Trump Aleyhine Tanıklık Edenlerin Sayısı Artıyor
Eski Başkan Trump bir yandan 2024 başkanlık yarışı için seçim kampanyası yürütürken diğer yandan sayıları günden güne artan davalarla uğraşıyor. Trump’ın giderek büyüyen yasal sorunları çok daha kötü bir hal almak üzere. Her geçen gün bir başka eski avukat ya da yetkili Trump’ın aleyhine dönüyor. Bu hafta çıkan haberlere göre Trump’ın Beyaz Saray’daki eski özel kalem müdürü Mark Meadows, özel yetkili savcı Jack Smith’in yürüttüğü soruşturmada iş birliği yapıyor. Meadows’un tanıklığı Trump aleyhine tanıklık yapan bir dizi eski müttefiki arasında en kötüsü olabilecek gelişme.
Oval Ofis’te Trump’a en yakın isimlerden biri Özel Kalem Müdürü Meadows’du. Meadows Trump’ın birçok kilit hareketinde hemen yanı başındaki aktör oldu. Örneğin, Georgia eyaletinin Dışişleri Bakanı Brad Raffensperger ile yapılan meşhur telefon görüşmesinin ayarlanmasına yardımcı olan Meadows’du. Kongre üyelerinin Trump’tan 6 Ocak’ta Kongre binasını yağmalayan isyancılara evlerine dönmeleri çağrısında bulunması için ulaştıkları kişi de Meadows’du. Bu yüzden Meadows’un Jack Smith’le iş birliği yapmasıyla anlatabileceklerinin miktarı bir hayli fazla.
Trump’a arkasını dönen ve aleyhine tanıklık yapanların başında ise eski avukatı ve uzun süre “iş bitiricisi” olarak çalışan Michael Cohen geliyordu. Cohen’in Trump aleyhine tanıklığı yeni değil. Cohen 2019 yılında, kampanya finansmanı ihlalleri ve Kongre’ye yalan söylemekle ilgili federal suçlamaları kabul ettiğinde Trump’a sırtını dönmüştü. Trump’ın yakın çevresinde geçirdiği yıllar göz önüne alındığında Cohen, Trump’a karşı kilit bir tanık konumunda. Trump ve diğer sanıklar ise tüm suçları reddediyor ve Cohen’in daha önceki mahkumiyetleri göz önüne alındığında doğru ifade vereceğine güvenilemeyeceğini söylüyor.
Trump ve diğer sanıklar, davada kendi mali çıkarları için varlıklarının değerini hileli bir şekilde şişirmekle suçlanıyor. New York Başsavcısı Letitia James, 250 milyon dolar tazminat talep ediyor ve mahkemeden Trump’ın New York’ta iş yapabilmesine engel olacak yönelik bir dizi yaptırım uygulamasını istiyor. Davaya bakan yargıç, Trump ve diğer sanıkların dolandırıcılıktan sorumlu olduğuna karar verdi ve dava kayıtlarda tahrifat, komplo ve sigorta dolandırıcılığı gibi diğer suçlamalarla devam ediyor.
Cohen, Salı günü eski patronuyla beş yıl sonra ilk kez yüz yüze geldi ve Trump’ın net mal varlığının ve mülk değerlerinin hileli bir şekilde şişirilmesine şahsen izin verdiğine dair ifade verdi. Cohen, 2018 yılında suçunu kabul ettiği çeşitli suçları sıralayarak sözlerine başladı. Mahkemeye, bu suçlar işlendiğinde Trump tarafından istihdam edildiğini söyledi. Bazıları kendi mali durumunu ilgilendirse de, ” Trump’ın yararı için” Kongre’ye yalan söylediğini belirtti. Cohen, mahkemeye Trump Organizasyonu’nun iç işleyişi hakkındaki bildiklerini anlattı.
Yıllarca Trump’ın başkan yardımcısı ve danışmanı olarak görev yapan Cohen, kendisinin ve şirketin eski finans müdürünün, Trump’ın “keyfi olarak seçtiği” mali değerlemeleri karşılamak üzere Trump’ın mali tabloları üzerinde “tersine mühendislik” yaptıklarını iddia etti. “Trump tarafından, keyfi olarak seçtiği bir sayıya dayanarak toplam varlıkları arttırmakla görevlendirildim. Benim sorumluluğum Allen Weisselberg ile birlikte, ağırlıklı olarak, çeşitli varlık sınıfları üzerinde tersine mühendislik yapmak ve Trump’ın bize verdiği rakama ulaşmak için bu varlıkları arttırmaktı,” diyen Cohen, mahkeme salonundaki Trump’ın başını sallamasına ve kollarını göğsünde kavuşturmasına neden oldu.
Sorgulama kısa süre sonra, Trump’ın çeşitli zamanlardaki servetinin anlık bir görüntüsünü sağlayan sözde mali durum beyanlarına döndü. Eyalet, Trump’ın daha uygun kredi koşulları elde etmek amacıyla kişisel servetini şişirmek için bu beyanları hileli bir şekilde hazırladığını iddia ediyor. Cohen ifadesinde Trump’ın kendisini önceden belirlenmiş bir rakama ulaşmak için beyanları ayarlamaya yönlendirdiğini söyledi. Örneğin, Cohen Trump’ın 2014 yılında NFL takımlarından Buffalo Bills’i satın almaya çalışıp başarısız olduğu dönemde, servetinin 8 milyar dolar olduğunu iddia ettiğini söyledi. Deutsche Bank, Trump’a teklifini desteklemesi için bir mektup vermiş, Cohen de bunun büyük ölçüde mali durum beyanına dayandığını söylemişti. Başsavcıya göre o dönemde Trump’ın varlıklarının değeri yaklaşık 1,4 milyar dolardı.
Trump için önemli olabilecek bir diğer hukuki gelişme ise Colorado’da cereyan ediyor. Çarşamba günü bir Colorado yargıcı, Trump’ın 6 Ocak 2021’deki Kongre binası saldırısındaki rolü nedeniyle eyaletin 2024 oy pusulasından çıkarılmasını isteyen bir davayı reddetme yönündeki son girişimini reddetti. Dava, Trump’ın Kongre saldırısıyla bağlantısı nedeniyle başkan olarak ettiği yemini ihlal ettiği savına dayanıyor. Geçtiğimiz ay, Denver Bölge Mahkemesi’nde altı seçmen tarafından açılan bu davada, Trump’ın Anayasa’nın 14. Ek Maddesi’nin 3. Bölümü uyarınca gelecek seçimlerde adaylıktan diskalifiye edilmesi gerektiği belirtiliyor. Buna göre, Amerikan anayasasını destekleme yemini ettikten sonra “ayaklanma veya isyana karışan” hiç kimse herhangi bir federal görevde bulunamaz.
Trump ise konuya Kongre’nin bakması gerektiği savıyla yargılama yetkisi olmadığını savunmuştu. Colorado Bölge Yargıcı Sarah Wallace ise Trump’ın argümanını reddetti. Wallace Trump’ın eyalet seçim yetkililerinin Anayasa’nın 14. Ek Maddesinin 3. Bölümünü uygulama yetkisi olmadığı iddiasına da karşı çıktı. Wallace, bu maddenin Kongre’ye “bir kişinin bu hüküm uyarınca diskalifiye edilmesi halinde anayasal bir engeli ortadan kaldırma yetkisi verdiğini,” ancak “bu engeli ilk etapta hangi hükümet organının yargılayacağı veya belirleyeceği konusunda hiçbir şey söylemediğini” kaydetti. İlerleme kaydetmesi durumunda bu dava da Trump’ın 2024 başkanlık sürecinde önemli bir rol oynayabilir zira Cumhuriyetçi adayın bazı eyaletlerde seçime girememesi delege yarışında geriden başlaması ve dolayısıyla başkanlık şansının azalması sonucunu getirecektir.
Trump aleyhine açılan davaların her biri bir yandan geçmiş kabahatlerin izini sürerken diğer yandan Eski Başkan’ın 2024 kampanyası için önemli anlam ifade ediyor. Yaygın kanaate göre Trump bu davaları kendi kampanyasını güçlendirecek bir mağduriyet unsuru olarak görüyor. Öte yandan hüküm giymesi durumunda başkanlık Trump için hapis veya diğer ağır cezalardan kaçınmanın tek yolu da olabilir. Hüküm giymenin başkanlığa engel olup olmadığı ise başlı başına bir tartışma konusu. Önümüzdeki aylarda da bu konular öne çıkmaya devam edecek.