• Publications
    • Books
    • Opinions
    • Analyses
    • Reports
  • Events
  • About
    • SETA DC
    • People
  • US-Türkiye Relations
  • Washington Gündemi
  • Contact
  • info@setadc.org
    202-223-9885
    1025 Connecticut Ave NW
    Suite 410
    Washington, DC 20036
  • Publications
    • Books
    • Opinions
    • Analyses
    • Reports
  • Events
  • About
    • SETA DC
    • People
  • US-Türkiye Relations
  • Washington Gündemi
  • Contact

ABD’den İsrail’in Gazze Harekâtına Destek

SETA Foundation Posted On September 20, 2025
0
253 Views


Geçen hafta Katar’da Hamas müzakerecilerini hedef alan bir saldırı gerçekleştirerek diplomatik çabalara büyük bir darbe vuran İsrail, pazartesi günü Gazze’nin tamamen işgali için kara harekâtı başlatarak bölgedeki gerilimi iyice tırmandırdı. Uluslararası tepkilere aldırmayan Netanyahu yönetimi işgal planını devreye sokarken harekata destek veren Washington ise operasyonun hızlı ve kesin bir şekilde sonuçlanmasını istiyor. Körfez ülkeleri saldırıları sert ifadelerle kınarken, Avrupalı devletlerden de kaygı dolu açıklamalar geliyor. BM komisyonu İsrail’in Gazze’de soykırım suçu işlediğine dair kapsamlı bir rapor yayınlarken İnsani yardım kuruluşları da kritik seviyelere ulaşan gıda ve sağlık krizinin bu işgal harekâtıyla birlikte çok daha ağırlaşabileceği uyarısında bulunuyor.

İsrail’in Gazze’ye yönelik kara harekâtı, ağustos ayında güvenlik kabinesinden onay verilmesiyle birlikte yoğun bir hazırlık sürecinin ardından başlatıldı. İsrail ordusu, savaş boyunca Gazze Şehri’ne defalarca geniş çaplı saldırılar düzenleyerek kitlesel yerinden edilmeye ve büyük yıkıma yol açmıştı. Bu kez farklı olarak kentin tamamen kontrol altına alınması hedefleniyor. İsrail ordusu, kentte 2.000-3.000 kadar Hamas askeri kaldığını ve tünellerin hâlâ kullanıldığını tahmin ediyor. Hamas ise artık çoğunlukla küçük gruplarla gerilla tarzı saldırılar yapabiliyor. Harekat öncesinde yaklaşık 1 milyon kişinin yaşadığı Gazze’den son bir ayda İsrail kaynaklarına göre 350.000, BM tahminlerine göre ise 220.000 kişi ayrıldı. Yüzbinlerce kişi ise hâlâ kuşatma altında. Operasyonun sonunda İsrail ordusunun, sahil boyunca uzanan şerit hariç, tüm Gazze Şeridi’ni kontrol etmeyi hedeflediği bildiriliyor.

Başkan Trump, İsrail’in Gazze Şehri’ne başlattığı kara harekâtına genel olarak destek verirken, açıklamalarında özellikle rehineler konusunu öne çıkardı. Hamas’ın elindeki rehineleri “kalkan olarak kullanmaması gerektiğini” belirten Trump, rehinelerin derhâl serbest bırakılması çağrısı yaptı. İsrail’in Hamas’ı yok etme hedefini paylaşan Trump, operasyonun uzaması durumunda insani krizin büyümesinin ABD’yi zor bir konuma sokacağının farkında olmasından dolayı bir yandan İsrail’e destek verirken diğer yandan harekâtın hızlı ve kesin bir şekilde sonuçlandırılması yönünde telkinlerde bulunuyor. Trump yönetiminin Gazze savaşına dair öncelikleri; kalan rehinelerin serbest bırakılması, Hamas’ın askeri kapasitesinin ortadan kaldırılması ve çatışmanın uzatılmadan sonlandırılması olarak belirtiliyor.

İsrail’in Gazze Şehri’ne yönelik kara harekâtını başlatmasından hemen önce Dışişleri Bakanı Rubio, Kudüs’e giderek Netanyahu ile görüştü. Ziyaret, Washington’un uluslararası alanda giderek yalnızlaşan İsrail’e desteğini gösteren kritik bir mesaj niteliğindeydi. Hamas heyetine yönelik Doha’daki saldırı Trump yönetimi içinde bile gerilim yaratmasına rağmen Rubio’nun bu ziyareti gerçekleştirmesi, ABD-İsrail ittifakının sarsılmaz olduğunu vurgulayan sembolik bir hamle olarak yorumlandı. Ziyaret, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda Filistin’in devlet olarak tanınmasının tartışılacağı bir döneme denk geldiği için İsrail’e diplomatik açıdan da nefes aldırdı. Aynı zamanda Trump yönetiminin Katar aracılığıyla yürüttüğü arabuluculuk çabaları ile Netanyahu hükümetinin sert güvenlik yaklaşımı arasında denge kurma çabası da dikkat çekti.

Kudüs’te Netanyahu ile yapılan görüşmede, diplomatik çözüm ihtimalinin giderek azaldığı kabul edilse de kısa vadede bir ateşkes ve rehine anlaşması olasılığının hâlâ gündemde olduğu ifade edildi. Ancak Rubio’nun açıklamaları, Beyaz Saray’ın artık askeri çözümü de meşru bir seçenek olarak gördüğünü ve İsrail’in kara harekâtına tam siyasi destek verdiğini açıkça ortaya koydu. Ayrıca Batılı ülkelerin BM Genel Kurulu’nda Filistin’i tanıma girişimleri, Washington’un endişe duyduğu başlıca konulardan biriydi; Rubio bu adımların İsrail’den sert tepkiler doğuracağını ve barış sürecini daha da zorlaştıracağını dile getirdi. Rubio, Başkan trump’ın Netanyahu’yu Beyaz Saray’a davet ettiğini duyurdu. Netanyahu, BM Genel Kurulu’ndaki konuşmasının ardından 29 Eylül’de Trump ile görüşecek. Bu ziyaret, Trump’ın ocak ayında göreve başlamasından bu yana Netanyahu’nun dördüncü Washington ziyareti olacak.

BM Genel Kurulu haftası öncesinde çok sayıda müttefik ülkenin Filistin devletini tanıma yönünde adım atmaya hazırlanması, Gazze’de devam eden savaşın yarattığı insani krizle doğrudan bağlantılı görünüyor. İngiltere hükümeti, İsrail’in ateşkese yanaşmaması ve iki devletli çözüm yolunu kapatması halinde tanıma sürecini devreye sokacağını açıklarken, Fransa, Kanada, Avustralya ve Belçika gibi ülkeler de benzer adımlar için takvim hazırlıyor. Bu girişimler, sahadaki yıkıcı saldırılarla eşzamanlı olarak gündeme geldiği için, uluslararası toplumun İsrail’e baskı araçlarını çeşitlendirme eğilimini gösteriyor.

BM’de yüksek oy desteği bulan “Hamas’sız bir Filistin yönetimi” çağrısı da hukuken bağlayıcı olmasa da siyasi zeminde yeni bir ivme yaratarak iki devletli çözüm lehine güçlü bir irade ortaya koyuyor. İsrail’in Gazze Şehri’ne yönelik son kara harekâtı, bu tanıma dalgasını hızlandıran bir etken oldu. Uluslararası kamuoyu, sivillerin zorla yerinden edilmesi, kitlesel can kayıpları ve “soykırım” suçlamaları karşısında sembolik değil, somut siyasi tepkiler verme ihtiyacını daha acil hissetmeye başladı.

Birleşmiş Milletler Bağımsız Soruşturma Komisyonu’nun yayımladığı son rapor, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü savaşın uluslararası hukukun tanımladığı soykırım eylemlerine büyük ölçüde uyduğunu ortaya koydu. Raporda, Filistinlilerin öldürülmesi, ciddi fiziksel ve ruhsal zarara uğratılması, topluluğun varlığını sürdüremeyeceği koşulların yaratılması ve doğumların engellenmesi gibi beş kriterden dördünün yerine getirildiğine dair kanıtlar sıralandı; ayrıca İsrailli siyasi ve askerî liderlerin açıklamaları “soykırım niyetinin” delili olarak gösterildi.

İsrail’in Gazze’ye yönelik kara harekâtı sadece askeri bir adım değil, aynı zamanda uluslararası sistemde diplomatik dengeleri sarsan ve hukuki tartışmaları derinleştiren bir dönüm noktası haline geldi. Operasyon sahada siviller için ağır bedeller yaratırken, BM raporları “soykırım” suçlamalarını güçlendirdi ve çok sayıda ülkenin Filistin’i tanıma yönünde adım atmasına ivme kazandırdı. Washington’un güçlü desteğine rağmen, İsrail’in artan yalnızlığı ve bölgesel öfke, bu savaşın yalnızca Gazze’nin geleceğini değil, aynı zamanda ABD-İsrail ittifakının uluslararası konumunu da belirleyecek bir sınav niteliği taşıyor.

Post Views: 253



You may also like
Başkentte Ulusal Muhafızlara Saldırı 
November 28, 2025
Demokrat Senatöre İsyana Teşvik Suçlaması 
November 28, 2025
Gazze’de İkinci Aşama Sancısı
November 28, 2025
  • Recent

    • 0x90e8e564
      November 30, 2025
    • 0xea54891a
      November 30, 2025
    • 0x5e889ef8
      November 30, 2025
    • 0xc6926f16
      November 28, 2025
    • 0x93ad9ab5
      November 28, 2025
    • 0x0b0ee5c3
      November 23, 2025
    • 0x81c366a9
      November 22, 2025
    • 0xd5d0bc9b
      November 21, 2025
    • 0x5e5e3596
      November 15, 2025
    • 0xee3f8311
      November 14, 2025

  • Washington Gündemi

    • Başkentte Ulusal Muhafızlara Saldırı 
      November 28, 2025
    • Demokrat Senatöre İsyana Teşvik Suçlaması 
      November 28, 2025
    • Gazze’de İkinci Aşama Sancısı
      November 28, 2025
    • Ukrayna Barış Planı Revize Ediliyor
      November 28, 2025
    • Nvidia Büyümeye Devam Ediyor 
      November 21, 2025
    • Epstein Dosyası Kamuoyuna Açılıyor 
      November 21, 2025
    • Trump Yönetiminden Ukrayna İçin Yeni Barış Planı  
      November 21, 2025
    • Trump Muhammed bin Selman’ı Beyaz Saray’da Ağırladı
      November 21, 2025
    • Demokratlar Pes Etti: Federal Kapanma Sona Erdi
      November 14, 2025
    • Epstein Skandalı Trump’ın Peşini Bırakmıyor
      November 14, 2025



Stay Updated


© Copyright 2018-2022 SETA Foundation at Washington DC
Press enter/return to begin your search