat çeken bir diğer noktaydı. Özellikle Demokratların hedefinde yer alan Elon Musk’a Kongre’de de desteğini yineleyen Trump, Musk’ı alkışlatırken, Demokratların da aslında onu takdir edeceklerini bildiğini söyleyerek muhalefeti kızdırmaya çalıştı. Özellikle federal kurumların yapısında ve bütçesinde yaptıkları değişikliklerin temelinde yer alan Musk, son günlerde bazı Cumhuriyetçilerin de tepkisini çekmişti. Trump’ın Musk’a desteğini her fırsatta dile getirmesi, partisindeki rahatsızlığa yönelik bir mesaj olarak yorumlanabilir.
Seçim sürecinde Biden’ın ekonomi politikalarına saldıran Trump, görevdeki ilk ayında enflasyonda yaşanan artışı beklenmedik bir senaryoyla karşılaştırmıştı. Ancak Trump ekonomi politikaları ve enflasyonla ilgili tartışmalara değinmekten kaçınırken, son fiyat artışlarından Biden yönetimini sorumlu tutmaya devam etti. Trump ayrıca Kanada, Meksika ve Çin’e uyguladığı gümrük vergisi politikalarına değindi. Bu ülkelerin ABD ürünlerine uyguladığını iddia ettiği gümrük vergisi politikalarını eleştirirken, “Onlar bize ne gümrük vergisi koyarsa biz de onlara koyarız. Onlar bizden ne vergi alırsa biz de onlardan alırız. Trilyonlarca dolar kazanacağız ve daha önce hiç görmediğimiz şekilde istihdam yaratacağız” ifadelerini kullanarak gümrük vergisi politikasından geri adım atmayacağı sinyalini verdi.
Trump, Rusya-Ukrayna savaşını bitirmek için yaptığı görüşmelere de değinirken, geçtiğimiz hafta Beyaz Saray’da Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski ile yaşadığı olayın ardından Zelenski’den bir mektup aldığını belirtti ve yakın zamanda savaşı sonlandırma sözü verdi. Ayrıca, ABD’nin Grönland ve Panama Kanalı’nı alma arzusunu yineleyerek, “öyle ya da böyle alacağız” ifadelerini kullandı. Trump, ABD’nin önceki dönem dış yardımlarında yaptığı harcamaları eleştirerek, Biden yönetiminin özellikle küçük Afrika ülkelerine verdiği yardım paketlerini hedef alırken, bu ülkeleri küçümseyici ifadeler kullandı.
Trump, Kongre’deki konuşmasında genel olarak var olan problemler hakkında iki partili çözümlere odaklanmak yerine, seçim kampanyası döneminde kullandığı eleştirel ve sert dil kullanımını sürdürdü. İyi kurgulanmış bir metinle mağdur insanları ön plana çıkararak kendi politikalarına meşru zemin kazandırma çabası, Trump’ın konuşmasının muhalefetle uzlaşıya değil propagandaya odaklandığı şeklinde değerlendirmelere yol açtı. Kamuoyu yoklamalarında güvenoyu eşiğinde azalma görülen Trump’ın bu stratejisi, kendi seçmenlerine güven verme çabası olarak da yorumlanabilir. Trump’ın bu tarz bir konuşmayı tercih etmesi, 2024 seçimlerinden zaferle çıkan Cumhuriyetçilerin Kongre’nin iki kanadına da hakim olmalarının verdiği rahatlıktan kaynaklandığı söylenebilir.