Biden’dan Tulsa Katliamının 100. Yıldönümünde Irkçılık Karşıtı Mesajlar
Oklahoma eyaletinin Tulsa şehrinde ırkçı beyazların, siyahi vatandaşlara ait onlarca iş yerini ateşe verdiği ve yüzlerce siyahi vatandaşın ölümüyle sonuçlanan katliamın 100. yıldönümünde Biden şehri görevi sırasında ziyaret eden ilk başkan oldu. 1921 yılında gerçekleşen olaylarda en az 300 siyahi vatandaş hayatını kaybettiği ve Amerikan tarihinde kara bir leke olarak anılan Tulsa katliamı, Dick Rowland isimli bir siyahinin asansörde Sarah Page isimli beyaz bir kadını taciz ettiği iddiası ile başladı. Bu iddia kısa sürede şehirde yaşayan siyahi ve beyaz grupları karşı karşıya getirdi. Ertesi gün sabahında ırkçı beyaz gruplar, Tulsa şehrinde siyahilerin yoğunlukta bulunduğu Greenwood Bölgesi’ni yağmaladı. Greenwood Bölgesi, siyahilere ait birçok kütüphane, market ve banka gibi işletmenin olması nedeniyle ‘Black Wall Street’ olarak biliniyordu. Black Wall Street, 20. yüzyılda siyahi halkın birçok alanda girişimciliğini ve sahip olduğu varlıkları temsil eden bir sembol olarak nitelendiriliyordu. Katliam sonrasında siyahi işletmecilerin bölgeden çekilmesi ile Black Wall Street eski önemini kaybetti.
Katliamdan uzunca bir süre sonra dahi katliamda neler yaşandığına dair soruşturmalar engellendi. Örneğin katliamdan bir hafta sonra Tulsa polisi, çekilen bütün fotoğrafların yok edilmesi talimatı verdi. Tulsa yetkilileri, katliamı gizlemek ve yaşananları örtbas etmek amacıyla yaşananlara ‘katliam’ yerine ‘isyan’ denilmesini tercih etti. Katliamın üzerinden yaklaşık 100 yıl geçse de Tulsa’da toplu mezarların olduğu iddiasıyla soruşturmalar halen devam ediyor. Tulsa katliamını ve sonrasındaki sıkıntılı süreci bizzat yaşayan Viola Fletcher, Hughes Van Ellis ve Lessie Benningfield Randle, 19 Mayıs 2021 tarihinde Kongre’ye gelerek ifade verdi. 107 yaşındaki Fletcher, şehrin ateşe verilmesinden sonra çıkan “dumanın kokusunu hala hatırlıyorum” ifadesini kullanarak çocukluğunda gördüklerini anlattı. Fletcher ve diğerleri acı dolu olayları anlattıktan sonra 1921 yılında yaşananların ülkede bir katliam olarak kabul edilmesi çağrısında bulundu.
ABD’de Tulsa katliamı yakın zamanda gündem olmaya başladı. Katliamın detayları az çok bilinse de katliam sonrasında siyahi halkın nasıl sıkıntılarla karşı karşıya kaldığı yeteri kadar bilinmiyor. 1960-1980 yılları arasında beyazların ‘kentleşme’ adı altında yaptığı şehir planlamaları, siyahilerin toplumdan izole edilmesine yol açtı. Katliam 300 kişinin hayatını kaybetmesine yol açarken aynı zamanda şehirdeki siyahi toplumun ekonomik anlamda yükselmesinin önüne geçti. American Journal of Economics and Sociology isimli dergiye göre Tulsa katliamında zarar gören siyahilere ait taşınır ve taşınmazların bugünkü değeri 200 milyon doları buluyor. Tulsa katliamı, ırkçılığın siyahi topluma maddi açıdan nasıl zarar verdiğinin en önemli örneği.
Başkan Joe Biden, katliamın 100. yılında Tulsa’yı ziyaret ederek görevi sırasında Tulsa’nın Greenwood bölgesine giden ilk başkan oldu. Greenwood Kültür Merkezi’ni ziyaret eden Biden, katliamdan sağ kurtulanlarla görüştü. Biden ziyareti kapsamında yaptığı açıklamada siyahlar ve beyazlar arasındaki sınıf farklılığını bitirmek adına bazı adımlar atacağını söyledi. Benzer katliamların içinde bulunduğumuz zaman diliminde de yaşanabileceğini belirten Biden, 6 Ocak saldırılarını ve eyaletlerde seçmenin sandığa gidişini zorlaştıracak kanunların çıkarıldığını hatırlattı. Biden, Haziran ayında Kongre’ye seçmen haklarını koruyan federal bir yasa tasarısı üzerinde önemli adımlar atması çağrısında bulundu. Biden seçmenin haklarını korumayı hedefleyen yasanın çıkarılması sürecinde Başkan Yardımcısı Kamala Harris’i görevlendirdi.
Başkan Biden’ın ziyareti ile milyonlarca insan Tulsa’da yüzyıl önce bir katliamın yaşandığını öğrendi. Katliam sırasında neler yaşandığını anlatan Biden, Amerikan tarihinde sistematik olarak gerçekleştirilen ırkçı uygulamaların detaylarını aktarmış oldu. Biden bu ziyareti ile beyaz Amerikalılara da seslenerek ülkedeki ırk çatışmasının kimseye yaramadığı mesajını verdi. Başkan Biden’ın bu ziyaretinin, Tulsa katliamının resmi olarak kabul edilmesine ve katliamdan sağ kurtulanlara tazminat ödenmesine ilişkin eyalet ve şehir otoritelerine baskı oluşturabileceği düşünülüyor. Nitekim Tulsa Belediye Başkanı ve Oklahoma Eyaleti Valisi’nin söz konusu tazminat ile ilgili somut bir açıklaması bulunmuyor.