Beyaz Saray Altyapı Planı Üzerinde Senatörlerle Anlaşmaya Vardı

23 Haziran tarihinde Beyaz Saray adına altyapı planını müzakere eden yetkililer ile senatörler arasında altyapı planı üzerinde bir ön mutabakata varıldı. Henüz tamamlanmamış bu anlaşmaya göre federal hükümetin harcamaları yaklaşık 600 milyar dolar artırılarak ülkede yolların inşasına, internetin yayılmasına, elektrik tesislerinin geliştirilmesi gibi altyapıya ilişkin birçok projeye başlanacak. Söz konusu yapılacak harcamalar, projelerden elde edilecek gelirlerle finanse edilecek. Bu şekilde Biden’ın uzun zamandır söz verdiği gibi orta sınıf halktan alınan vergilerin artırılmasına gerek duyulmayacak. Ayrıca Cumhuriyetçilerin istediği gibi 2017 yılında Trump döneminde kabul edilen vergi indirimi yasası üzerinde herhangi bir değişiklik yapılmayacak. Hem Cumhuriyetçilerin hem de Biden yönetiminin pozisyonuna göre hazırlanmış bu mutabakatın Kongre tarafından kabul edilmesi öngörülüyor.  

24 Haziran tarihinde ön mutabakat hakkında bilgilendirildikten sonra açıklama yapan Başkan Biden, Beyaz Saray’ın ve Cumhuriyetçi senatörlerin altyapı planında anlaşmaya duyurdu. Hem Cumhuriyetçi hem de Demokrat senatörlerin olduğu bir grup ile beraber mikrofonların karşısına çıkan Biden, bir anlaşmaya varıldığını belirtirken müzakerelerde hiçbir tarafın tam olarak istediğini almadığını söyledi. Biden, bu anlaşmanın kendisine Kongre’deki eski günleri hatırlattığını ifade ederek her iki partiden üyelerinin kabul ettiği bu anlaşmayı övdü. Biden, kendisinin savunduğu ve ‘insani altyapı’ olarak adlandırdığı çocuk bakımı gibi yardımların senatörler tarafından desteklenmediği için çıkarıldığını belirtti. 

Biden’ın yanında yer alan senatörler anlaşmanın detaylarını  aktardı. Yapılan anlaşma; yol, köprü ve tren yolu gibi klasik anlamda kabul edilen altyapı projelerinin geliştirilmesine ilişkindi. Üzerinde anlaşılan altyapı planının toplam masrafı 1,2 trilyon dolar olarak öngörülüyor. Bu tutarın sekiz yıl içerisine altyapı projeleri için harcanması düşünülüyor. Federal hükümetin bütçesi ise yaklaşık 500 milyar dolar artırılarak bu projelerin bir kısmı finanse edilecek. Cumhuriyetçilerin üzerinde sıkça durduğu gibi Trump döneminde kabul edilen vergi reformu yasasında herhangi bir değişiklik getirilmeyecek. Cumhuriyetçi Senatör Bill Cassidy, altyapı planı ile istihdamın artırılacağını söyleyerek anlaşmaya varılan plan övdü. 

Başkan Biden anlaşmayı duyurduktan sonra Beyaz Saray’da ağırladığı kalabalık misafirlerine bir konuşma yaptı. Biden müzakerelerin başarıyla sona erdiğini vurgulayarak anlaşmayı kutladı. Biden bu konuşmasında ayrıca daha önce sunduğu fakat senatörlerin kabul etmediği “insani altyapı” planının da ayrı bir kanun tasarısı kapsamında kabul edilmesi gerektiğini söyledi. Ayrı bir kanun tasarısı olmadığı takdirde yapılan anlaşmaya ilişkin hazırlanacak kanun tasarısını imzalamayacağını ve anlaşmanın yürürlüğe giremeyeceğini vurguladı. Biden’ın üzerinde ısrarla durduğu insani altyapı planı, bütçe kanunu çerçevesinde Kongre’de kabul edileceği düşünülüyor. Bütçe kanunu olarak kabul edileceği için her iki partinin desteğini almasına gerek kalmadan, Demokratların oluşturduğu çoğunlukla kabul edilebilir. 

Biden insani altyapı planını, ana altyapı planından ayırarak her iki parti üyelerinin üzerinde anlaştığı altyapı planını hakkında yasama sürecini başlatabilmiş oldu. Her iki partinin desteğini alarak yasa tasarısı üzerinde çalışmak Biden için çok önemli hedefti. Biden bu anlaşma ile bu hedefini gerçekleştirmiş oldu. Aynı zamanda Biden’ın desteklediği, fakat Cumhuriyetçilerin karşı çıktığı insani altyapı fikri, farklı bir boyutta tartışılmaya devam edecek. Demokrat Parti’nin merkez politikalarını benimseyen ismi Joe Manchin, Biden’ın insani altyapı planını kabul etmeye açık olduğunu daha önce belirtmişti. 24 Haziran tarihinde yaptığı konuşmasına bakılarak Biden’ın, hem anlaşmaya varılan altyapı planının hem de insani altyapı planının başarılı bir şekilde kanun olarak kabul edileceği konusunda umutlu olduğu görülüyor.  

Biden’ın senatörlerle müzakere kapısını uzun süre açık tutuması meyvesini verdi ve partiler üstü siyasetin tekrar döndüğü sinyalini verdi. Eski Başkan Trump’tan farkını ortaya koyan Biden, merkeze yakın isimler olan Cumhuriyetçi Susan Collins ve Lisa Murkowski ile iyi bir ilişki kurmaya özen gösterdi. Biden, bir dönem Obama’nın rakibi olan ve 2012 yılında Cumhuriyetçi Parti’nin başkan adayı olan Mitt Romney’nin de bulunduğu bu grubu arkadaşları’ olarak nitelendirdiğini söyledi. Trump, merkeze yakın isimlere yakın bir tavır sergileyememiş ve Kongre ile yasama çalışmaları sınırlı kalmıştı. Biden’ın yakın ilişki kurduğu Cumhuriyetçilerden Romney, Murkowski, Collins ve Cassidy, Trump’ın ikinci azil davasında Trump’ın azledilmesi yönünde oy kullanmıştı. 

Biden yönetimi Cumhuriyetçi senatörlerle beraber daha önce müzakerelere başlamış, fakat Cumhuriyetçi Parti adına müzakereleri yürüten Shelley Moore Capito ile herhangi bir anlaşma çıkmamıştı. Capito ile yürütülen müzakereler durma noktasına geldiği anda her iki partinin merkez politikaları benimseyen isimleri bir grup oluşturarak yeni bir teklif ile Beyaz Saray’ın yolunu tuttu ve Beyaz Saray ile müzakerelere başladı. Merkeze yakın Demokratlardan Krysten Sinema, Jon Tester ve Cumhuriyetçilerden Rob Portman’ın yer aldığı 10 senatör, Beyaz Saray ile müzakereleri başarılı bir şekilde yürüttü. Bu 10 senatör müzakere sırasında medyaya herhangi bir bilgi sızmaması için gerekli özeni gösterdi. Merkeze yakın senatörlerin bu müzakere çabasına parti liderleri de engel olmadı. Senato Çoğunluk Lideri Demokrat Chuck Schumer ve Temsilciler Meclisi Sözcüsü Nancy Pelosi, Beyaz Saray ve senatörler arasındaki anlaşmayı olumlu karşılarken, Senato Azınlık Lideri Mitch McConnell ise bu anlaşma hakkında henüz bir pozisyon almadı.